İzmir’den tüm Türkiye’ye azim dağıtan bir idol: Bekir Avşar
Bilmeyenler için yazıma Bekir Avşar’ı kısaca tanıtarak başlamak istiyorum. Bekir Hoca Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Öğretmenliği bölümünden mezun olmuş, mesleki hayatı boyunca birçok derece ve ödül biriktirmiş, senelerce Biyoloji Olimpiyatları için öğrenci yetiştirmiş ve soru hazırlamış bir isim. Birçoğumuz onu YouTube kanalından tanıyoruz. Kendisi kısa süre içerisinde yarattığı üst düzey öğrenci kitlesiyle etkileşimi yüksek ve öğrencilerin kendi aralarında iletişim içerisinde bulunduğu bir kanal yaratmayı başardı. Bizzat ben sınav sürecimde kendisinden çokça ilham almış biri olarak kendisiyle birkaç ay önce Boğaziçi Üniversitesi’nde bir başarı hikayesi videosu çekmiş ve öğretmenliğinin yanı sıra karakterinden, güler yüzünden ve birikiminden çok etkilenmiştim. Başarının sık sık konuşulduğu bu günlerde insanlığı ve gerçekçi yorumlarıyla da öğrencilerini etkilemeyi başaran Bekir Avşar’la bir röportaj yapmayı, onu sizlerle buluşturmayı borç bildim. Keyifli okumalar!
1- Hocam öncelikle değerli vaktinizi ayırıp sorularımıza cevap vermeyi kabul ettiğiniz için teşekkür etmekle başlamak istiyorum. Sizin gibi önemli bir değeri, bir idolü tanımayan gençler varsa tanıtmak hedeflediğimiz ilkeler doğrultusunda çok önemli bir adım. İlk soruma neden öğretmen olduğunuzla başlamak istiyorum. Hep hayaliniz miydi? Öğretmen olmasaydım şu mesleği yapardım dediğiniz bir meslek var mı?
Öncelikle ben çok teşekkür ederim. Gençlere bir şeyler verebilmek, onlara hedefler koyabilmek, eğer bunu gerçekleştirebiliyorsam, çok güzel bir şey, çok mutluyum. Evet öğretmen olmayı çok istiyordum. Ben bir Cumhuriyet öğretmeninin çocuğuyum, babam yıllarca bu mesleğe gönül verdi, emek verdi ve birçok köyde çalıştı. Öğretmen lisesi mezunu ve bütün eğitim hayatını öğretmen olacağını düşünerek geçirmiş biri olarak bir öğretmenin yapması ve yapmaması gereken tüm davranışları küçük yaştan itibaren gözlemleyebildim ve bu biriktirdiklerim de sanırım mesleğe başladıktan sonra çok işime yaradı. Sadece öğrencilik yıllarında değil öğretmen olduktan sonra da eğitim modelleri ve öğrencilerle ilişkilerim sayesinde bir öğrenciyi nasıl daha ileriye götüreceğim hakkında pek çok araştırmam oldu. Öğretmen olmasaydım da hayatımın vazgeçilmez bir parçası olan biyolojiyle bir noktada yaşamımı birleştirirdim diye düşünüyorum. Araştırmacı olmak isterdim mesela ama bunu da zaten öğrencilerimle beraber uzun süre yaptım ve çok keyif aldım
2- Bildiğimiz gibi uzun zamandır emek verdiğiniz ve güzel bir kitle tarafından takip edilen bir youtube kanalınız var. Bu kanalı açma fikri nasıl oluştu?
Düşünün bir okulda çalışıyorsunuz ve okulda örneğin dokuzuncu sınıfa her yıl maksimum 100 öğrenci kabul ediliyor. Dolayısıyla 100 öğrenciyle tanışmış oluyorsunuz en fazla ama YouTube kanalında çok daha büyük bir kitleye ulaşabileceğimi düşündüm. Burada öğrencilere bir şeyler verebilmek, onlara hedefler koymak tabii ki çok önemli ama benim için asıl heyecan verici olan öğrencilerin süreç içerisinde neler yaşadığını gözlemlemek ve çok ciddi çıkarımlar yapabilmek. 24 yıllık meslek hayatımda hiç karşılaşmadığım öğrenci profili ve sorunlarıyla youtube sayesinde karşılaştım. Bu da mesleki anlamda beni gerçekten çok geliştirdi.
3- Youtube kanalınızın sizin için artı ve eksileri neler? Sizce youtube kanalınız olmasa da kısa sürede bu kadar güzel bir kitleye hitap edebilir miydiniz?
Benim kanalım diğer kanallardan oldukça farklı yani burada çok ciddi bir paylaşım, var hem öğrencilerin birbirleriyle hem de benim onlarla yaptığım paylaşımlar. Öğrenciler kanaldan bir şeyler kazanıp başarılı oldukları zaman tüm içtenlikleriyle başka arkadaşlarla paylaşıyorlar, yeni öğrencilere aktarabiliyorlar ve bu da bu kanalın artık bir akademi misyonuna yavaş yavaş evrildiğini gösteriyor. Kanal gittikçe büyüyor, kanalın bir eksiği olduğunu düşünmüyorum. İstediğimiz gelişmeleri sağlayacak ve öğrencilere yararlı olacak içerikleri çok çabuk oluşturup öğrencilerle paylaşabiliyoruz. Öğrencilerin geri dönüşleri sayesinde kanalın nasıl ilerleyeceği hakkında projeler oluşturabiliyoruz. YouTube kanalım olmasaydı bu kadar büyük bir kitleye asla ulaşamazdım.
4- Kanalınıza baktığımızda “rehberlik, başarı hikayeleri, biyoloji” gibi pek farklı ve her biri emek, zaman isteyen video listeleri görüyoruz. Hepsini iyi şekilde yürütmek için gereken zamanı nasıl buluyorsunuz? Zaman yönetimi konusunda gençlere verebileceğiniz bir sırrınız var mı?
Bence kanalın başarılı olmasının sebebi benim 50 yaşında olmama rağmen hala hedefleri olan bir insan olmam. Hedeflerim olmasaydı büyük hedefleri olan öğrencilerle aynı frekansta buluşmam mümkün olmazdı diye düşünüyorum. Kanalda değişik başlıklar altında içerik üretmek gerçekten zor ve ciddi zaman alıyor; benim burada zaman yönetimi konusunda önereceğim en önemli şey şu: İnsan hedefine iyi odaklanıyorsa o hedef için yapacağı işlere mutlaka zaman bulabiliyor. Evet büyük fedakarlık gerektiriyor, bazı hobilerimizden ya da işlerimizden ayrı kalıp onları ihmal edebiliyoruz ama önceliklerimizi belirleyip hedefimizi ön plana alarak hayatımızı planlarsak sağlığımızı, ailemizi, arkadaşlarımızı da ihmal etmeden hedefimize doğru yürüyebiliriz.
5-Biyoloji olimpiyatlarına öğrenci hazırlamışsınız uzun zaman. Youtube kanalınızın da kitlesinin başarı seviyesi biraz yüksek bildiğimiz kadarıyla. Bunu neye bağlıyorsunuz? Bu durumun size olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mı?
Evet biyoloji olimpiyatları mesleki hayatımda beni en çok yoran ama en çok keyif aldığım faaliyetlerden biriydi. Üst düzey zihinsel becerisi olan öğrencileri organize edebilmek, çalışmaları planlayabilmek kanaldan daha çok zaman alıyordu. Doğrusu o dönemde zaman yönetimi konusunda çok daha büyük sıkıntılarım vardı çünkü olimpiyat sorusu hazırlamak gerçekten çok zaman gerektiren bir iş. Kanalı kurarken de youtube’daki eğitim platformlarını araştırdığımda her seviyeye uygun ders anlatan, gerçekten iyi çalışan öğretmen arkadaşlarım olduğunu gördüm ama ciddi anlamda derece hedefi olan ve üst düzey başarı elde etmeye çalışan öğrenciler için platform yoktu. Bu eksiği kapatabileceğimi düşündüm ve kanalı kurduğum günden beri gayretim bu yönde oldu. Bu da sanırım hedef kitlenin ilgisini çekti ve bu yüzden hızlıca büyüyen bir kanal haline geldik.
6- İnternet üzerinden ders yayınlama konusunda neden ücretsiz bir yolu tercih ettiniz?
Hayatım boyunca yaptığım işlerde eğer o güne kadar kullanılmayan bir çözüm bulmuşsam veya bir sorunun çözümünde pratik bir yol geliştirmişsem bunu paylaşmaktan hiçbir zaman çekinmedim çünkü biliyordum ki bunu yapabildiysem daha iyisini de yapabilirim. Paylaşmanın güzelliğini hayattayken yaşayabilmek çok önemli diye düşünüyorum. Yıllar önce bir test kitabında yazarın şöyle bir notunu görmüştüm: “Hiçbir hakkı saklı değildir. İsteyen istediği gibi kullanabilir, bilim kimsenin malı değildir.” Bu cümle beni çok etkilemişti. Gerçekten ders anlatırken bilime bir katkım olsun istiyorum ve ücretli olsaydı pek çok insana ulaşamayacaktım. Bu da insanları mutlu etti, çok teveccüh gördü. Kanalın büyümesinde çok ciddi payı olduğunu düşünüyorum.
7- Sizi artık sadece sayısal öğrenciler değil eşit ağırlık öğrencileri de büyük bir ilgi ve sevgiyle takip ediyorlar. Bu herkesin kolayca başarabileceği bir durum değil. Sizce sebebi nedir?
Evet, eşit ağırlık öğrencilerini çok seviyorum. Onlar da tavsiyelerimi dinleyip uygulayarak çok başarılı olabiliyorlar. Kanalda başarı hikayelerinde de gördüğümüz gibi hedefine ulaşmış pek çok eşit ağırlık öğrencisiyle de sohbetlerimiz var. Bunun yanında kanalda teknik konularda verdiğim tavsiyeler bence sadece sayısal öğrencileri değil diğer alanlardan sınava giren öğrencileri de bir adım öteye götürebilecek cinsten.
8- Başarı konusunda sizi diğerlerinden ayıran bir özelliğiniz ya da yaptığınız ekstra bir şey var mı sizce?
Başarı konusunda (tabii bu benim şansım da olabilir) son 15 yıl boyunca meslek hayatımda gerçekten çok üst düzey öğrencilerle çalışma fırsatı buldum. Onların süreçlerini gözlemlemek ve bir adım öteye götürmeye çalışmak çok şey kazandırdı. Tavsiyelerimin bu açıdan kıymetli olduğunu düşünüyorum çünkü birebir yaşanmışlıklardan ve tecrübelerden doğmuş tavsiyeler. Bu kadar büyük etkileşimli bir kanal bugüne kadar Türkiye’de hiç görmedim. Verdiğim tavsiyeler başka yerlerde kolay kolay bulunacak türden tavsiyeler değil, tamamen özgünler ve benim tarafımdan öğrencilerimle yıllar içerisinde oluşturulmuş programlar.
9- Son olarak, seslendiğimiz genç kitle için neler söylemek istersiniz?
Onlar bizim geleceğimiz, onları çok seviyorum. Hedeflerine ulaşmak için asla yorulmasınlar, asla ve asla umutsuzluğa kapılmasınlar. Umut her zaman vardır ve başarı her zaman çalışanın yanında olacaktır. Hedeflerine doğru ilerlerken bunu hiçbir zaman unutmasınlar.
Bekir Avşar’ın internet sitesi: www.biyojedi.com
Bekir Hoca’yla çektiğimiz başarı hikayesini izlemek ve youtube kanalını incelemek isteyenler için:
https://www.youtube.com/watch?v=C38KNbuOxPk&list=PLAGWIq82XP0UKqvsAuoWpCZzIVyIxZae2&index=48