“Melek Gibi” Melek Yatırımcı 😇
Silikon Vadisi’nden Gelen Kültür
Dijital CEO ile Teknoloji Sohbetleri’nin son bölümünde girişimcilik dünyasının yakından tanıdığı bir isim olan Ömer Erkmen ile bir araya geldik. Elektrik Elektronik ve Bilgisayar Mühendisi olan Ömer Erkmen aynı zamanda girişimci, melek yatırımcı ve mentor. Ancak tüm bu vasıflarının da ötesinde girişimcilere, gençlere yardımcı olmak için çırpınan bir melek. 😇 Girişimcilik dünyasında “Ömer Abi” olarak tanınıyor. 2012 yılında tanıştığım Ömer Erkmen, girişimciliği bana sevdiren ve bana ilham veren son derece kıymetli isimlerden biri. Öyle ki, 61’inci bölümde kendisiyle bu keyifli sohbeti gerçekleştirmiş olmamıza rağmen, Dijital CEO ile Teknoloji Sohbetleri’nin daha ilk bölümlerini çekerken dahi bu günü hayal ediyordum dersem yanlış olmayacaktır.
Ömer Erkmen iş hayatına Amerika’da başlayan ve Silikon Vadisi kültürünü bilen biri. Kendisi gölgede kalan, unutulmuş konulara dikkat çekmeye çalışıyor. Yeni fikirler geliştiren girişimcilere yön gösteriyor, mentorluk yapıyor. Trendlere yönelmek yerine gerçek ihtiyacı tespit ediyor ve ihtiyacı olanlara ulaşmaya özen gösteriyor.
Girişimcilik ekosisteminin “Ömer Abi”si aynı zamanda iyi bir içerik üreticisi. Genç ve başarılı bir girişimci olan Sonat Kaymaz ile “Yeni Nesil Kafası” adını verdikleri ve ana paylaşım kanalı olarak LinkedIn’i kullandıkları dikkat çekici bir program yapıyorlar. 2–5 dakika süreli olarak yayınladıkları videolarla girişimcilik ekosisteminde kullanılan ancak ekosistemin dışında kalanların pek de anlam veremedikleri jargonu çok daha anlaşılır kılan terimler sözlüğünü paylaşarak takipçi sayılarını hızla artırıyorlar. Bu keyifli videolara hem YouTube hem de LinkedIn üzerinden ulaşmak mümkün.
Kolektif House Levent’te gerçekleştirdiğimiz sohbetin önemli konularından biri de ortak çalışma alanlarıydı. Paylaşımlı ortak çalışma ofislerinin çoğalması gerektiğini söyleyen Erkmen; insanların bu alanlarda bir topluluk olmayı idrak ettiklerini, birbirlerine destek olduklarını, çok farklı işler yapsalar dahi iyi günde kötü günde yan yana olmayı tecrübe ettiklerini vurguluyor.
Ben de bu tip çalışma alanlarının son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Bana akıllarına takılan herhangi bir konu hakkında danışmaya gelen girişimci adaylarına ilk söylediğim şey şu oluyor: “Buradan bir metroya bin. Bir durak sonra in, Kolektif House’a git. Orada bir kahve iç. Girişimciliğe dair çok şey öğreneceksin.” Çünkü bu paylaşımlı ofislerde çok daha bir oksijenin, değişik bir havanın olduğunu düşünüyorum.
Ömer Erkmen’le gerçekleştirdiğimiz bu keyifli sohbeti aşağıdaki linke tıklayarak izleyebilirsiniz.
