Avrupa’nın Kalbi: Prag

Ankara Mesi
2 min readApr 28, 2023

--

“Altın Şehir” ve “Şehirlerin Anası” gibi isimlerle anılan Prag, Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve yaklaşık bir buçuk milyon nüfusuyla en büyük şehri. Geçmişte Çekoslovakya’nın da başkenti idi.

Prag pek çok kişi tarafından dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak anılıyor. Kendim Prag’ı ziyaret edene kadar güzel bir şehir olduğunu bilsem de şehir hakkında pek bilgi sahibi değildim. Gittiğimde gördüm ki gerçekten ayrı bir karakteri, kendine has bir havası var. II. Dünya Savaşı’nda pek zarar görmemiş olması tarihî dokusunu daha iyi korumasına olanak sağlamış. Yapılan yeni binalar da eski dokuya uygun olarak inşa edildiğinden sokakları gezmek apayrı bir bir keyif veriyor. İsterim ki Türkiye’deki şehirlerin inşasında da bu dokuyu koruyabilsek, her şehrin sokaklarında yürürken o özgünlüğü fark edebilsek, gezdikçe gönlümüz açılsa.

Prag’ın turistik alanının kabaca 2 kilometre çapında bir daire içinde kaldığını söylemek mümkün. Bir tarafta Millî Müze ve müzenin önünde uzanan Wenceslas Meydanı bulunuyor. Gerçekten yürümekten, müze binasını seyretmekten keyif aldığım bir bölge. Meydan boyunca yürüyüp bir tarafa giderseniz Barut Kulesi ve Belediye Binası’nı görürsünüz. Adamlar dehşet belediye binası yapmış. Diğer tarafa giderseniz de meşhur tarihî meydana ulaşırsınız. Şehrin en bilindik yeri astronomik saat yani pırajiski orloy orada bulunuyor. Hemen yanında da Gotik tarzda inşa edilmiş Týn Kilisesi var. Gerçekten gezerken bana kafayı yedirten güzellikteydi meydan ve meydana açılan sokaklar. Kaldırımlar çok güzel ve taşların hepsi elle dizilmiş. Meydandan biraz yürürseniz Yahudi Mahallesine ulaşırsınız. Baba ora manyak bir yer sonra detaylandırırım. Söylemeyi unuttum bir de Karl Köprüsü var, üstünde heykellerin olduğu eski bir köprü. Muazzamdır kendileri, Vltava Nehri’nin karşı tarafına geçebiliyorsunuz. Orada da Prag Kalesi ve Aziz Vitus Katedrali var, orayı görmemiş adam boşa yaşamıştır desem yeri. Böyle bir şey yok abi, hayvan gibi kale yapmışlar.

Medium’u tam bilmiyorum, eğer yazı düzenleniyorsa gönderdikten sonra bu yazıyı hemen hemen 25 katı uzunluğunda enfes bir yazıya çevirebilirim (üşenmezsem). Daha Prag’da en sevdiğim yerden bile bahsetmedim. Trdelník yiyin bu arada çok iyi. Prag maceralarımı da anlatırım umarım. İşin kısası Prag insanı kendine “çek”en bir şehir. Takibi “prag”mayın. Görüşürüz.

--

--