Berra Sezgin
3 min readAug 10, 2021

Barok Döneminin Sıradışı Ressamı: Caravaggio

Caravaggio adıyla bilinen Michelangelo Merisi, hırçın mizacı sebebiyle yaşadığı sıkıntılarla boğuşurken aynı zamanda Barok dönemi sanatının önemli isimlerinden olmuş, Rembrandt gibi ünlü ressamlara da ilham vermiş sıradışı bir ressammış. Caravaggio, resme olan yeteneğini geliştirebilmek için Milano’da Tiziano’nun öğrencisi ressam Simone Peterzano’nun yanında çıraklık yapmış ve daha sonra 20 yaşına geldiğinde ise Roma’da Lorenzo Carli ve Giuseppe Cesari’nin atölyesinde çalışmış. Kalıplara sığmayan, agresif ve kavgalara karışmaktan geri kalmayan bir gençmiş Caravaggio ve bu dönemde de devletle, kiliseyle çatışmalar yaşamış. Rönesans’ın bitmekte olduğu, sanat ve kilisenin iç içe olduğu bir zamanda kendinden önceki sanatçıların kurallarını bir kenara koyarak günlük yaşamı sanatına dahil etmiş. Bulunduğu dönemdeki sanatçılar dini olayları kutsallık ve ruhani varlıklar olarak resmederken, Caravaggio’nun tasvirlerinde sıradan ve fani taraflarını göstermesi halk tarafından da çok tepki toplamış.

Aziz Thomas’ın Şüpheciliği

Örneğin Aziz Thomas Tablosu’nu ele alalım. Resimde Yuhanna İncili’nde yer alan bir olaya şahit oluyoruz. Bu incile göre İsa, çarmıha gerilip öldürüldükten sonra dirilerek havarilerine görünüyor. Ancak o sırada orada olmayan Aziz Thomas, havarilerin dediklerine inanmıyor ve ancak ‘Stigmata’ adı verilen, İsa’nın çarmıha gerildiğinde oluşan kutsal yaralarına dokunursa inanacağını söylüyor. Ellerinde ve ayaklarında oluşan yaralar haricinde bir askerin İsa’nın ölüp ölmediğini kontrol etmek için göğsünün altına mızrakla açtığı bir yarayı daha görüyoruz resimde. Aziz Thomas’ın da havarilerin yanında olduğu bir zamanda İsa tekrar görünüyor ve İsa’nın gerçekten dirildiğini görüp mahcubiyet duyan Aziz Thomas’a şöyle diyor:

‘’Koy parmağını şuraya ve bak ellerime! Ver elini, koy böğrüme! Şüpheci olma, inançlı ol!’’

İşte Caravaggio bize bu olayı sahneliyor resminde fakat dönemin diğer ressamlarına göre çok büyük farklılılar görüyoruz. Çünkü ilahi yanlarına odaklanmak yerine, İsa’nın fani yanını ele almış ve onu yaşamın içinden bir olay olarak yansıtmış.

Thomas’ın kirli kıyafetleri, alnındaki kırışıklıklarla onun insani yönlerini ele almış. Ve ne kadar çok tepki alsa da aslında incil bilgisi yüksek olan Caravaggio, bu şekilde tasvir ederek olayı daha çarpıcı hale getirmiş. Aynı zamanda ‘’chiaroscuro’’ ışık tekniğini kullanarak da tüm odağımızı Aziz Thomas’ın eline yönlendirip adeta bizi olaya şahit olan biri konumuna getirmiş.

Genç Hasta Bacchus

Caravaggio eserlerinde kusurlu olanı saklamak değil, gözler önüne sermek istemiş ve bize en yalın haliyle vermiştir. Onun resimlerinde kutsal bir kişi, günlük yaşamın herhangi bir parçasında görebileceğimiz sıradan kişilerdir. Yaptığı resimlerle ne kadar eleştirilse de, çoğunluğa göre Barok sanatının öncüsü olarak görülmüş; birçok ressama ilham kaynağı olmuştur. Ben de bu yazıda en çok hayran kaldığım ressama, Merisi da Caravaggio’ya yer vermek istedim. Keyifli okumalar…