Kanye West Sanatsal Beceriye Saygı Duymuyor

Sahneye hiçbir sebeple çağırılmamış olmasına rağmen, Kanye yine de podyuma çıkmak için bir bahane tezgahladı. Eğer hayat çekilen ilgiyle ölçülmüyorsa, hiçbir şey kazanmadı. Fakat kaybettiği şey daha ilginç.

Medyanın ağzına doladığı lafı, “Beck’in sanatsal beceriye saygı duyması” ve ödülünü Beyoncé’ye vermesi gerektiğiydi.

Güzel.

ESPN’nin bizim diyebileceğimiz bir versiyonu varmışçasına, müzik insanlarının yapacağı gibi durumu parçalarına ayıralım hadi.

Sanatsal Beceri: İnsanlığın sanatsal beceri için bir tanımı var, Kanye ise bir alternatif öneriyor: “Kanye’nin sevdiği şeyler.” Son birkaç senedir Grammy’lerde büyük ölçüde yaralayan, yaratıcı çabayı görmezden gelen tanım bu.

Saygı: Kanye’nin çıkışı, orta okuldaki grup sporları bu kelime için işe yarayacak bir tanım öğretmeye çalıştığı için muhteşem bir argüman. Kazan ya da kaybet; takımlar oyunun sonunda sıraya girip, el sıkışırken “ iyi maçtı.” diyorlar mı? Evet. Peki, takımlardan biri hakemin yanlış bir karar verdiğini düşündüğünde diğer takımı suçluyor mu? Hayır.

Dün geceye dönecek olursak, Beck hiçbir şekilde “şansı yokken kazanmaya” da çalışmadı. Bir albüm yaptı ve insanlar oylarken bir köşede durdu. Saygı duyulmasını isteyen adam bu duruma saygı duymayı düşündü mü acaba?

Peki Beyoncé’ye yapılan saygısızlık ne olacak? Gerçekten kendi kendini atamış bir avukata ihtiyacı var mı?

Televizyonunu kapatmayanlar için, Bey durumu kendi tarzında halledip, performansı ve yaralanmış ama hala güçlü bakışlarıyla, tüm evreni –ki çoğu oy bile kullanmamıştı, adeta affetti.

(Eminim birisi o anı GIF haline getirmiştir. O klasik bakış işte, gözünüzün önünde bir flamenko dansçısı ve koloratür sopranosu dünyayı yerinden oynattıktan hemen sonraki ve işte. Bütün yüklerinizden arınmışsınızdır. Tanrım, o gerçekten iyi.)

İhtiyaç: Bir narsist için bu en zor olanı çünkü her şey bir ihtiyaç gibi görünür. Fakat Grammy ödülleri,”sanatsal beceri”nin temsilcileri olduklarında ne kadar berbat olduklarını gösteren istisnai bir performans sergiledi. Olay incelemesi olarak, Kanye’nin bir sürü kazanıp, Sam Cook’un ise hiç Grammy kazanmamış olmasını düşünebiliriz. Bu “ihtiyaç” işin içine nasıl giriyor? Ve o altın Gramafonlar sanatsal beceriyi nihayetinde nasıl etkiliyor? Görünen o ki donanıma ihtiyacı olan sanat değil.

Bu arada, sanatsal beceriye saygı duyulmasını, dünyanın saygı duymasını istediğiniz kişiye saygısızlık yaparak isteyemezsiniz.

Tabii eğer kendiniz sanatsal beceriye saygı duyuyorsanız.

Eğer bunu okumak hoşunuza gittiyse, lütfen aşağıdaki “recommend” butonuna basın. Bu, hikâyenin diğerleriyle paylaşılmasına katkıda bulunacak.

The Sometimes Platinum Window

Mike Errico hakkında daha fazla bilgi edinin: www.errico.com
Facebook | Twitter: cuePoint