Ölmüş Eşeğin Kurttan Korkusu Olmaz
--
Atalarımızın her işlerine koşturdukları eşeğe karşı sürekli alaycı ve aşağılayıcı tutumlarını hiç onaylamıyorum.
Çoğunlukla haklı olsalar bile..
Ah, Tanrı dünyayı yeniden yarataydı,
Yaratırken de beni yanında tutaydı;
Derdim: Ya benim adımı sil defterinden,
Ya da benim dilediğimce yarat dünyayı.Hayyam
Şiir deyince,
Bukowski, Van Gogh’a şiir yazmış, bilenler bilir, bilmeyenler benden duysun;
Van Gogh kulağını kesip
bir orospuya verdi
orospu
hunharca fırlattı
kulağı
sokağa tiksinerek.
Van,
orospular
kulak istemezler
para isterler
sanırım bu yüzden
muhteşem bir
ressamsın sen
başka bir şeyden
anlamadığından…
Ahmet Arif’e soruyorlar; tek kitapla şair olunur mu?
“Tek kitapla peygamber olunuyor da şair neden olunmasın” diye yanıtlıyor.
Dünyaya gelmiş, yaşamış herkesin bilgilerinin bulunduğu bir web sitesi olmalı. Fotoğrafları bulunmalı, hayat hikayesi filan yazmalı. Her kişinin genre‘ları olmalı. Drama, comedy, romance, thriller gibi. Bir dünyalı databeyzi. Ayemin dibi.
İpsi apsi deyzi ipsi apsi deyzi.
Kedimin adını keşke edi koysaydım. Biriyle tanıştırırken kedimedi derdim. İlk kedime bir anime karakterinin adını koymuştum. Özentilik işte. Neyse ki ananem ismini cingöz diye değiştirmişti. Ne varsa eskilerde var. Ben kalkayım artık kedimedi bekler.
Altılı masanın patili cumhurbaşkanı adayı.
“İyi adamlar yalnızlıktan ölüyor, iyi kadınlar kötü adamların balkonundan gökyüzüne bakarken..”
Dostoyevski
“Aklımda hala cevapsız bazı şeyler, hiç ummadığım çiftler rekor kırıyor, doğru insanı arıyor yanlış kişiler, aşkın içi boşalmış dekor duruyor.”
Demetakalın
Ben o gün yandım işte, sabaha karşı 5'te.
O değil de, sohbetin yedeği mi olur? Rüyamda birine şiir okuyorum. Güzelmiş, senin mi diye soruyor. Cahit Sıtkı Tarancı diyorum. Sonra bir yarı uyanma hali mi yoksa yine rüyanın içinde rüya mı bilmiyorum, bir anda hiçbir Cahit Sıtkı Tarancı şiirini bir rüyada okuyacak kadar ezbere bilmediğimi fark ediyorum. Bunu ben yazmış olmalıyım ama çok güzel olduğu için de yazmamış olmalıyım diye düşünüyorum. Şiiri ezberime almaya çalışıyorum ki uyanınca yazabileyim.
Tabii, hiçbir şey hatırlamıyorum sabah olduğunda şiire dair.
Beyazları ayrı, koyu renkleri ayrı yıkayıp çamaşırkçılık yapamam. Benim için tüm renkler bir.
Dünyamızı tanıyalım
Buenos aires’i bir türk aile keşfetmiştir. Mevzu bahis türk aile, dünya turuna çıktığında, -ki henüz daha brezilya’nın keşfedilmediği yıllardır- git git bitmeyen uzuuunca güzel bir sahil kasabasından geçerken; aşkım burası ne güzel yermiş, boyuna sürüyos, boyuna sürüyos, hep deniz kenarı, kumluk filan, demişler. Halk arasında zaman içerisinde boyuna sürüyos telafuzu daha kolay olan buenos aires şeklinde değişmiştir.
Haftaya da massachusetts ismi nereden geliyor onu anlatacağım.
İlişkileri tanımlayalım
Sor bakalım, turşu suyuyla ekmek arası soğanlı sardalya yediği biri var mıymış?
‘Az çok biliyoruz’ dediğimizde bildiğimizi kastediyoruz ama az ile çok’un yerini değiştirdiğimizde anlam epey değişiyor.
‘Çok az biliyoruz.’
Dedem öldükten sonra yatak odasındaki dolabının çekmecesinde bir defter bulmuştum. Hastalanmadan önceki yıllarda, gün gün, ne zaman nerede çalışmaya başladılar, ne kadar yevmiye aldılar, kime ne verdi, kime ne verecek hepsini not etmişti. Ah, dedem. Parayı sevmezdi. Hayatta bir kenarda birikmiş 10 lirası olmadı. Yemesini içmesini ise çok severdi. Beş öğün et-but olsun yerdi. İçerdi de eskiden ama sonraları doktorlar öleceksin artık dedikleri için içmeyi bıraktı. Ben çocuktum, rakılar, biralar, dayım durmadan taşırdı. Konu komşu herkesi içirirdi.
Dedemi çok özledim. Bu hayatta en çok dedemi sevdim, en çok onu özledim. İnsan birini gerçekten severse onun hakkında bir yerlere bir şeyleri yazamaz hep içinde tutar, kendine saklar diye düşünürdüm. Şimdi öyle düşünmüyorum. Dedem yaşarken onu ne kadar sevdiğimi ona söylemezdim. Nasıl olsa bilir o beni derdim, sonra bir gün gitti. Pişman oldum. Söyleyemediklerim öylece düğümlendi kaldı boğazımda.
Yıllar geçti, bana onu hatırlatmayan bir şeyin olmadığı tek bir gün bile geçmedi.
Şimdi onunkiler gibi notlarla dolu defterlerim var.
“Kurdu kurtaran, koyunları öldürür.”
Victor Hugo
Dün Bugün — 2