Originn İzmir’e Hayat Verdi
İlk inkübasyon (şimdilerde kuluçka olarak dilimize yerleşti sayılır) deneyimimi bundan yaklaşık 19 yıl önce İzmir’de üniversite öğrencisiyken yaşamıştım. O tarihlerde henüz bu kadar çok üniversite de yoktu henüz. Dolayısıyla koca metropolde biz bize sayılırdık. Bir arkadaşım vasıtasıyla o zaman için bir çeşit inkübasyon merkezi sayılabilecek bir yerde 10'dan fazla mühendis adayı birlikte birşeyler geliştirmeye çalışıyorduk. Hemen hepimiz ayrı ayrı yazılımlar geliştiriyorduk. Bazılarımız elektronik donanım da geliştiriyordu. Hatta bunun için küçük çaplı bir elektronik laboratuvarı bile vardı. Yer, İnciraltı’nda mandalina bahçeleri içerisinde büyükçe bir bağ eviydi. Arkasında İzmir’li iş adamı Ergun Özakat’ın desteği vardı ve bu mekanı kullanmamıza izin veriyordu, hatta teşvik ediyordu diyebilirim. O tarihlerde İzmir’de buna benzer başka bir yer olduğunu sanmıyorum. Yazın neredeyse bir tür teknoloji kampı gibiydi, bazılarımız o evde kalıyorduk. Bazı günler 15 saat kod yazdığımı hatırlıyorum. İlk elden deneyimlediğim için hem öğrenciler hem de girişimciler için bunun gibi mekanların varlığı ve sağlanan desteklerin ne kadar önemli olduğunu çok iyi biliyorum. O ekipteki arkadaşlarımdan birisinin kurduğu şirketi Microsoft satın aldı ve kendisi şu an ABD’de yaşıyor.
Aradan yıllar geçti, üniversite sayımız ve dolayısıyla üniversite öğrencileri çoğaldı, bu da doğal olarak kendi işini yapmak isteyen girişimcilerin sayısında olumlu bir atışı beraberinde getirdi. İlk ve tek Teknoparkımız Urla’da İYTE kampüsündeyken bugün neredeyse her Üniversitemizde bir teknopark ve/veya bir TTO (teknoloji transfer ofisi) açıldı. Bunların yanında özel girişimcilerimiz de “girişimciler için girişim” anlayışıyla tekno girişim eko-sistemimize katkıda bulunmaya başladılar.
Son bir kaç yılda “co-working space” yani “paylaşımlı/ortak ofis” diyebileceğimiz bir anlayışla ofis hizmeti sunan firmalarla tanıştık. Özellikle çalışanı az firmalar, yeni girişimler, freelance çalışanlar gibi göreceli pahalı ofis gideri olmayan kuruluşlar için hem ekonomik çözüm sunmaları hem de sosyalleşme imkanı yaratmaları sebebiyle “co-working space”ler tercih edilir oldular ve sayıları ger geçen yıl arttı. İzmir’de de GNN ofis uzun sayılmayacak bir zaman önce ilk ofisini İzmir Bayraklı’daki Megapol Tower’da açtı ve başarılarının devamı olarak yine İzmir’de yeni bir mekanda ama bu sefer daha büyük bir alanda Originn’i hayata geçirdi.
Küçük seminer solununda bir etkinlik. Yaşar Üniversitesi’nden girişimciler sunum yapıyor.
Bence Originn, sahip olduğu geniş iç mekan, sosyalleşme olanakları ve ulaşım kolaylığı avantajlarıyla “co-working” ofisi olmanın bir tık ötesinde, bir tür inkübasyon merkezi olmaya aday ve bu yolda daha ilk günlerinden itibaren koşar adım ilerliyor. Hafta içi ve hafta sonları etkinlikler düzenleniyor ve daha şimdiden İzmir’in girişim eko-sistemine önemli katkılarda bulunmaya başladı bile. Originn’in ortakları Nazey Erdilek ve Esra Gönen bence büyük iş başarıyorlar ve Originn ile İzmir girişim eko-sistemine özellikle sosyal açıdan deyim yerindeyse hayat veriyorlar. Henüz görmediyseniz, Originn’e mutlaka uğrayın. Bornova 3.Sanayi içerisinde Metro Sanayi durağının yanında ve Yaşar Üniversitesinin karşısında.
İzmir eko-sisteminde pek çok etkinliğin altında Patrick Bosteels’in emeği var.
Büyük eğitim/sunum salonu
Mutfak
İsterseniz laptopunuzu alıp uzanarak çalışın!
Toplantı salonu
Originally published at Girişimcilik, Gelişim, Yaşam.
