Sınıfta Kalmak: Dünya Bu

Emirhan Serveren
3 min readApr 14, 2023

--

Gibi ve Ayak İşleri’nin yarattığı sükse ile birlikte bu lige aday bir komedi yapımı olan Dünya Bu, 24 Mart’ta Gain platformunda seyircisiyle buluştu. Üstelik senarist ekibinde Ayak İşleri’nde de yazarlık yapmış olan Volkan Öge ve Youtube kanalı KALT ekibinden Ozan Akyol ve Erman Çağlar, yönetmenlik koltuğundaysa Gibi dizisinin ilk iki sezonunu yönetmiş Ömer Sinir bulunuyor.

Senarist kadrosu gibi oyuncu kadrosu da oldukça merak uyandıran dizinin bugün itibariyle ilk beş bölümü platformda yayınlandı. Dizi, bugüne dek Türk yapımlarında pek karşılaşmadığımız bir format olan omnibus -bir diğer deyişle antoloji- olarak seyircisine servis ediliyor. Sekiz bölümden oluşan ilk sezonda toplamda 32 skeç izliyoruz. Diziye dair yapacağım eleştirilerden biri de bu antolojik yapının kurgusuyla alakalı olacak. Fakat, öncelikle dizinin hikayelerini ele alışı itibariyle yorumda bulunmak istiyorum.

Doneyi Espri Yapamamak

Sıfırdan bir hikaye kurgularken tıpkı bir bina inşa eder gibi sağlam bir zemine ihtiyacımız var. Bu aşamada iyi bir temel yaratmak adına bir konuyu pivot alarak yola çıkılıyor. Ancak bu işin yalnızca başlangıç fazı, sonrasında bu zemine ne ve nasıl bir mühendislik uygulayacağınız söz konusu. Yani, iyi bir hikayede konu sadece başlangıç noktası olmakla beraber tek başına bir anlam ifade etmiyor.

Tam da bu noktada dizinin senaryosunun afalladığını gözlemledim. Dizideki her hikaye, senaristlerin -ve bizim de- günlük hayatımızda karşılaşabileceği konulardan üretilmeye çalışılmış. Öte yandan konulardan bir hikaye çıkarma aşamasında dizi zayıf kalıyor.

Görsel: dizidoktoru.com

Cebindeki doneleri işlemek için yeterince bir çaba sarf etmeden, sadece özensiz bir akışla servis ediyor. Doneyi espriye çevirmeden seyircinin gülmesi beklenmiş.

Bu Dünya Çok Absürt

Absürt komedi yazarken kullanabileceğiniz belli başlı şablonlar vardır. Örneğin, hikayeyi ayakları yere basan bir noktadan alıp yavaş yavaş havalandırabilirsiniz veya en baştan itibaren absürtlüğü sağlayıp bir yüzünü daima gerçeğe dönük bırakabilirsiniz.

Senaryo bunlardan birine danışmamakla beraber kendi şemasını da yaratmamış. Bazı kesitlerdeyse sık kullanılan bu şemalar iyi adapte edilememiş.

Mesela, üçüncü bölümdeki “Tarçın mı Nane mi?” bölümünde sıradan bir reklam ajansı toplantı sahnesiyle başlayıp bir distopya parodisine evriliyor.

Ancak bu evrim akışkan bir kurguyla sunulması gerekirken aniden cereyan eden bir değişim bize anlatılıyor. Haliyle skecin algılanması da zorlaşıyor. Kopukluğun skeçteki mizahın önüne geçmesiyle beraber hikaye ikna kabiliyetini yitiriyor.

Absürt bir anlatımla bir hikaye anlatıcılığı dili yakalanmak istese de güçlü bir kurgu olmadığı için bu anlatım kendini absürt duruma düşürmekle kalıyor.

Hikaye Anlatımı Dili Oluşturamamak

Antoloji dizisi/filmi tanımı itibariyle ortak bir tema etrafında birleşen hikayeler bütünüdür. Bu bütünün sağlanmasıyla kompakt bir yapım ortaya çıkar. Bu Dünya, senaryo itibariyle bir antoloji dizisi olsa da belirttiğim tanımla çelişen noktalar mevcut.

Dizinin antolojik bir kurgu ile yazılması oldukça cesur ve takdire şayan bir tercih olsa da skeçler arasında ortak bir tema olmayışı senaryoyu yokuşa itmiş. Ortak bir hikaye teması ve üslubu yaratılmaya çalışılmış fakat sınıfta kalmış.

Oysaki “Nasıl kaliteli bir antoloji yapıtı yazılabilir?” sorusuna cevap veren çok başarılı yapımlar var. Örneğin Arjantin-İspanyol yapımı Asabiyim Ben, antolojik film kategorisinde değerli bir örnek. Oscar adaylığı da bulunan yapım, hikayelerini ortak bir konu ve üslup etrafında toplayarak başarılı bir anlatıma ulaşmıştı.

Görsel: birdunyafilm.co

Genel hatlarıyla irdelediğimizde sınıfta kalan bir yapıt olsa da, Dünya Bu dizisinin altında yatan fikri mercek altına almak adına yeni bölümlerine de fırsat tanıyacağım. Yine de -şu ana dek- dizinin hikayeleri sadece bir fikir ile bir yere varılamayacağını, özenli ve sıkı bir senaryo çalışmasının önemini vurgular nitelikte.

Görsel: Diken

Medium hesabımda yer yer izlediğim ve okuduğum hikayelere dair gözlemlerime yer veriyor, zaman zamansa ilgi ve çalışma alanım olan veriye dair yazılar kaleme alıyorum. Hiçbir bir yazımda bir “uzman” sıfatıyla iddiam olmamakla beraber tüm yazılarımı büyük bir keyifle yazdığımı söyleyebilirim. Bir sonraki kritikte görüşmek dileğiyle!

--

--

Emirhan Serveren

Data professional and cartoon artist. Interested in storytelling. Love to share my stories and story critics with people. Jr. BI Dev at Medeam for AFKL