Zincirlerimizden Başka Kaybedecek Neyimiz Kaldı?

Enes Aydın
3 min readMay 3, 2023

--

Zincirlerimizden başka kaybedecek neyimiz kaldı? Durun durun! Konular karıştı. Bugün farklı bir zinciri konuşacağız. Bugünün konuğu YetGen ve Paribu Hub ortaklığında gerçekleşen Blok Zincir Temelleri Eğitim Programı’nda ilk haftada öğrendiklerim olacak.

İsterseniz Marx gelmeden başlayalım!

Teknolojinin gelişim hızı karşısında yalnızca şaşırmak değil; aynı zamanda takipçi ve uygulayıcı olmak için çıktığım bu yolculuğun ilk durağında İsmail Hakkı Polat hocamızın “Bitcoin’den Metaverse’e Blokzincirin Tarihsel Evrimi” başlıklı dersi ile kıvılcım niteliğinde bir başlangıç yaptık.

Blok zincir nedir?
Bitcoin nasıl işliyor?
WEB 1.0–2.0–3.0 nedir?
Para kavramına nedir?

Sadece bu soruların cevabını bulduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Haydi! Gelin öğrendiklerimize bir de birlikte bakalım.

Web 1.0 — Web 2.0 — Web 3.0 kavramlarını çok uzun zamandan beri duyuyor musun? Kendimi asla cevabı bulamadığımız, sürekli soru soran haber siteleri gibi hissetmeden hemen anlatmaya başlıyorum.

Web 1.0, kısaca tanımlamamız gerekirse bir kütüphane niteliği taşıyordu. Saf bir tüketim gerçekleştiriyorduk. Yalnızca indirme ve görüntüleme gerçekleştirebildiğimiz bu dönemde kullanıcının etkileşimi söz konusu değildi.
Web 2.0, geçtiğimiz döneme göre etkileşimin arttığı ve kütüphanenin ötesinde niteliklerinin olabileceğini bizlere gösteren dönemin tam olarak kendisidir. Burada sosyal medya hesaplarından bloglara kadar farklı alanları gördük. Saf tüketimden bir sonraki adıma geçerek kullanıcıların içerik üretebildiği bir alan doğdu. Artık internet üzerinden arkadaşlarımız ile iletişim kurabiliyor ve onlarla paylaşımda bulunabilir hale geldik. Burası adeta erişimimiz olan her yerden katılabildiğimiz bir kafe hissiyatı yaşattı.
Web 3.0, temellerini blok zincir ve yapay zeka oluşturuyor. Üretim ve tüketim gerçekleşti. Fark nerede? Veri güvenliği ve merkeziyet sorunları ile karşı karşıya kalan web dünyasının yeni kırılma hareketi işte tam bu noktada karşımıza çıkıyor. Merkeziyetsizleşme ile birlikte tekelleşmenin önüne geçerken aynı zamanda güvenlik konusunda dönüp dönüp dinlediğim bir sistem ile güven veriyor.

Merkeziyetsizleşme nereden çıktı ya hu?..

Big Brother İs Watching!

Winston Smith ismi “1984” kitabını okuyanlara tanıdık gelecektir. Bugünün dünyasında uyandığımız andan itibaren diye başlamak isterdim ama biz uyurken bile akıllı saatler aracılığıyla verilerimiz işlenmeye devam ediyor. O zaman bu distopya evrilmiş ve farklı bir hal almış olabilir mi? Blok zincir dünyasının Winston Smith’i ile sizleri tanıştırmak istiyorum.

Satoshi Nakamoto, merkeziyetsizleşme ile devletin, şirketlerin karşıtlığına karşı kişiler arasında merkeziyetsiz ödeme gerçekleştirecek bir sistem ile karşımıza çıktı. 2009 yılında gerçekleşen bu gelişme ile birlikte Bitcoin, hayatımıza girdi. Aklıma Bitcoin ile yapılan ilk alışveriş geldiğinde uzaklara doğru dalmaya başlıyorum. Neyse tekrar konumuza dönelim. Blokzincir kavramı; güvenirlik, merkeziyetsizlik, hız, şeffaklık ve daha düşük maliyeti bizlere sunuyor.

Para nedir? Paranın tarih sahnesine uzaktan bakalım. Para, Lidyalılar tarafından bulunan… Bu şekilde bir başlangıç yapacağımı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Başlarda takas aracı olarak karşımıza çıkan para, sonrasında değer saklama ve transfer aracı olarak varlığını sürdürdü. Sanayi devrimi ile birlikte kağıt para ile tanışan insanlığın amacı bankalarda daha güvenli olan madeni paraları farklı bir araçla karşılamaktı. Bugün dijital paralar, kredi kartları ise tarih sahnesinde yeni bir başlangıca imza attı. Para ne anlam taşır? Para, toplum ile devletin arasında sosyal olarak imzalanmış bir güven sözleşmesidir.

Gördüğünüz gibi paranın evrimsel değişimi hız kesmeden devam ederken kimlerde olduğuysa pek değişmiyor. Büyük pasta dilimlerini sofralara getiren emekçiler bu pastanın tadına ne zaman bakabilecek? Sanırım bu sorular başka başlıkların soruları.

Bambaşka başlıklar altında görüşmek üzere…

--

--