Gelişim Süreklidir. İşte Size 8 Tavsiye!

Gökalp Tüfekli
4 min readAug 5, 2019

--

İş görüşmelerinde genelde sorarlar, “Kendinizi geliştirmek için neler yaparsınız?” diye. Bu soruya eğlenceli cevaplarım var. Yaptığımız iş ile ilgili kendimizi nasıl besleyebiliriz, sıkılmadan kendimizi nasıl geliştiririz buna değineceğim. Yazımı kendi mesleğimle ilgili, deneyim tasarımı özelinde yazıyorum ama farklı mesleklere de uyarlanabilir.

1- Kendinizi tanıyın

Neyi öğrenmek istediğinizi, en hızlı nasıl öğrenebildiğinizi bilmeniz, gelişim için işimizi kolaylaştıracaktır. Örneğin, problem/bulmaca çözmeyi mi seversiniz, analiz yapmayı mı, yazarak mı çalışmayı seversiniz, dijital ortamlara göz atarak mı, basılı materyaller mi hoşunuza gider yoksa e-book’lar mı, müzik dinleyerek mi daha rahat anlıyorsunuz, yoksa sessiz bir ortamda mı? Bu gibi sorular çoğaltılabilir, hangi durumda kendinizi kasmadan, huzurla ve rahatlıkla çalışabiliyorsanız o durum sizin ideal şartlarınızdır.

2- Gelişime açık ve hazır olun

Gelişebilmek zorlama ile olacak bir olay değil. Bu nedenle mesleğinizi seviyor olmanız çok önemli. Benim amacım hayatımıza kendi mesleki gelişimlerimizi entegre edebilmek üzerine olduğu için, mesleği hayata yaymak -işkolik olmaktan bahsetmiyorum- ve hayatımızdaki rutinlerimizle zihnimizi beslemek bu işin temelini oluşturuyor. Sürekli aynı şeyi yapmaktan sıkılmalı ve üretmeye devam etmek istemelisiniz. Aksi takdirde zaten üstüne bir şey koymak pek mümkün olmayacaktır. Daha iyisini istemeli ve şartları zorlamalısınız. Öğrenmeye hazır ve aç bir dönemde olmalısınız.

3- Sosyal medyanızı zenginleştirin

Günlük rutinlerimiz arasında artık sosyal medya olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Sosyal medyada sadece geyik şeyleri değil de ihtiyacınız olan paylaşımları yapan hesapları takibe almanız size çok fayda sağlayacaktır. Gün içinde bile gelişmek istediğiniz alanla hap gibi ufak bilgiler, ufuk açıcı tasarımlar ve kıymetli verilerle beslenebilirsiniz. Bu madde ile ilgili birkaç örnek hesap paylaşacağım;

Youtube:

Barış Özcan : https://www.youtube.com/channel/UCv6jcPwFujuTIwFQ11jt1Yw

Twitter:

Twitter Design: https://twitter.com/TwitterDesign

UX Notları: https://twitter.com/uxnotlari

Sanatın Tarihi: https://twitter.com/SanatnTarihi

Instagram:

Uxlore: https://www.instagram.com/uxlore/

Uxflavors: https://www.instagram.com/uxflavors/

colours.cafe: https://www.instagram.com/colours.cafe/

Burada önemli nokta şu, takibe aldığınız hesapların direkt işinizle veya gelişmek istediğiniz alanlarla ilgili hesaplar olmasına gerek yok. İşinizle ilgili sizin de meraklandığınız hesaplar da bunlara eklenebilir.Kısacası kafa açan tüm hesaplara açığız. Örneğin; Sanatın Tarihi geçmişle ilgili, Barış Özcan gelecek ve günümüzle ilgili.

Bu arada hesapların sahipleri ile de iletişime geçilebilir, sohbet edilebilir. Twitter üzerinden bana ulaşan, yol gösterdiğim ve sohbet ettiğim birçok arkadaşım oldu.

4- Sergileri takip edin, sanatsal aktivitelere katılın

Uzmanlık alanım tasarım, estetik ve deneyimle ilgili olduğu için “mobil ekran arayüzleri sergisine gitmem gerekiyor” gibi bir düşünceye girmeye gerek yok :) Biz farkında olmadan sergilerde, fuarlarda, festivallerde, konserlerde ve bilimum sanat etkinliklerinde görme ve işitme duyularımızla zihnimizi besliyoruz. İstanbul için sürekli sergilerden bazıları; Borusan Contemporary, Tophane-i Amire, SALT, İstanbul Modern, AkSanat.

Sadece sergiye gidilmelidir diye bir kural yok tabii ki. Film — dizi izlemek, kitap okumak da zihnimizi ve ruhumuzu besleyecektir. Bu eserler için sınır kendiniz olmalısınız, istediğinizi izleyip okuyabilirsiniz. Üretmek için tüketmek de gerekiyor. Bu maddedeki temel amaç bu.

5- Online eğitimler alın

İnternet üzerinde mesleki eğitimler oldukça artmış durumda, tüm alanlar için birçok eğitim var. Bu madde biraz daha yoğun olarak gelişmek isteyenlere hitap ediyor. Online kurslar iyi planlandığında, belli bir süre ve programla kendinizi geliştirmenizi sağlayacaktır. Aksi takdirde yarım bırakmanız içten bile değil. Farklı bir alana yönelmek istediğinizde de bu kursları tercih edebilirsiniz. Burada sıkıcı olmayacak önerim de şu; ben kullanıcı deneyimi tasarımcısıyım. Oyunlaştırma benim işimle ilgili ama %100 iç içe olmayan ve ilgimi çeken bir alan, bu alanda bilgi sahibi olmak için Oyunlaştırma kursu almıştım.

Kullanıcı deneyimi tasarımı ile ilgili örnek eğitimler;

Interaction Design Foundation: https://www.interaction-design.org/

IBM Design Thinking: https://www.ibm.com/design/thinking/

Oyunlaştırma: https://www.coursera.org/learn/gamification

6- Açık öğretim ve/veya uzaktan eğitim programlarına dahil olun

Mezun olduğum bölüm Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri öğretmenliği olduğu için ve özellikle üniversite eğitimi aldığım zamanlarda Kullanıcı Deneyimi Tasarımı ile ilgili akademik bir program olmadığı için mesleğimle ilgili akademik olarak da eksiklerimi tamamlamak istiyorum. Buna paralel olarak ilk kez Kullanıcı Deneyimi Tasarımı dersini gördüğüm Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’nde yer alan Web ve Grafik Tasarımı bölümünü tamamladım. Tek bir ders için 2 yıllık bir program bitirdim :) Devamında Görsel İletişim Tasarımı Yüksek Lisans programına başvurdum ve uzaktan eğitimle ona devam ediyorum. Etkileşim Tasarımı, Görsel İletişim Tarihi, Yeni Medya ve Arayüz Tasarımı, Sanal Gerçeklik gibi ilgimi çeken derslerle gerçekten keyif alarak, uygulayarak öğrenmeye devam ediyorum.

7- Bilginizi ve tecrübenizi paylaşın

Yüksek Lisans programının bir artısı da sınıfımdaki alan dışından gelen arkadaşlarla bilgi paylaşımı yapabiliyor olmak oldu. Sosyal medya hesaplarıma gelen sorulara istinaden iletişime geçen tüm arkadaşlara yol gösterebilmek de çok keyifli. Bu süreç tamamen bir ekosistem gibi besleniyorsun ve başkalarını besliyorsun. Aynı zamanda başarılı projelerde yer alıp üreterek iş anlamında tatmin oluyorum. Bildiğimiz şeylerin gizlenmesi kimseye bir fayda katmayacağı aşikâr ancak bir kişi bile bilgilerimizden bir şey öğrenirse o bile yeterlidir.

8- Mütevazı olun, fikirlere saygı duyun ve iletişim kurun

Ben oldum demeyin, ben yıllardır yapıyorum bu işi demeyin, ben tecrübeliyim demeyin, ofisinizde ve çevrenizdeki herkesin fikrine saygı duyun. Üst düzey bir yöneticiyle konuşurken bu ne anlar ki diye düşünmeyin veya bu yazılımcı ne anlar ki diye de düşünmeyin. İş birlikçi ve yapıcı olun. Faydalı olabilme ihtimaline karşı herkese en az bir şans verin.

Bu tavsiyelere ekleme yapmak isterseniz, kendinizce geliştirdiğiniz yöntemleri paylaşmanız ve katkı sağlamanız çok tatlı bir hareket olur :)

Gelişim uzun, keyifli ama bir o kadar da sabır gerektiren bir yolculuk, iyi yolculuklar!

--

--