Neden Softtech Ventures’dan Ayrıldım?

Ibrahim Ates
6 min readJun 25, 2022

--

Getty Images

Not: Bu yazıyı yazdıktan bir yıl kadar sonra şirketin kapandığını duydum. Açıkçası üzüldüm. Gerçekten TR’de girişimcilik ekosistemi için güzel bir fikirdi.

Softtech Ventures’a gelme sebebini ve gelirken ki mutluluğumu paylaştığım bir yazı yazmıştım daha önce. Dileyenler şuradan okuyabilir: https://medium.com/@ibrahimates/neden-venturesa-geldim-6af3777a2c45

Tabi gelirken gelme nedenim ile ilgili yazı yazınca, ayrılırken de ayrılma nedenini de yazmak gerektiğini düşündüm.

Gelme nedenimi, gelirken ne denli mutlu olduğumu vesaire yazıda rahatlıkla bulabilirsiniz. Peki ama her şey güzel gidiyorken nasıl oldu da çok kısa süre sonra ayrılma durumunda kaldım. Doğrusu ayrılmayı tetikleyecek olan aşağıda anlatacağım durumlar ve bardağı taşıran o son damla olan toplantı saatine kadar ben de hiç bilmiyordum. Aslında insan kötü bir şey olacağını önceden sezerler derler ki ben de bir şeyler sezmeye hissetmeye başlamıştım desem daha doğru olur gibi.

Bu sezgilerim toplantıda biraz daha ete kemiğe büründüyse de daha öncesinde bu sezgileri oluşturan bir takım gelişmeler vardı elbette bunun. Yıl 2021'i aylardan Temmuzu gösterdiğinde uzun yıllardır çalıştığım şirketimden ayrılık kararı almıştım. Bir kaç firmadan sonra bu firma ile anlaşmıştım(dediğim gibi nedenlerini ilk paragrafta belirttiğim adreste bulabilirsiniz). İş görüşmesi sırasında ilgili arkadaşlara Java ve bağlantılı background’umun olduğunu söylemiştim. Kendileri de uygulamanın Java ile yazıldığını ancak ileriki bir aşamada tamamen AWS’e geçme durumların var olduğunu demişlerdi. Ben de öğrenmeyi zaten isteyen bir insan olduğum için ve benim için de çok güzel olur diyerek tamam dedim. O şekilde el sıkıştık.

Şirket dediği gibi yanlış hatırlamıyorsam Eylül ya da Ekim ayında AWS’e geçme kararı aldı(Geçiş ile ilgili nedenini de şu yazımdan bulabilirsiniz: https://medium.com/@ibrahimates/why-did-we-migrate-to-aws-cloud-platform-6d617b891d0d). Her şey bana göre mükemmel gidiyordu ki AWS ile ilgili danışmanlık için anlaştıkları bir arkadaş gelene kadar. Şirketin kendisiyle sözleşme imzaladığı arkadaş ile akşam vakitlerinde AWS ile ilgili karşılıklı ihtiyaçları çıkartacağımız bir toplantı set edildi ve biz kendisine ihtiyacımız olan tablo ve kolon ile ilgili bilgileri vesaire aktardık. Tabi AWS benim için tamamen yeni bir alandı ve ilk defa mevzuya girecektim. Haliyle bende konu hakkında bilgiler çok kısıtlıydı. Neyse arkadaş ile toplantı başladı ve ben de toplantıda AWS DynamoDB mantığını soru sorarak anlamaya çalışıyordum. Daha ilk sorumda arkadaş kendisinin sözleşmesinde bunu aktarma ile ilgili bir madde olmadığını bu yüzden bunlara cevap veremeyeceğini söyleyince resmen şok olmuştum. Böyle beklemediğim ters bir cevap gelince gerçekten afallamıştım. İşte ayrılığa giden yolun ilk taşı orada döşenmişti.

Çok üzerinde durmamaya gayret göstererek hem öğrenme yolculuğuma hem de gelen task’ları yapmaya devam ettim. Dürüst olmak gerekirse AWS’nin çok geniş bir yelpazesinde zaman zaman savruluyordum. Hepsini aynı anda öğrenme imkanım yoktu. Eğitim vs. durumu da almadım öncesinde. Çünkü ben gelen o arkadaşla pair ilerleye ilerleye birkaç ay içinde öğrenirim düşüncesindeydim. Ancak arkadaşın o sert ve gereksiz çıkışı pair çalışmamı çok kötü etkiledi. Benim şöyle bir yapım var; Bana soru sorulurken arkadaşlara sormadığı noktaları da anlatmaya çalışır ve olabildiğince konuyu bütün yönleriyle anlamalarına gayret gösteririm. İşin felsefesini olabildiğince aktarmaya çalışırım. Elbette bu yapıda olduğum için aslında biraz da soru sorarken ben de arkadaşlara bilmediğimi ve detaylı anlatmalarını isterim olabildiğince.

Dediğim gibi AWS konusunda efor vererek hem öğrenmeye hem task’ları bitirmeye hem de bildiklerimi de yazıp paylaşmaya gayret ettim. Konu ile ilgili daha önce yazdığım şu yazılara bakabilirsiniz: https://medium.com/@ibrahimates/an-experience-with-aws-amplify-reactjs-2fc6a6335fc0

https://medium.com/@ibrahimates/creating-aws-lambda-function-via-console-e62232f7c4db

Yolun ikinci taşı da o ilk gereksiz çıkıştan bir iki hafta sonra döşenecekti. AWS ile ilgili durumu yöneticiye ilgili arkadaşın daha yapıcı yaklaşması gerektiğini aktardım ve o da düzelteceğini ifade etti. Sonra yönetici benim bu durumdan rahatsızlığımı görünce başka bir alternatif ile geldi. Yine akşam vaktinde bir toplantıda üzerimizde backend olarak task’ların az olması ve mobil tarafta iş yoğunluğunun fazla olmasından dolayı toplantıda benim de android tarafta yardımcı olabileceğimi aktardı. Çok fazla çalışmışlığım yoktu ama Java, Kotlin vs. olaylarından dolayı hızlı adapte olacağımı düşündüğüm için ben de memnuniyetle kabul ettim. Çünkü ben de bir çıkış yolu arayışındaydım. Ama mobil geliştirmeden sorumlu arkadaş maalesef önceki arkadaştan daha sert ve gereksiz bir çıkışla bu yardım ve öğrenme isteğimizi red etti. Nedeni de işlerin gecikme riski olarak gösterse de ben asla inanmadım. Çünkü iyi niyetli bir yaklaşım olarak gelmedi bana. Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için diye yola çıktığımız o ekip ruhuna aykırı olması da cabasıydı. Sonrasında bana özelden ulaşıp yanlış anlaşılma durumunu kendi çapında düzeltmeye çalışsa da olan olmuştu bir kere. Ayrılık taşları birer birer döşeniyordu.

Onun o çıkışından sonra halen olabildiğince etkilenmemeye çalışarak yoluma devam etmeye çalışsam da ben de bir şeyler kopmuştu artık. Çünkü elimden geldiğince değer katmak için çaba sarf etmeme karşın saçma ve iyi niyetten uzak çıkışlar bu çabama ket vurmuştu. Ve artık çok ciddi isteksiz olmaya başlamıştım. Çünkü öğrenmek ve soru sormak için desteğine ihtiyaç iki teknik eleman da hayal kırıklığı yaratmıştı bende.

Gelelim bardağı taşıran o son damlaya ve döşenen o son taşa. Ocak ayının ortalarında bir toplantı set edildi İK tarafından. Toplantıyı görür görmez anlamıştım durumu. Hatta espri mahiyetinde İK’ya da yazmıştım. Toplantı başlar başlamaz ilk söz alan yukarıda anlattığım bütün gelişmelerden bihaber ve sonradan ekibe dahil olan tech lead’imizin senin daha fazla proaktif olmanı beklerdik demesi dönüm noktasıydı benim için. Kendisine de yukarıda anlattıklarım hepsini anlattım ve geldiğinden beri herhangi bir şekilde nabız yoklamadan bunu söylemenin çok da adil olmadığını söyledim. Sonrasında sanıyorum o da kendisi için lessons learned çıkardı.

Toplantının özeti şuydu; Bizim AWS tarafta bir exper level’a ihtiyacımız var ama sen o level’da değilsin(AWS’i epi topu 3 aydır öğreniyordum ve hem task’ları yapıyor hem öğrenmeye devam ediyor hem de öğrendiklerimi paylaşıyordum). Bu kadar kısa sürede bu level’ın isteniyor olması çok da gerçekçi değildi. Ancak startup veya girişim şirketleri için biraz da beklenti buydu. Ve başka Java projemiz var seni oraya almak isteriz düşünür müsün dediler. Kendilerinden düşünmek için zaman istedim. Ama elbette diğer projeye geçmeyi düşünmedim. Sadece aynı ekipte kalıp efor sarf etmek mi yoksa gitmek mi diye düşündüm. Aynı elemanların olduğu aynı ekipte gelecekte de aynı problemler kaçınılmazdı. Sonrasında bir çıkış yolu olarak kendilerine başka bir teklif ile gittim ama onu da onlar kabul etmedi. Sonrasında 1 aylık yasal ihbar sürem olmasına rağmen o süreyi de kullanmadan kısa bir süre sonra ayrıldım. Çünkü benim SV’ye gelme sebebim bu projeydi.

Nihayetinde karşılıklı olarak güzel dilekler dileyip Şubat ayı başı itibariyle de ayrıldım. İyi niyetlerinden şüphe etmediğim arkadaşlara(özellikle Kemal’e, Gizem’e ve Umut’a) bu kısa süredeki yoldaşlıkları için teşekkür etmeyi borç bilirim. Umarım ilerde bir yerde onlarla tekrar yolumuz kesişir.

Sözün kısası büyük bir beklenti ve umutla başladığım bu yolculuk bir iki iyi niyetten uzak yaklaşım, beklentiler noktasında aynı noktada olamama ve doğru iletişim kanalı kurulamamasından kaynaklı olarak hafif bir hüsranla son buldu :).

Ayrılırken şu noktaları yöneticilerle de paylaştım.

  • İletişim noktasında büyük bir eksiklik vardı.
  • İyi niyetli çabayı görmelerini ve o çabanın aksadığı durumların farkına varıp ona göre aksiyon almaları gerektiğini.
  • Ayrılmayı ben istemiş olsam ve süreçteki hataların %60'ını benden kaynaklı olarak kabul etsem bile, sizin tarafa düşen %40 için oturup kendinize dersler çıkarılması gerektiğini ifade ettim.

Tabi bu süreçte şu dersleri çıkarttım kendi adıma;

  • Yurtdışındaki startup’ları bilmiyorum ama özellikle TR’deki bir startup şirkette çalışacaksanız türbülanslara hazır olun.Çok kısa sürede çok fazla şey yapmanız beklenir. Tabi çok fazla şey öğrenirsiniz kesinlikle ama yukarıdaki gibi onların istediği hızda olmazsa size nazikçe kapının yolunu gösterirler unutmayın.
  • Startup gibi yerlerde daha fazla talepkar olun. Sırf onların ürünlerini daha hızlı ve sorunsuz çıkarmak için canınızı dişinize takın(yani sizden beklenti bu). Daha fazla uğraşın ve gecenizi gündüzünüze katarak istediğinizi elde etmeye çalışın(beklenti). Bu efor’u verebilecek bir enerjiniz ya da canınızı dişinize takacak mecaliniz yoksa yol yakınken dönüverin naçizane(muhtemelen tüm beklentilerine cevap vermek hiç bir zaman mümkün olmayacak).
  • Kurumsal dünyadan startup’a geçecekseniz iki defa düşünün. Asla o sistematik yapıyı ve profesyonelliği bulamayacaksınız. Her şeyin yerli yerine oturmuş ve ne yapacağınızı bildiğiniz yerden, aksiyon ve belirsizliklerle dolu bir yere geçeceksiniz unutmayın. Eğer ilk şeyler sizin için önemli ise startup’a geçmek için yormayın kendinizi derim. Ben o profesyonellik ve oturmuş olaylarından biraz sıkıldığım için bu yolu özellikle istemiştim.
  • Kendinizi asla alternatifsiz bırakmayın. Hayatın size ne zaman nanik yapacağını bilemezsiniz. O yüzden o nanik anı geldiğinde elinizde o alternatifiniz olsun.
  • İyi niyetli olarak yaklaşıp zamanla çözüleceğini düşündüğünüz şeyleri zamana bırakmayın çünkü aleyhinize işleyecektir o zaman. Ya o an aksiyonu alın ve değiştirmeye çalışın ya da mevcut durumu değiştiremiyorsanız da ayrılma yolları arayın.
  • Ne olursa olsun değer katmaya ama özellikle kendinize katmaya devam edin. Öğrenmeye devam edin, öğrendiklerinizi uygulayın, yaptığınız hatalardan ve başkalarının yaptığı hatalardan kendinize dersler çıkarın(başkasının hatasından da kendinize ders çıkarın ki ileride aynı pozisyona geldiğinizde aynı hataya düşmeyesiniz) ve bildiklerinizi başka insanlarla paylaşın.

İyi Okumalar

--

--

Ibrahim Ates

Senior Software Engineer. Writes about cloud & distributed technologies and life experiences. github.com/atesibrahim