İnsan Yapbozu

Artırılmış Gerçeklik, cerrahlara yepyeni ufuklar sunuyor.

İbrahim Sarbay
3 min readMar 25, 2016

Kitle derindeydi: Leğen kemiğinin iç yüzündeki osteosarkom, cerrahlar için ulaşılması zor bir hedef olarak duruyordu. Deri, yağ, kas, organlar, büyük kan damarları… Kitleye ulaşmak için kat edilmesi gereken zorlu bir yol vardı.

Böyle bir durumla karşılaşıldığında, çoğu doktor riski az olan yolu seçer. Karından girer, leğen kemiğine ulaşır ve kitleyi temzilerler. Çıkarken, “internal amputasyon” denen bir işlemle, ameliyatı en az kayıpla sonlandırmaya çalışırlar. Bu bilindik yöntem, hastayı kurtarır ama bacağın hareket kabiliyetini ortadan kaldırabilir.

Fakat New York Üniversitesi Langone Tıp Merkezi’ndeki iki hekimin farklı bir fikri vardı. Ortopedik onkolog Timothy Rapp ve plastik cerrah Pierre Saadeh önden arkaya doğru ilerlemek yerine, cerrahiyi kalçanın dışı yönünden başlatmayı düşündüler. Cerrahi aletlerle damarları, yağları, kasları ve sinirleri pas geçecek ve tümörlü dokuyu alacaklardı. Bu noktada, aldıkları parçanın bıraktığı boşluğu, bir şekilde doldurmaları gerekecekti.

Daha önce çok nadiren denenen bu riskli yöntemi yapabileceklerine inanmalarının sebebi Artırılmış Gerçeklik’ti (AR). Ameliyat yerinin ve çevre dokuların 3 Boyutlu haritasını çıkaracaklardı. Böylece, operasyon öncesinde, doldurmaları gerekecek bölgenin tam büyüklüğünü hesaplayabileceklerdi.

Riskli bir fikirdi bu. Ama bu güne kadar sadece kadavralar üzerinde yapılması mümkün bir şeyi yapabilecek, ameliyat öncesinde hasta görüntüleri üzerinde istedikleri kadar deneme yapabileceklerdi. “İki kere hesapla, bir kere kes” aklınıza çok yatkın gelebilir, ama cerrahi dünyası için uçuk bir fikir gibi görülüyor.

Baş ve boyun cerrahları, bir süredir karmaşık operasyonları, yazılımlar üzerinde simüle ediyorlar. Ama diğer cerrahi branşları için bu henüz çok yeni bir alan.

Bugün doktorların elinde her zamankinden daha çok teknoloji var. Ancak bu teknolojilerin hastalara yansımasının yeterince hızlı olduğunu söylemek yanlış olur. Problemin kilit noktası şu: Yeterince tecrübesi ve maddi imkanı olan hekimler, yeni teknolojileri yeterince hızla takip edemiyorlar.

Yine, cerrahlar genellikle — anlaşılabilir sebeplerle — hastaların hayatlarıyla denemeler yapmaktan çekiniyorlar.

Ama Rapp ve Saadeh kurallara bağlı kalmakla yetinirlerse, hastaları bir daha yürüyemeyecekti. Hastayla anlaştılar ve artırılmış gerçekliği denemeye karar verdiler. Peki ya sonuç?

Karmaşık baş ve boyun ameliyatlarında, hekimler genellikle Virtual Surgical Planning (VSP) adı verilen bir yazılım kullanıyorlar. İki cerrah da bu programı kullanmaya karar verdiler.

Yazılım hastanın BT sonuçlarını alıyor ve hekimlerin bilgisayar ekranında döndürebildiği ve manipüle edebildiği kemik anatomisi kopyaları oluşturuyor. Bir başka özelliği de, cerrahların neşterlerini doğru şekilde yönlendirebilmeleri için kişiye özgü 3 Boyutlu şablonlar oluşturulmasına izin vermesi. Böylece hata riski en aza iniyor.

Cerrahlar, gerekli kalıpları hazırladılar ve ameliyat günü geldi.

Ameliyatta, Rapp tümörü almaya ve gerekli açıklığı hazırlamaya çalışırken, Saadeh alt bacaktan boşluğa uygun dokuyu çıkarmaya girişti.

Ameliyat tam yedi saat sürdü. Ama ameliyat öncesinde beş saat boyunca pratik yapmamış olsalardı, çok daha zorlu geçecekti şüphesiz. Rapp’e göre, ön hazırlık, ameliyatı en az iki saat kısalttı.

“Ön hazırlık ve 3D basılı kalıplar olmasaydı (Artırılmış gerçeklik sağolsun!) asla böyle zor bir ameliyatı denemezdik.” diyor cerrahlar.

Ama cerrahların ve 34 yaşındaki hastalarının sonucu görebilmeleri için, bir kaç aylık rehabilitasyon sürecinin bitmesini beklemeleri gerekecekti.

Geçen yaz, Saadeh ve Rapp’in bekledikleri an geldi. Ameliyatın üzerinden altı ay geçmişti. Hasta dikkatle ameliyatlı bacağının üzerine bastı ve ilk defa bütün ağırlığını verdi. Bacak sağlam görünüyordu. Bu ümit verici bir işaretti. Bir kaç ay daha koltuk değneği kullanmasına ve iyileşmek için bacağına biraz daha zaman vermesine karar verildi.

Geçen hafta, ilk defa evinden kendi gücüyle çıktı. Yürüyebiliyordu! Artırılmış Gerçeklik yaklaşımları haklı çıkmıştı. Bir daha kendi kendine yürüyememesi beklenen bir hasta, sağlığına tamamen kavuşmuştu.

Bu teknolojinin tıp dünyasına tamamen yayıldığını bir düşünün.

Vücudunuzun bir dijital kopyasının alındığını düşünün, anatominizin bütün incelikleri ve farklılıklarıyla. Doktorlar, önemli kararlar öncesinde inceleyebilecekleri bir örneğinizin çevresinde dolaşabilecek, her açıdan ve kesitten bakabilecek ve her hamlenin sonuçlarını önceden kestirebilecekler.

Basit ameliyatlar için fuzuli olacaktır. Ama ya tehlikeli yerlere yerleşmiş tümörler için, çoklu yaralanmalar için?

Veya Rapp ve Saadeh’nin vakaları gibi karmaşık rekonstrüktif ameliyatlar için?

Yeni bir dünya bizi bekliyor.

Bu yazı, Jane Gayduk tarafından yazılan The Human Jigsaw yazısından, izniyle tercüme edilmiştir.

This post is the Turkish translation of Jane Gayduk’s The Human Jigsaw post. Permission was granted by the author.

--

--

İbrahim Sarbay

Doktor, yazar. Opereyşın’ın (www.opereysin.com) kurucu ortağı. (Medical Doctor, writer)