Pîrî Reis

Tarih ve Edebiyat
5 min readJun 12, 2015

Muhyiddin Pîrî, yâni Pîri Reis, 1465'li yılların sonuna doğru Gelibolu’da doğdu. Doğduğu bölgenin ahâlisi denizle iç içe yaşadıklarından çoğu denizci olmaktaydı. Pîrî Reis’in memleketi olan Gelibolu’da doğanları, meşhur Osmanlı Şeyhülislâmı ve târihçisi İbn Kemal şöyle anlatır:

“Gelibolu’da doğan çocuklar timsah gibi su içinde büyürler. Beşikleri ecel tekneleridir. Sabah ve akşam gemilerin sesleri ile uyurlar.”

Nasıl denizci oldu?

Pîrî Reis’in amcası, II. Bâyezid devrinin en ünlü kaptanlarından Kemal Reis idi. Çocukluk yıllarından sonra Pîrî, kendisini amcasının gemisinde buluverdi. 1487'de amcası ile birlikte İspanya’daki Müslümanlar’ın yardımına gitti. 1491–1493 arasında Sicilya, Sardunya, Korsika adalarına ve Güney Fransa kıyılarına yapılan akınlara katıldı. Yaklaşık otuz yıl amcası Kemal Reis ile birlikte Akdeniz’de hem korsanlık faâliyetlerine, hem de Osmanlı İmparatorluğu hizmetindeki deniz seferlerine katıldı. Bu yıllardaki yaşantısını Kitâb-ı Bahriye isimli eserinde şöyle zikreder:

Akdeniz’de seyrederdik o zaman,
Kâfirlere vermezdik aman.

Osmanlı hizmetine ne zaman girdi?

Amcasını, Osmanlı hükümdârı II. Bâyezid’in dâvet etmesi üzerine, Pîrî Reis de onunla beraber Osmanlı donanmasında çalışmaya başladı. 1502'de Osmanlı-Venedik savaşında bir geminin kaptanı olarak görev yaptı. Amcasının 1511'de ölümü üzerine Pîrî Reis bir süre Hızır Reis’in yani Barbaros’un yanında çalıştı ve daha sonra Gelibolu’ya çekilerek ilk eseri olan dünya haritasını hazırlamaya başladı.

Haritalarını ve Kitâb-ı Bahriye’yi ne zaman hazırladı?

Denizciler için bir rehber olarak hazırlamaya başladığı Kitâb-ı Bahriye isimli eseri için tuttuğu notları düzenledi. Yavuz, Mısır seferine çıktığında Osmanlı donanmasına çağrıldı. Osmanlı donanması İskenderiye’yi ele geçirdikten sonra Piri Reis, ayrı bir filo ile Nil’den Kahire’ye gitti. Bu yolculuğu sırasında bu bölgelerin haritalarını yaptı. Hazırladığı haritasını 1517'de Mısır’da Yavuz’a sundu.

Kanunî döneminde Rodos’un fethine, ardında da Veziriazam İbrahim Paşa’nın Mısır yolculuğuna katıldı. Bu yolculukta vezirizamanın dikkatini çekti. Onun hazırladığı kitabın kıymetini anlayan İbrahim Paşa notlarını temize çekerek kitap hâline getirmesini istemişti. Pîrî Reis, veziriazamın bu isteğini kısa sürede yerine getirdi ve Kitâb-ı Bahriye 1526'da Kanunî’ye takdîm edildi. Eserinin padişah tarafından beğenilmesi üzerine, Pîrî Reis yeni bilgiler ilâve ederek hazırladığı ikinci dünya haritasını 1528'de Kanunî Sultan Süleyman’a sundu.

Pîrî Reis, Hint Seferi’nde neler yaptı?

16. yüzyılın başlarında Hindistan ticâret yollarını Portekizliler’in ele geçirmesi Osmanlı çıkarlarını tehdit ediyordu. Osmanlı donanması arka arkaya Hindistan seferler düzenlemeye başladı. Pîrî Reis, 1547'de Hind Kaptanıderyalığı’na getirildi. 26 Şubat 1548'de Portekizlilerden Aden’i geri aldı. 1551'de Süveyş Limanı’ndan 30 kadırgalık bir donanma ile hareket ederek Portekizlilere doğru sefere çıktı. 1552'de önemli bir Portekiz üssü olan Maskat’ı ve ardından Kişm Adası’nı alarak Hürmüz Kalesi’ni kuşattı. Portekizliler’in aşırı direnç göstermesi sonucu Hürmüz’ü alamadı. Peçuylu Tarihi’nde bu konuda ilginç bilgiler vardır. Pîrî Reis’in Portekizlilerden hediye ve haraç aldığı için kuşatmayı kaldırdığı iddiâ edilir.

Bu iddiânın, Metin Soylu tarafından, Hürmüz kalesi kumandanı Alvaro de Noronha’nın kral III. João’ya yazdığı 31 Ekim 1552 tarihli mektubun Portekiz arşivlerinden çıkarılarak okunması ile çürütüldüğü söylenir. Mektupta Hürmüz Kalesi kumandanı, kalenin duvarlarının sıkıştırılmış topraktan yapılması sebebiyle taş güllelerin duvarlara gömülerek çarpma tesiri meydana getiremediğini, bilakis surları sağlamlaştırdığını, Türklerin surlarda gedikler açmada başarılı olamadıkları için kuşatmayı kaldırdıklarını yazmıştır.

Eğer mektupta yazılanlar doğru ise 500 yıllık bir rüşvet iddiâsı asılsız çıkmış olacak.

Hürmüz’ü alamayan Osmanlı donanması Basra’ya geldi. Bu sırada Portekiz donanmasın Basra’ya gelmekte olduğu haberinin gelmesi üzerine Pîrî Reis, Körfez’de dolaşan gemilerini toplama imkânı bulamadığı için üç kadırga ile düşman gemileri gelmeden denize açıldı. Ancak bir gemisinin Bahreyn adaları yakınında batması nedeniyle iki gemiyle Mısır’a varabildi. Basra’da bulunan amiralsiz, kendi kaderine terk edilmişti.

Pîrî Reis, niçin idâm edildi?

Bu sefer sırasında kendisinden yardımını esirgeyen Basra Vâlisi Kubâd Paşa’nın da girişimleriyle Pîrî Reis’in aleyhine olumsuz bir hava yaratıldı. Mısır Vâlisi’nin Divân-ı Hümâyûn’a yazdığı onu kötüleyen mektubu üzerine, İstanbul’dan Pîrî Reis’in idâm edilmesi emri geldi. Bu büyük Türk denizcisi ve âlimi 1552'de Mısır’da idâm edildi.

Pîrî Reis, haritalarını nasıl hazırladı?

Pîrî Reis’in adının hemen hemen herkes tarafından bilinmesini sağlayan eserleri, çizdiği iki dünya haritasıdır. Bunlardan birincisi 1513'de yapıldı ve 1517'de Mısır’da, Yavuz’a sunuldu. Pîrî Reis’in haritası, ilk dünya haritası değildir. Bundan önce birçok haritacı tarafından eski dünyanın tarafından haritalar yapılmıştı ve Osmanlılar, İslâm coğrafyacıları vâsıtasıyla bunlardan haberdardı. Amerika’yı da gösteren bir dünya haritası ise ilk defa 1498'de Kolomb tarafından çizilmişti. Ancak bu harita daha sonra kaybolduğu için nasıl bir şey olduğunu bilemiyoruz. Pîrî Reis, Amerika kıyılarına giderek haritasını çizmemiş, daha önce yapılmış haritaları kullanarak yeni bir dünya haritası meydana getirmişti. Onun bu eseri haritacılık tekniği açısından önemlidir. Değişik ölçeklerdeki haritaları kullanarak birbirlerinin eksik yönlerini tamamlamıştı.

Pîrî Reis’in haritalarının özelliği nedir?

Pîrî Reis, Kolomb’un bugün elimizde bulunmayan haritasıyla, İskendiriye Kütüphanesi’nden çıkma bir haritayı kullandığı için haritasının önemi artmaktadır. Ancak Pîrî Reis’in Yavuz’a sunduğu dünya haritası eksiktir. Elimizde kısım İspanya’yı, Afrika’nın batı kıyılarını, Atlas Okyanusu’nu, Güney ve Orta Amerika ile Antil adalarını içermektedir. Kayıp kısmın âkıbeti bilinmemektedir.

9 renkte boya ile renklendirilerek, deri üzerine çizilen bu harita 86 cm boyunda, üst kısmı 61 cm, alt kısmı ise 41 cm genişliğindedir. Haritada rüzgâr gülleri ve çeşitli yön çizgileri bulunmaktadır. Harita üzerinde yapılan incelemeler, elimizde bulunan kısmın tam bir dünya haritasının bir parçası olduğunu ortaya çıkarmıştır. Haritanın üzerinde zikredilen yerlerin özellikleri ve kimler tarafından keşfedildiği yazılıdır. Ayrıca harita üzerinde hayâli insan ve hayvan resimleri bulunmaktadır.

Kitâb-ı Bahriye’nin muhtevâsı nedir?

Kitâb-ı Bahriye’nin şiir şeklinde yazılan ve denizcilikle ilgili tüm bilgilerin toplandığı başlangıç bölümünde, genel açıklamalardan sonra Ege ve Akdeniz tanıtılır. Denizle ilgili gözlem ve tecrübelerin önemi vurgulanır. Fırtına, rüzgâr çeşitleri, pusula ve haritanın tanımından sonra, dünyayı kaplayan denizler ve karaların oranı belirtilir. Portekizliler’in denizcilikteki ilerlemeleri ve keşifleri, Çin Denizi, Hint Okyanusu, Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki rüzgârlar, Basra Körfezi ile Atlas Okyanusu ayrıntılı biçimde anlatılır.

Pîrî Reis’in Kitâb-ı Bahriye isimli eserinde Amerika’nın keşfi ile ilgili çok ilginç bir bilgi vardır. Burada, Antil adalarının denizciler tarafından 1465'te keşfedildiğini yazmaktadır. Bu bilgi Kolomb’tan önce Amerika yakınlarındaki adalara giden denizcilerin varlığına işârettir.

--

--

Tarih ve Edebiyat

Yaşam ile kitapları harmanlayan iki iyi kafa ikilemesi.