Karadonlu Çeşmeleri

Kütahya Çeşmeleri
6 min readJan 23, 2024

Bu sayfadaki yazılar, eski ve yeni fotoğraflar ve diğer detaylar İsmail Germiyanoğlu, Abdullah Reha Nazlı, Adil Bayram Uçar’ın emekleriyle 2024 yılında derlenmiştir.

Pirler Mahallesi Karadonlu Sokak’ta Karadonlu Mescidi yanında bulunmakta olan iki çeşme “Karadonlu Çeşmesi”, “Karadonlu Mescidi Çeşmesi” ismiyle anılmaktadır. Ancak yanyana iki çeşme olduğu için ve sokakta başka iki çeşme daha bulunduğu için dördü birbirine karıştırılmaktadır. “Ahteri Çeşmesi” ve “Pirler Çeşmesi” de bazen “Karadonlu Çeşmesi” olarak anılabilir.

“Çeşmenin üzerinde yapanı, yaptıranı ve kitabesi ile ilgili bilgiler mevcut olmadığı için kesin bir tarih vermek mümkün değildir. Yapılan incelemeler ve dönem özelliklerine bakıldığında 18. yüzyılın başında yapıldığı anlaşılmaktadır.” -Yasemin Verim, 2019

“Yapı Karadonlu mescidine bitişik iki çeşmeden yuvarlak kemere sahip olan Osmanlı Dönemi çeşmesi olup bağımlı çeşmeler grubundadır. Mevcut bakiyesinden alınan ölçülere göre çeşmenin yüksekliği 1.78 m, genişliği ise 2.70 m’dir. Kademeli iki yuvarlak kemere sahip olan çeşme iki yanda birer kaideye oturmaktadır. Çeşmenin geniş kemeri, sol taraftan muhtemelen Roma Dönemi’ne ait bir kaide (heykel kaidesi olabilir) ve sağ taraftan da çokgen formlu bir sütun kaidesi üzerinden yükselmektedir. Sağ taraftaki sütun kaidesinin sol taraftakine göre daha alçak olmasından dolayı yuvarlak kemerle bu kaide arasına, kot farkını ortadan kaldırmak için bir mimari plastik parça eklenmiştir. Zamanla yolun yükselmesi ve kot farkından dolayı yapı sokak seviyesinden alçakta kalmıştır. Ayna taşı, yanlarında bulunan karşılıklı iki oturma sekisi ve dikdörtgen çanaklı kurnası çeşmeyi oluşturan mimari öğelerdir. Günümüzde yapılan çeşitli onarımlar neticesinde büyük ölçüde orijinalliğini kaybetmiş olsa da sağlamlığı açısından oldukça önemlidir. Germiyan Sokak’ta yapılan restorasyon neticesinde çeşmenin de onarım gördüğü anlaşılmaktadır.” -Yasemin Verim, 2019

Ahmet Yakupoğlu

“2017–2018 yılları arasında üst üste yapılan arazi çalışmalarında çeşmenin daha önceleri halkın kullanımı için akar durumda olduğu görülürken son araştırmalarda çeşmenin suyunun akmadığı görülmektedir. Yuvarlak kemerin üzerine oturduğu payelerin, kemerin iç bükey yüzeyinin ve kurnasının düzgün kesme taştan yapıldığı mevcut kaynaklarda yer alan resimlerden anlaşılmaktadır, ancak yapılan onarımlarda çeşmenin mevcut durumunun betonarme taş sırasından oluştuğu görülmektedir. Yapılan bu onarım neticesinde çeşme orijinal halinden bir hayli uzaklaşmıştır.” -Yasemin Verim, 2019

Adil Bayram Uçar, 2024

“Çeşmenin inşasında yapı malzemesi olarak düzgün kesme taş ve moloz taş malzeme kullanılmıştır. Çeşmenin duvar tekniği ise mevcut durumundan dolayı seçilememektedir. Çeşmenin yapı malzemelerinin yanında duvar örgüsünde muhtelif yerlerde devşirme malzeme kullanılmıştır. Geniş yuvarlak kemerin oturduğu alanın sağ ve sol tarafında muhtemelen Roma Dönemi yapılarına ait heykel ve sütun kaidesi kullanılmıştır. Ayrıca duvar örgüsünde kullanılan düzgün kesme taşlar da muhtemelen başka yapılara ait olmalıdır. Çeşme lülesi de düzgün kesme taştan yapılmış bir bloktan çıkmaktadır. Bu bloğun da devşirme malzeme olduğu düşünülse bile bir yüzünün duvar içine gömülmesinden dolayı işlevi ve formu hakkında bilgi verilememektedir. Bu çeşme ile sağ tarafında yer alan çeşme arasında kalan duvar örgüsünün alt seviyesinde, yine Roma Dönemi’ne tarihlenebilecek, üst tarafında geniş içbükey ve alt seviyesinde ince içbükey birer silmenin görüldüğü bir mimari plastik parça yer almaktadır.” -Yasemin Verim, 2019

Adil Bayram Uçar, 2024

“Türbesi’nin karşısındadır. Hangi tarihte ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte XVI. yy. sonu kayıtlarında 7800 akça gelirle kaydedilen Pirler Mahallesi Mescidi’nin bu yapının yerinde olduğu tahmin edilmektedir.” Pirler Mahallesi Mescidi’nin zaman içinde yıkılması veya tamir ve onarımlarla bugünkü Karadonlu Mescidi adını alarak günümüze kadar ulaştığı düşünülmektedir. Kütahya’daki pek çok mescit zaman içinde minare eklenerek ya da genişletilerek camiye dönüştürüldüğü halde Karadonlu, mescit özelliğini koruyan sayılı yapılardandır. Bu da ona ayrı bir özellik katmaktadır. Yarı ahşap yarı betonarme bir yapıdır. Şükrü Şeker Konağı’na bakan iki kanatlı ahşap kapıdan mescide girilir. Hemen giriş sağ tarafta olup dokuz on basamak ahşap merdivenle kadınlar mahfiline çıkılır. Kadınlar mahfilinin kuzeydoğu köşesinde eskiden ahşap olup şu anda betonarme olan ezan okuma yeri mevcuttur. Tek kişilik küçük bir çıkıntı şeklinde yapılmıştır. Mescidin tavan bölümü, taban bölümü, kadınlar mahfili, minberi orijinalliğini korumaktadır. Yakın zamanda tümüyle tamir ve onarımı yapılmış, bakımlı bir mescittir. Mescit ibadete açık ve halen kullanılmaktadır. Cemaati kalabalık bir mescittir.” -Ayşe Doğan Elarslan, 2022.

Yasemin Verim

Karadonlu Mescidi Çeşmesi I

“Pirler Mahallesi, Karadonlu Sokakta, Karadonlu Mescidi’nin türbeye bakan yan duvarındadır. Mermer üzerinde kabartmalar ve iki yan tarafında süslü bezemeler olan, alınlık bölümü de yine üçgen ve kabartmalar ve süsler olan, bakınca tarihi özelliği olduğu hemen anlaşılan küçük bir çeşmedir. Yapılan araştırmalarda çeşmenin “Roma dönemine tarihlenen bir mezar steli (mezar taşı) olduğu Dokimeion mermerinden yapıldığı, mermerin ön yüzüne bir delik açılarak bakırdan yapılmış lüle yerleştirilerek çeşme haline dönüştürüldüğü”11 bilgisi bulunmaktadır. Bakır lülesinden mermer kurmasına devamlı akan suyuyla Pirler Mahallesine güzellik katmakta, halen suyu akıyor olup kullanılmaktadır. Yakın zamana kadar çeşmenin devamında bir dikdörtgen havuz ve sebilleri bulunmaktaydı. Fakat mescidin tamir ve onarımı sırasında küçük lülelerinden devamlı akan suları olduğu halde sebiller kaldırılmış, havuz yıkılmıştır. Şu anda mevcut değildir.” -Ayşe Doğan Elarslan, 2022.

Karadonlu Mescidi Çeşmesi II

“Karadonlu Sokakta mescidin çapraz kıble yönünde bir çeşme daha bulunmaktadır. Hangi tarihte ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte “çeşmenin yapım özelliklerinin araştırılması sonucunda 18. yüzyılın başında yapıldığının anlaşıldığı” bilgisi mevcuttur. Yan tarafında bulunan çeşmenin aksine çeşme havuzunun yere yakın olması Dombay Sokağına olan yakınlığı da ele alındığında bu çeşmenin o zamanın koşullarında hayvanların da rahatça su içmeleri için rakımın bu kadar alçak tutulduğunu düşündürüyor. Çünkü kırk yıl önce de havuzu yere çok yakın bir çeşme idi. Kütahya’daki çeşmelerin çoğu çeşme yanında sakahaneler olarak da ayrıca anılır. Kemerin altındaki mermer kaidelerin Roma döneminden kalma olması, çeşmenin 18. yüzyılın başlarında yapılmış olması çeşmeye tarihi özellik kazandırmıştır. Çeşmenin kemeri ve lülenin üst kısmı kesme taşlardan yapılmıştır. Lülenin üstünde bir niş bulunmaktadır. Oldukça sağlam bir yapı olarak görünmektedir. Yenilerde duvarında bulunduğu tarihi ahşap bina restore edilirken çeşme de korunmuş, onarımı yapılmıştır. Daha önceleri bakır kurnasından devamlı akan suyu varken şimdi tarihi dokusuna hiç uymayan bir musluk takılmıştır. Halen akmakta ve kullanılmaktadır.” -Ayşe Doğan Elarslan, 2022.

Karadonlu Mescidi’nin doğu duvarına bitişik gür suyu olan sebiller ve kıble hizasındaki çeşme, halkın hem abdest ve temizlik hizmetlerinde hem de içme suyu olarak kullanabilmesinin yanı sıra temiz ve bol suyu ile insana ferahlık veren bir görünüştedir. Burada Karadonlu Tekkesi’nde cuma günleri hatim eden ve yasin okuyan hanım ziyaretçiler, hem Ahteri Hazretleri’nin ve Karadonlu Sultan’ın kabrini ziyaret eder hem de bu sudan içerek ve temaşa ederek ruhlarını temizlerler. Bu çeşme ile sebillerin, özelliği ve güzelliği bozulmadan onarılması lazımdır. -Mustafa Kalyon, 2010.

Kitabesi: Çeşmenin inşa veya tamirine ait herhangi bir kitabe bulunmamaktadır. -Ali Tekin, 2021.

Malzeme ve Teknik: Yapımında taş, mermer, tuğla, devşirme malzeme, harç ve yer yer ahşap hatıl kullanılmıştır. Küfeki taşının örgü malzemesi olarak kullanıldığı çeşmede, ayaklar devşirme mermer malzemeyle, ayna taşı ise mermer malzemeden yapılmıştır. Dinlenme sekileri ve yalak betonarme harç malzemedendir. Çeşmenin üst kısmında ve kuzeybatı cephesinde görülen moloz taş, tuğla ve ahşap hatılın onarım neticesinde konulduğu anlaşılmaktadır. -Ali Tekin, 2021.

Mimari: Kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda konut duvarına bağımlı ve tek cepheli olarak inşa edilen çeşmenin yüksekliği 2.38 m, genişliği 2.60 m olup, yatay dikdörtgen bir kütle arz etmektedir. Kuzeybatı cephe itibariyle cami duvarıyla bitişik olan çeşme, güneydoğu cephede 0.17 m derinliğe sahiptir. Önünde kısmen yol kodu altında kalmış yalak ve dinlenme sekileri vardır. Çeşme nişini örten yarım daire kemer, postament (sütun altlığı) ve sütun kaidesi üzerine oturmaktadır. Ayna taşı üzerindeki delikte, tek musluk görülmektedir. Ayna taşının hemen üzerinde 0.26x0.28 m ölçülerinde, dikdörtgen formlu bir tas nişi yer almaktadır. Çeşmenin üzeri düz bir şekilde sonlanmaktadır. Çeşmenin kuzeybatısında, doğu-batı doğrultusunda, 0.57 m genişliğinde, 1.24 m yüksekliğinde devşirme malzemeden yapılmış bir çeşme daha vardır. Bu çeşmenin de yapım tarihi bilinmemektedir. -Ali Tekin, 2021.

Süsleme: Çeşmenin taşıyıcı ayaklarında kullanılan sütun kaidesi ve postament (sütun altlığı) gibi devşirme malzemeler cepheyi hareketlendiren unsurlardandır. -Ali Tekin, 2021.

Tarihlendirme: İnşa kitabesi bulunmayan çeşme hakkında vakfiye kaydı da yoktur. Dolayısıyla ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Bağlı bulunduğu konut, XIX-XX. yüzyıl mimarisini yansıtmaktadır. Çeşmeyi de mimari ve teknik açıdan en erken XIX. yüzyıla tarihlendirebiliriz. Devşirme çeşme de Kütahya’daki aynı tip çeşmeler gibi XIX. yüzyılda yapılmış olmalıdır. -Ali Tekin, 2021.

Mevcut Durum: Kültür ve Turizm Bakanlığı Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu tarafından 17.07.1987 tarih ve 3552 sayılı kararla tescillenen çeşme, günümüzde sağlamdır ama kullanılmamaktadır. -Ali Tekin, 2021.

-Ali Tekin, 2021.
-Ali Tekin, 2021.
-Mustafa Kalyon, 2010.

--

--

Kütahya Çeşmeleri

2024 yılında Abdullah Reha Nazlı, İsmail Germiyanoğlu, Adil Bayram Uçar ve Ensar Bekir Nazlı tarafından gerçekleştirilmiş bir projedir.