LGBTİ+’ların İş Hayatı: Güvencesizlikler ve Mücadele Alanları

Lara Ozlen
5 min readApr 19, 2020

--

Giriş Yazısı

Illustration: Marish

Belki bilenler duyanlar vardır, Newslab Turkey Akademi çerçevesinde bir gazetecilik atölyesi programına başladım. Bundan önce 5Harfliler, Taz Gazete gibi mecralara yazı ve içerik yazmışlığım, röportaj yapmışlığım vardı. 2 ay boyunca hafta sonları derslere girip gazetecilik neymiş, yeni nesil yollarla nasıl yapılırmış onu öğrenmeye çalıştım. Newslab’de atölyelerin neredeyse sonuna gelmiştik ki koronavirüs salgını konusu Türkiye’de de ciddiye alınmaya başlandı.

Newslab için önerdiğim, odaklanmak istediğim konu LGBTİ+ların iş hayatındaki deneyimleri üzerine olacak. Bu sürecin sonunda kapsamlı, doğrudan öznelere odaklanan ve derinlemesine görüşmeler içeren bir haber dosyası hazırlamayı umuyorum. Başlarken genel anlamda iş hayatı ve güvencesiz çalışma koşullarına odaklanacağını düşündüğüm bu dosya, koronavirüs salgınıyla beraber çok daha katmanlı bir hal aldı. Zira pek çok insanın mart ayı başında sahip olduğu işleriyle ilişikleri çeşitli sebeplerle ve yöntemlerle kesilmiş durumda. Güvencesiz işlerden kastım; bazen bir sözleşmesi ya da iş tanımı bile tam olarak belirli olmayan, sigortasız, dönemlik çalışma koşulları olacak. Hizmet sektörü en net örnek verebileceğim güvencesiz koşullardan biri. Özellikle iş hayatına odaklanmak isteme sebebimin hem kişisel hem de politik nedenleri var. Bu mini giriş ve tanıtım yazısında aslında bu atölye ve proje sürecine nasıl başladığımı ve nereye varmak istediğimi açmaya çalışacağım.

Bir kuple kişisel arka plan

Aylar önce bu proje geliştirme programına katılırken işsizdim. Hem eskiden sinema okurken gözümün ve aklımın kaldığı gazetecilikle ilgili daha çok şey öğrenmek hem de kendimi “işe yarar hissetmek” istedim. Neredeyse 1,5 yıldır tam zamanlı ve güvenceli bir işe sahip olmadığımı fark etmem de bu zamanlara tekabül ediyordu. Pek çok arkadaşım gibi dönemsel, sözleşmeli, geleceği belirsiz ve güvencesiz işlerde çalıştım uzun dönemler. Akla gelen pek çok sektörde bir miktar çalışmışlığım var: sergi görevlisi olmak, garsonluk, barmaidlik, günlük video/fotoğraf tanıtım işleri, aylarca süren setler, video kurgusu, sanatçı asistanlığı, sivil toplum, atölyecilik, bir kuple akademi, çeviri, freelance gazetecilik… Uzun bir süre sistemde bozukluk aradım: iş görüşmeleri iğrençti, zaten kim isterdi ki sürekli özgeçmişini düzenlemek; İstanbul kazan, sen kepçe türlü semtlerde iş görüşmelerine gitmek ve hüsranla dönmek? LGBTİ+’lar için çok fazla değişken vardı iş hayatında, kimliğinle ilgili açık olmak ya da olmamak; cıvık ya da ketum olmak; iş görüşmesinde doğru şeyi giyebilmek; kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz diye soranlara pür ciddiyet cevap verebilmek… Bunlar hep kazanılan maharetlerden olsa gerekti. Zaman geçtikçe “sisteme” olan hıncım ve inançsızlığım kendime geri yöneldi. Belki de “bozuk” olan bendim. Sonra etrafıma bakarken aslında benim gibi ne kadar çok insanın olduğunu fark ettim. Yakın ve uzak arkadaşlarım, tanıdığım, bir yerlerde karşılaştığım insanlar, partide selamlaştığım barmen ya da DJ arkadaşlar, yıllar önce setlerde çalışırken yoldaşlık ettiğim insanlar… Hepimiz belirsiz geleceklerle, çoğunlukla sözleşmesiz, kısa süreli, “her an her şey olabilir” işlerde çalışmıştık ya da çalışıyorduk. Güvencesizliğin binbir tonundaki işlerde bir ondan bir bundan parça koparmaya çalışarak hayatta kalıyorduk: barda çalışanlar DJ’lik de deniyordu, baristalık yaparken kendini bir anda galeride sergi görevlisi olarak bulabiliyordun, biraz evden çalışmak istediğinde İngilizcen varsa altyazı da çeviriyordun prospektüs de.

Şener Yılmaz Aslan, 25 Haziran 2017 Onur Yürüyüşü

İşsizlik ve pandeminin kesişimi

Üzerinde kafa yormaya devam ettikçe bu meselenin tesadüfi olmadığına olan inancım arttı. Benim gibi pek çok insanın da iş yerinde açık kimliğiyle var olmak, mobbing ve gelebilecek ayrımcı saldırılarla mücadele etmek gibi konularda benzer sorunlar yaşadığını biliyorum. Ekonomik kriz, işsizlik ve yükselen enflasyon da önemli etkenlerdendi tabii. “Bir yolu bulunur,” diye düşünüyorduk. Ama koronavirüs gündemi her şeyi, filizlenmekte olan ve tutunulabilecek bazı iş ihtimalleri de dahil olmak üzere, yıktı geçti. Şimdi herkes gibi LGBTİ+’lar da evde: kimisi evden çalışmaya çalışıyor, kimisi geleceğin belirsiz olduğu bir ücretli ya da ücretsiz izin halinde. LGBTİ+’ların dayanışma, sosyalleşme ve ekonomik kaynağını oluşturan gece hayatı ve partiler belirsiz bir geleceğe doğru iptal edilir ya da ertelenirken Queerwaves ve Dudakların Cengi online partiler ve dayanışma ikilisini hayatımıza soktu bile. Evde kalamayanlar, çalışmaya devam etmek zorunda olanlar da var tabii bu komünitenin içinde. Çok yazılan bir başka ikilemse LGBTİ+’ların kendilerini kabullenmekte zorlanan, sürtüşmeler yaşadıkları aileleriyle birlikte evde kalmak zorunda olmaları. Dolayısıyla koronavirüs gündemi beni iş hayatını konuşurken, süregiden durumla ilgili bir şeyler konuşmaya da itti diyebiliriz. Röportajların çevrimiçi yapıldığı, tüm muhabbetin ekranlardan aktığı bu dönemde zaten başka türlüsü olabilir miydi? Büyüyen işsizlikte, ücretli veya ücretsiz izin alan, zorlanan, görmezden gelinen, emeği sömürülen gruplar oluyor malum: göçmenler, LGBTİ+’lar, yoksullar ve kadınlar, evden çalışabilen orta sınıf insanlardan çok daha fazla etkileniyor koronavirüs karantinasından.

Tüm bu kariyer ve iş hayatı odaklı meselelerin, yükselen ekonomik krizle de doğrudan ilişkisi olduğunun farkındayım. Ama bunun dışında da LGBTİ+ bireylerin, eğitimlerine muhtelif sebeplerle istedikleri gibi devam edemedikleri ve hizmet, eğlence, sivil toplum gibi belli sektörlerin dışına zor çıkabildikleri için türlü alanlarda ayrımcılıklara maruz kaldığı, daha güvencesiz ve belirsiz konumlarda çalıştığını da düşünüyorum. LGBTİ+ bireylerin istihdam süreçleri ve oranlarıyla ilgili, özellikle 2016 darbe girişimi sonrası pek çok şey yazıldı; öncesinde SPoD, Kaos GL gibi pek çok sivil toplum kuruluşu tarafından yıllık raporlar hazırlandı. Kaos GL’nin 2019 raporunda LGBTİ+ bireylerin ayrımcılıkla mücadelede ulusal mevzuatta ayrımcılık yasağı bekliyor, toplumsal farkındalık kampanyaları talep ediyor, ayrımcılık durumlarında resmi şikayet yollarını kullanabilmek ve nefret söylemine maruz kalmamak istiyor (Kaos GL, 2019, Türkiye’de Kamu ve Özel Sektörde LGBTİ’lerin Durumu raporu).

LGBTİ+ bireylerin iş yaşamındaki güvencesiz konumları, ekonomiye etkileri ve ayrımcılıkla mücadele yöntemleri üzerine bu anlamda yıllar içinde pek çok şey yazılmış durumda. Dolayısıyla çalışma hayatı alanında LGBTİ+ bireylerin yaşayageldiği emek sömürüsü, güvencesiz çalışma gibi konuları daha görünür hale getirirken, LGBTİ+ bireylerin kendi aralarında, bu güvencesizlikleri herkes için tekrar tekrar üreten iş mekanizmasıyla nasıl mücadele ettiklerini de araştırmak istiyorum. Şimdiye kadar görüştüğüm pek çok insan için “lubunya olmak,” “komüniteden olmak” “açık kimlikli olmak” bazı kolaylıklar içeren, bazı iş alanlarını açan bir etken olagelmiş. Dolayısıyla bu süreçte görüştüğüm insanların bireysel hikayelerinin LGBTİ+ komüniteyi de güçlendirmesini arzu ediyorum.

Şener Yılmaz Aslan, 25 Haziran 2017 Onur Yürüyüşü

İçinde olduğumuz bu garip salgın ve karantina dönemi çelişkiler ve delilikleri içinde barındırıyor. Bireysel olarak kendi sağlığımızı ve iyiliğimizi düşünme halinin ne kadar ötesine geçebileceğimiz hâlâ belirsiz. Kişisel olarak, iletişim kurabilmeye ve dayanışmaya olan umudumu korumaya devam ediyorum. Çünkü başka türlüsü nasıl olur bilemiyorum.

Sonuç olarak her hafta yayınlanacak bir hikayeyi, bir girişve bir de sonuç yazısını içerecek bu dosya boyunca LGBTİ+ bireylerle derinlemesine görüşmeler yapıp iş hayatında neler yaşadıklarını, katlanarak artan güvencesiz konumlarını, psikolojik ve ekonomik zorluklarla nasıl mücadele ettiklerini anlatmaya, yazmaya çalışacağım. Bu görüşmelerin, sürecin bir parçası olmak isterseniz bana profilimdeki hesaplardan ya da lara.ozlen91@gmail.com adresine yazarak ulaşabilirsiniz.

Kaos GL ve Spod’un yıllar içine çıkardığı LGBTI+ bireyler ve iş hayatı konulu raporları:

Kaos GL’nin 2020 yılı için başlattığı iş hayatında LGBTİ+’lar konulu anket için:

https://tr.surveymonkey.com/r/ISTIHDAMDALGBTI2020

Özel Sektör ve Kamu Çalışanı LGBTİ+ların Durumu Raporları: http://www.kaosgldernegi.org/yayindetay.php?id=274

http://www.kaosgldernegi.org/yayindetay.php?id=275

SPOD’un Türkiye’de LGBTİ Bireyleri Sosyal ve Ekonomik Sorunları Araştırması 2014

http://www.spod.org.tr/TR/Detay/59/3/turkiyede-lgbti-bireyleri-sosyal-ve-ekonomik-sorunlari-arastirmasi-2014

--

--