21. Yüzyıl Yetkinlikleri Programının Ardından
Geçtiğimiz yılın katıldığım en anlamlı programı şüphesiz MZV 21. YYY programıydı. Bu programı finanse eden Mehmet Zorlu Vakfı’na ve Erhan Erkut’a sonsuz teşekkürler. Bu programın bana kattıklarını yazımda anlatmaya çalıştım.
Üniversite sınavına hazırlandığım sene açık ara farkla hayatımın en bunaltıcı senesiydi. Üniversitede nispeten daha iyi bir eğitim alabilmek adına bir sene boyunca yapmaktan hiç hoşlanmadığım bir dolu şeyi yapmaya mecbur bırakılmış ve ileride o kadar da yararını görmeyeceğime inandığım birçoğu gereksiz müfredatı ezberlemek zorunda kalmıştım.
Sınav sonuçları açıklanmış ve üniversite tercih dönemi gelmişti. O dönemde bir arkadaşım üniversite tercihleri hakkında adayları bilinçlendirmek için konuşma yapan birinin Youtube canlı yayının bağlantısını paylaşmıştı. Yaşına göre oldukça enerjik biri adaylara, üniversite tercihi yaparken neleri dikkate almaları gerektiği hakkında tutkulu bir konuşma yapıyordu. Üstelik bunu yaparken hepimizin bildiği statükocu eğitimci diliyle öğrencileri suçlamıyor; üniversiteleri, eğitimcileri, idarecileri ve düzeni de eleştiriyor ve öğrencilerin ileride mağduriyet yaşamaması için kendi bilgi ve birikimini tüm samimiyetiyle ortaya koyuyordu. İşte sonraları vizyon elçiliğini yapacağım Erhan Erkut ile böyle tanıştım.
Eğitim ve okula dair itirazım okula başladığımda yani 7 yaşında başlamıştı. Henüz hava bile aydınlanmamışken o saatte okula gitmek istemediğim için ağladığımı biliyorum. Sonraki yıllarda da okulu ve günümüzün yaygın eğitim anlayışını hiç sevemedim. Okul hayatım boyunca başarılı ama asi bir öğrenci oldum. En basit mantıkî sorgulamalar bile hoş karşılanmadığı için üst dönemler ve idareciler tarafından “Devrimci” hatta “Şeytan” gibi lakaplar takıldı. Bu yüzden eğitime dair bu haklı itirazımda yalnız olmadığımı ve değişim için samimi çaba gösteren eğitimcilerin de var olduğunu bilmek benim için ayrı bir yere sahipti ve beni çok heyecanlandırmıştı.
21. Yüzyıl Yetkinlikleri Programından MZV Gençlik Zirvesinde haberim oldu ve bu eğitim programına katılabilmeyi kendime hedef olarak koydum. Bu program, normalde MZV bursiyerleri için planlanan bir programdı fakat sınırlı sayıda da olsa dışarıdan katılıma açıktı. Bursiyer olmadığım halde programa katılmak istediğimi e-posta ile ilettim ve programa kabul edildim. Programın genel amacı 21. yüzyılın bizden beklediği fakat okulun bize vermekte yetersiz kaldığı konularda bir farkındalık sağlamaktı. Bu kapsamda kariyer planlama, etkili sunum teknikleri, takım çalışması, bilgi okuryazarlığı, excel ile modelleme ve girişimcilik gibi konuların ele alındığı eğitimler alanında uzman kişilerin sunumlarıyla Mef Üniversitesinde hafta sonları gerçekleştiriliyordu. Katılımcıların yemek ve ulaşım ihtiyaçlarının karşılanması, eğitimin interaktif gerçekleştirilmesi ve program akışının temposu gibi detayların düşünülmüş olması da öğrenme için ideal bir ortam sağlıyordu. Birçok insanın emeğiyle hazırlanan bu eğitimlerden maksimum fayda sağlayabilmek için eğitimler Youtube’dan canlı yayınlanıyor ve daha sonra MZV bursiyer platformunda erişime açılıyordu.
Eğitimler çok titizlikle hazırlanmıştı ve her öğrencinin bilmesi gereken hayatî konulara değiniyordu, benim için de oldukça ufuk açıcı oldu. Benim bir eğitmenden beklediğim tutum bir şeyi öğretirken işin içine kendi egolarını katarak öğrenciye “Bakın ben ne kadar zor bir şey başardım. Bunu sizin başarabileceğinizi sanmıyorum.” minvalinde bariyer ören bir yaklaşımdan ziyade “Arkadaşlar bunu yapmak çok kolay. Bakın size ne kadar kolay olacağını anlatayım.” gibi cesaretlendirici bir yaklaşımla dersi anlatmasıdır. Eğitim boyunca Erhan Hocanın takip ettiği bu teşvik edici yaklaşım sizde “Evet ben de yapabilirim” düşüncesini ateşliyor.
Sınav için öğrenme ve bilmeyi severek öğrenmenin farklı şeyler olduğunu düşünüyorum. 21. Yüzyıl Yetkinlikleri programı gücünü işte tam olarak buradan alıyor. Bilginin aslında bir güç olduğunu ve hesap verme kaygısı taşımadan öğrenmenin de ne kadar keyifli olduğunu göstermesi sizi hayat boyu öğrenmek konusunda heveslendiriyor. Programın gelecekte giderek artan bir kitleye ulaşacağına ve ulaştığı kişilerin hayatlarını değiştirmeye devam edeceğine inanıyorum.
