Mobile First Yaklaşım

Resul Caner Yıldırım
5 min readOct 23, 2015

--

Mobil cihazlar hayatımıza girdiğinden beri pek çok şey değişti. Bu değişikliklerden en çok etkilenense davranışlarımız oldu. Bütün gün, neredeyse günün her vakti yanımızda olan akıllı telefonlar ve tabletler gündelik hayatımızdan en büyük yardımcılarımızdan biri.

İşlerimizi to-do uygulamalarında listeliyor, notlarımız Evernote gibi uygulamalarda tutuyor, takvimimizi telefonumuzdan yönetiyor hatta bebeğimizin ilk adımını telefonumuzun kamerasıyla çekip, paylaşıyoruz. Dolayısıyla yeni bir projeye başlarken de ilk sorulan sorulardan biri “abi mobili napıcaz?” oluyor.

Neden Mobil?

Görsel: Multidots

Mobil gerçekten de projelerin önemli bir adımı. Özellikle de Türkiyede’ki rakamları düşündüğünüzde önemini daha iyi anlıyorsunuz. BTK’nın verilerine göre 2015'in ilk çeyreğinde 35 Milyon 298 bin 635 kişi mobil cihazlardan internete girdi. Bu sayı geçen sene aynı zamanlarda 28 milyon 445 bin 663 seviyesindeydi. Yani son 1 sene içerisinde %24'lük bir artış söz konusu.

Ayrıca Aralık 2014 sonu bilgilerine göre hali hazırda 3G altyapısı ile internete bağlanan 58 milyon 329 bin abone bulunmakta. Bu durum 2014'ün Ocak ayında 49 milyon 727 bin seviyesindeydi. Internete geniş-bant bağlanan abone sayısı ise 41 milyon 216 bin dolaylarında. Kısaca özetlemek gerekirse, milletçe Mobil Interneti seviyor ve kullanıyoruz.

Nedir Mobile First?

Çoğu zaman mobile first bir tasarım yaklaşımından ziyade geliştirme (developmet) yaklaşımı olarak değerlendirilir. Fakat mobile first bir projeye başlıyorsanız ihmal etmeniz gerek son süreçlerden biri de tasarım ve kullanıcı deneyimi sürecidir.

Mobile first yaklaşım Responsive / Adaptive ya da Fluid tasarımların yaptığı gibi masaüstünden mobile doğru ilerlemek yerine mobilden masaüstüne ilerlemeyi seçer. Adından da anlaşılacağı gibi yola çıktığınız ilk adım mobildir.

Avantajları Neler?

Aslında baştan aşağı baktığınızda “Neden Mobil?” kısmının kendisi bile bir cevap niteliğinde. Diğer yandan teknik olarak da avantajları gözardı etmemek gerektiğine inanıyorum. Şimdi madde madde diğer avantajlara da bir bakalım.

Her Platformda Benzer Deneyim / Kullanıcı Bağlılığı

Kendim adıma konuşayım; eğer bir servisin web sitesinde yapabildiğim işlemi mobil web sitesine bağlandığımda yapamıyorsam çok da memnun olmuyorum. Kimse olmuyor. Bu noktada “mobile first” yaklaşımı uygulanan projeler zaten en baştan mobil odaklı çıktıkları için büyük bir avantaja sahipler.

Tüm hizmetleri mobil platformda sunabilen -hatta bazen bunu webden çok daha iyi yapabilen- siteler kullanıcılarını daha çok memnun ediyor, kulanıcı bağlılığınıza katkıda bulunuyorlar.

Performans / Hız / Depolama

Siteniz masaüstü ortamda performans rekorları kırıyor, sayfanız ilk açılışını saliseler içeriside gerçekleştiriyor da olsa kullanıcılar mobil cihazarında aynı performansı alamadıklarında bu durumdan pek memnun olmayacakladır.

Çünkü masaüstü bilgisayarınızdan görüntülediğiniz görsellerin, içeriklerin büyük çoğunluğuna mobilde ihtiyaç duymaz daha ufak boyutlu görseller ve içerikler kullanırsınız. Ayrıca, mobil internet altyapısı sıkıntılı olan ülkelerde zaten hali hazırda yavaş bir bağlantı ile siteye giriş yapan kullanıcı saniyelerce içeriğin yüklenmesini beklemez.

Bir mobil siteye sahip olmanın en büyük avantajlarından biri kullanıcıya bir şey yükletmeden işlem yaptırabilmektir. Kullanıcılar ayda yılda bir kullanacakları bir uygulama için mobil cihazlarındaki o değerli 100mb yeri ayırmakta tereddüt edecek, gerekliliği hakkında bir kaç kere düşünecek ya da uygulamanızı indirip kullandıktan sonra kaldıracaklardır. Dolayısıyla kullanıcıların gündelik hayatında sürekli kullandıkları bir servisiniz yoksa mobil web siteleri sizin için çok avantajlı olacaktır.

Geliştirme Süresi ve Maliyeti

Mobile First yaklaşımla başladığınız bir projenin tasarım ve geliştirme süreci bir web sitesi ve ayrıca bir mobil uygulama yapmaktan daha kısa ve daha uygun maliyetli olacaktır.

Arama Motorları

Kullanıcılar kadar arama motorları da mobil siteleri severler. Özellikle Google Nisan ayının sonunda yayınladığı günceleme ile beraber mobil web sitelerini daha ön plana çıkaracağını açıkladı. Hepimizin amacı da Google!da daha fazla ön plana çıkmak değil mi zaten?

Sitenizin mobil uyumlu olup olmadığını Google Mobile Friendly Test ile kontrol edebilirsiniz.

Markalama ve Prestij

Yine şahsen konuşayım; bir firmanın sitesine girdiğimde mobil bir arayüzle karşılışırsam otomatik olarak markaya yaklaşımım iyileşiyor, gözümde daha modern ve kullanıcıya değer veren bir firma olarak yer ediyor. Dolayısıyla hem geleceğe yatırım yapmak hem de kullanıcılarınızın gözünde itibarınız arttırmak kısacası “göze girmek” için güzel bir yaklaşımdır mobile first.

Öneriler

En küçük Ekranı Hedefleyin

Piyasada farklı çözünürlükte ekrana sahip farklı cihazlar var. Dolayısıyla bu cihazlar içerisinde en büyük ekranlı olana göre tasarım yapmanın -optimize edilmediğinde- masaüstü web sitesi yapmaktan pek farkı kalmayacaktır. Tasarımızı en küçük ekrana göre yapmak sizin için bir avantaj olacak.

Parmak / Gesture Kullanımına Dikkat Edin

Görsel: Cravings

Mobil kullanımın web’den en büyük farkı faremiz yerine parmaklarımız ile işlem yapıyor olmamız. Dolayısıyla içeriklerinizin parmak kullanımında rahat hissettirmesi ve aynı zamanda da farkedilebilir olması lazım.

Bağlantı Hızını Gözetin

Görsel: Zeendo

Yukarıda da belirttiğim gibi bağlantı hızı mobil kullanımda önemli bir faktör. Projenizde kullanacağınız görsellerin, butonların ya da kalabalık kod bloklarının bağlantı hızı düşük olsa bile yüklenebilmesini sağlamak mühim. En basitinden görsellerinizi optimize ederek sitenizi çok daha hızlı hale getirebilirsiniz.

Pratik Olun

Kullanıcı mobil sitenizi kullanıyorsa muhtemelen hareket halindedir. Hareket halinde değilse bile dikkatini bir noktada başka bir yere verme ihtimali yüksektir. Dolayısıyla içeriklerinizi göz ucuyla okunabilecek hale getirebilirseniz mobil ekranı avantaj haline getirebilirsiniz.

Bellekleme (Cache’leme) Yapın

Özellikle Google’ın Polymer teknolojisi ile beraber web sitelerini cihaz üzerinde cachelemek çok daha pratik hale geldi. Bunun en güzel örneğini de bu seneki Google I/O 2015 etkinliğinde gördük.

Offlinde cache’leme sayesinde internet bağlatınızı kesseniz dahi Google I/O sitesinde dolaşabiliyorsunuz, gerektiğinde kullanıcılara bildirimler gönderebiliyorsunuz.

--

--

Resul Caner Yıldırım

👨‍🎨 Designing products that users love @backbase, 🎙️International Speaker, | 👨‍💼 Ex Organizer of @Gdgistanbul & @GoogleDevExpert | Retired Pokemon