2023 UX/UI tasarım trendleri
Dijital tasarımlarımızla benzersiz ve fark yaratan deneyimler yaşatmak için en güncel tasarım trendlerini takip etmenin gerekliliği kaçınılmaz. 2022 yılı mevcut trendlerin devam eden büyümesine ve yeni tasarım trendlerinin yükselişine şahit olduğumuz bir yıl oldu. Şimdi artık 2023 yılında neler olabileceğini konuşma zamanı!
Öncelikle 2023’te de AR/VR ve yapay zeka gibi teknolojilerin hem işlevsel hem de yenilikçi tasarımlar yaratmaya sağlayacağı katkı ile heyecan verici gelişmelere tanıklık etmeye devam edeceğiz gibi görünüyor.
Bizler de Akbank Tasarım Ofisi olarak sadece bankacılık ve finans alanında değil birçok farklı alandaki teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek sürekli ürünlerimizde nasıl kullanabiliriz sorusuna cevaplar arıyoruz. Yeni teknolojilerin kullanımı ve sürdürülebilirliği konusunda donanım sahibi olmak ve kendimizi sürekli güncel tutmak için epey mesai harcadığımızı söyleyebilirim.
Bu yazımda sektördeki kullanıcı davranışlarından, bu alandaki uzmanların tahminlerinden ve Akbank Tasarım Ofisi olarak kullandığımız teknolojilerden yola çıkarak 2023 UX/UI tasarım trendlerini sizlere özetlemek istedim.
Tasarım süreçlerinde yapay zeka (AI) kullanımı artıyor.
Uzun yıllar boyunca gelişimini sürdüren yapay zeka, günümüzde artık tüketicilerin ve kullanıcıların günlük yaşamlarına entegre olmaya başladı. Verimliliği arttırmak ve süreçleri iyileştirmek için ana akım bir araç olma yolunda hızla ilerliyor.
2022'de yapay zeka ile bağlantılı araçları çok fazla duyduk.
Son günlerde de adını sıklıkla duyduğumuz ChatGPT, Kasım 2022'de piyasaya sürülmüş ve bilgisayarlar/dijital sistemlerle etkileşim şeklimizde devrim yaratmıştı.
Yapay zekadan faydalanan çözümleri 2023'te daha çok görmeye başlayacağımız kesin. Yapay zeka; UX araştırma, benchmarking, UX yazımı veya tasarım sistemlerini oluşturma gibi bir çok alanda bize destek olmaya çoktan başladı bile!
Ayrıca, yapay zeka ve makine öğrenmesi ile insan benzeri chatbot konuşmalarında önemli gelişmeler olacağını ve daha da iyileştirilmiş müşteri deneyimleri sunulacağını söylememe bile gerek yok :)
Bir taraftan da bu teknolojilerin mesleki anlamda bizlere rakip çıkması konusu var ki bu da bence ayrı bir blog konusu olabilir :) Ama duruşumuzu belli edecek olursam, biz bu teknolojilerden korkup kaçmak yerine onları alet çantamızda önemli yerlere koyup iyi bir şekilde kullanabilme yolunda önemli adımlar atıyoruz.
Sanal gerçeklik (VR) ve arttırılmış gerçeklik (AR) geri dönüyor.
Sanal ve artırılmış gerçeklik, geçtiğimiz yıllarda oyun endüstrisinde zaten çok konuşulurken, artık dijital tasarım dünyasına da giriş yaptığını görüyoruz.
2023 yılında, AR/VR teknolojileri başta e-ticaret olmak üzere sağlık, eğitim, işe alım gibi bir çok alanda da karşımıza çıkacak. Bu yepyeni deneyimle kullanıcılar bir ürün veya bir hizmet ile etkileşim kurmak konusunda yenilikçi ve heyecan verici bir sürece girmiş olacak.
Bununla birlikte sanal ürün demolarından da sürükleyici kullanıcı deneyimleri oluşturulduğunu göreceğiz. Bu teknolojilerle kullanıcıların ürünü hareket ettirmesine, üzerinde denemesine veya evin etrafına yerleştirmesine imkan tanındığı deneyimleri yaşamaya başladık bile!
Platformlar arası kullanıcı deneyiminin yanı sıra cihazlar arası deneyim çok önemli hale geliyor.
Platformlar arası deneyim; iOS, Android, Windows, MacOS vb. işletim sistemlerinin yanı sıra web, mobil, tablet, TV ve giyilebilir cihazlar dahil olmak üzere birden çok cihazda kullanıcı deneyiminin kurgulanmasıdır. 2023 ile birlikte dijital ürünlerin cihazdan bağımsız kesintisiz bir kullanıcı deneyimi ile tasarlanmasının en önemli gereklilik olacağını söyleyebiliriz.
Apple, ürün ekosistemlerinde kullanıcılar ve cihazlar arasında kesintisiz geçişe imkan sağlamak için çalışmalar yapıyor. Ayrıca giyilebilir cihazlar için, hızlı ve hafif etkileşimler oluşturması da bu deneyimi pekiştirir nitelikte olacak. Önümüzdeki yıllarda özellikle sağlık sektörü için çeşitli cihazlarla bağlantılı mobil uygulamaların ön plana çıkacağını öngörülüyor.
No-code araçları arasındaki savaşı kim kazanacak?
No-code, birkaç yıldır gözlemlediğimiz yenilikçi ve şaşırtıcı bir trendler arasında. Geçtiğimiz yıllarda no-code bir standart haline geleceğini çok fazla duymuştuk.
Ancak 2023'te bu alanda 2 platformun kıyasıya bir rekabetini göreceğiz: Webflow vs. Framer. Webflow son derece hızlı bir şekilde geliştiğini ve büyüdüğünü Webflow Conf 2022'de kanıtladı. Son aylarda da, Framer’ın çok fazla sayıda geliştirme sunduğunu gördük.
Kullanıcılara göre iki platform da karmaşık web sitelerinin oluşturulmasına olanak sağlıyor. Webflow uzun süredir gelişmelerini sürdürdüğü için daha sorunsuz çalışırken, Framer’ın ise landing page gibi basit web sitelerini oluşturmak için çok daha hızlı olduğunu söyleyebiliriz.
Önümüzdeki günlerde her iki araçta da pek çok yeni özellik ve iyileştirme yapılması bekleniyor. Kazanan hiç önemli değil. Rekabet ortamı ile araçların çok fazla gelişeceğini ve en iyi hale geleceklerini biliyoruz.
Biz de Akbank Tasarım Ofisi olarak tercihimizi ilk etapta Web flow’dan yana yaptık. İlk olarak no-code’un gücünü ve işimize yarayıp yaramayacağını net bir şekilde gözlemleyebilmek adına, elimizde hali hazırda olan bir websitemizin klonunu ürettik. No-code ile çok hızlı bir şekilde neredeyse kod çıktımıza yakın bir ön yüz çıktısı elde ettik. Ardından hız kesmeyip bu sefer analiz aşamasındaki bir projemizin yeni tasarımlarını doğrudan no-code üzerinde üreterek yazılım ekibimize teslim ettik ve bu testin sonuçlarını bekliyoruz.
No-code teknolojilerini ve araç seçeneklerini incelediğimiz yazımızı okumak isterseniz diye aşağıya bırakıyorum.
Gelişmiş mikro etkileşimleri artık çok fazla tasarımda göreceğiz.
Gelişmiş mikro etkileşimler ve motion tasarımları, kullanıcı arayüz tasarımının ayrılmaz bir parçası haline geliyor.
Mikro etkileşimler, kullanıcıları harekete geçmeye teşvik ederken, aksiyonlarının sonuçlarıyla insanları ödüllendirip ve geri bildirim sağlıyor. Gelişmiş mikro etkileşimler bunlara ek olarak jestlerin (gestures), eller-serbest araçların, sesli kullanıcı arayüzünün (VUI) de kullanılmasıyla oluşturulabiliyor.
2023'te, AR/VR, giyilebilir cihazlar ve hatta holografik kullanıcı arayüzlerindeki gelişmelerle birlikte, kullanıcıların teknolojiyle etkileşimini kolaylaştıran gelişmiş mikro etkileşimlerle heyecan verici değişiklikler olacak gibi görünüyor.
3 boyutlu etkileşimli objeler, animasyonlarla güçleniyor.
Arayüz tasarımlarında bir süredir zaten üç boyutlu ögeler kullanıldığı hepimiz biliyoruz.
2023 yılında artık üç boyutlu tasarımlar etkileşimli ögelere dönüşerek yeni bir seviyeye taşınacak. Etkileşim ve hareket eklenen bu öğelerle kullanıcılar bu tasarımları döndürebilir, yakınlaştırabilir ve sürükleyebilir hale gelecek.
Animasyonlu üç boyutlu ögeler, marka stratejisini ve kullanıcı deneyimini iyileştirecek, daha sürükleyici ve göz alıcı fark edilebilir hale getirecek. Bu tür tasarımların e-ticaret, e-öğrenme ve diğer alanlarda uygulanabileceği ön görülüyor.
Modası hiç geçmeyen: Minimalizm
Minimalizm temiz, basit ve kullanımı kolay, aynı zamanda da görsel olarak çekici olan tasarımlar yaratmayı amaçlıyor ve yıllardır popülerliğini yitirmeyen bir trend olarak karşımıza çıkıyor.
2023 ile birlikte artık minimalist arayüzlerin kesinlikle netlik, okunabilirlik ve kolay gezinmeden ödün vermeden daha kişiselleştirilmiş ve etkileyici deneyimler sağlayarak yoluna devam edeceğini öngörüyoruz.
Bizler de oluşturduğumuz tasarım sisteminde tipografi, renk, layout, görsel seçimi konularında minimalist tasarım prensiplerini benimseyerek kütüphane tasarımlarımızı oluşturduk. Bu prensiple tasarladığımız ekranlarda etkileşimi, erişilebilirliği ve kullanılabilirliği arttırırken marka bağını da güçlendirmeyi hedefledik.
Tüm bu trendleri tabi ki uygulamalarınızda bir arada kullanmak zorunda değilsiniz. Hangi trendlerin size uyduğunu anlayabilmek için denemeler yapmaktan lütfen çekinmeyin. Trendler bitmez, demedi demeyin :)
Akbank Design Studio Medium blogunda okumak istediğin başka konu var mı? Bize bu formdan ulaşabilirsin.
Katkıda bulunanlar: Yiğit Kemal
