Bir İhtimal Daha Var, O Da İyi Geleceğe Yatırım!
“Yeryüzü üzerindeki her şeye saygılı ol. İster insan ister bitki olsun. Doğa bizim için değildir, o bizim parçamızdır. Onlar senin dünyasal ailenin parçalarıdır.”
Tüm insanlığa seslenen bu Kızılderili atasözü, gezegenimizle kurduğumuz ilişkiyi nasıl kavramamız gerektiğini, doğanın bizim için bir kaynak değil varlığımızın bir parçası olduğunu ve onunla uyum içinde yaşamanın önemini ne kadar da derinlemesine anlatır.
Buradan hareketle gezegenimize saygı duymak, onun geleceği için endişelenmek aslında kendimize saygı duymak, kendi geleceğimiz için endişelenmek anlamına gelir. Tam tersi onu sadece tüketilen bir kaynak olarak görmek, zarar vermek de kendimizi ve geleceğimizi tüketmek demektir. Doğanın değerini anlamak kendi varlığımızın değerini anlamakla eşdeğerdir.
Elbette sürdürülebilir bir gelecek yaratmak yalnızca doğal kaynakların bilinçli kullanılması veya çevrenin korunması demek değildir. Merkezine insanı almayan, sosyal ve ekonomik boyutları göz ardı eden bir yaklaşım sürdürülebilirlik hedeflerini tam olarak gerçekleştiremez.
Peki insanlık olarak hangi noktadayız?
Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya için elimizi taşın altına koyacak mıyız yoksa “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” mı diyeceğiz?
Hemen belirtelim sürdürülebilirlik konusunda aksiyon alınmazsa atasözündeki yılanın dahi nesli tükenebilir.
İroniyi bir tarafa koyup iyi habere bakarsak; ‘Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya için’ şeklinde başlayan ifadelerdeki o gelecek nesillerin aslında biz olduğumuzu; çocuklarımızı, onların çocuklarını ve daha ileriki nesilleri ifade ettiğinin bilincinde olan milyonlarca insan, küresel düzeyde sürdürülebilirlik için var gücüyle çalışıyor. Çok uluslu şirketlerden KOBİ’lere, derneklerden vakıflara, eğitim kurumlarından sivil toplum örgütlerine kadar birçok kesim, sürdürülebilirlik konusunda aktif bir rol üstleniyor.
Bu noktada “Bireysel olarak sürdürülebilirliğe katkıda bulunabilir miyiz?” sorusunu sorabilirsiniz. Ya da konuya başka açıdan yaklaşıp soruyu şu şekilde soralım: ‘Bu kitlesel aksiyonların yanında benim adımlarımın da anlamlı bir katkısı olur mu?’
Kesinlikle!
Bireysel olarak atacağımız adımların toplamı, büyük bir değişimin temel taşlarını oluşturabilir. Sürdürülebilirlik, sadece devasa projeler ve hükümet politikalarıyla değil, bireylerin günlük yaşamlarında yaptığı küçük ve bilinçli tercihlerle de şekillenir. İşte bu yüzden, her birimizin sürdürülebilirlik konusunda yapabileceği ve yapması gereken birçok şey var.
Örneğin, kişisel düzeyde yapılan su tasarrufu, geri dönüşüm, enerjiyi verimli kullanmak gibi adımlar küçük görünebilir ancak kolektif olarak bu adımlar birleştiğinde büyük değişimler yaratabilir. Bir diğer önemli seçenek de kişisel olarak tasarruflarımızı kurgularken, yatırımlarımızı yaparken sürdürülebilirlik alanında iyi performans gösteren şirketlere veya sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan şirketlere yatırım yapmaktır.
Özellikle Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ÇSY) temalı yatırımlar, finansal getiri sağlayabilirken aynı zamanda toplumun genel refahını ve çevrenin sürdürülebilirliğini göz önünde bulunduran bir yaklaşım sunar. Bu yatırım alanı, yatırımcıların sadece kâr elde etme odaklı olmaktan ziyade, çevresel etkileri azaltan, sosyal adaleti teşvik eden ve etkin yönetişim prensiplerine sahip olan şirketlere fon sağlamasını teşvik eder. Bu şekilde, sürdürülebilirlik ve finansal getiri arasında bir denge sağlanarak uzun vadeli değer yaratılması hedeflenir.
İşte tam bu noktada, Akbank’ın İyi Geleceğe Yatırım hareketi, sürdürülebilir yatırım kavramının daha iyi anlaşılması ve sürdürülebilirlik projelerine yatırım bilincinin artmasına önemli bir rehberlik sağlıyor.
Müşterilerinin çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında iyi performans gösteren şirketlere yatırım yapabilmesini sağlayan ve bu alanda pek çok yatırım seçeneği sunan Akbank, son olarak, açtığı yeni web sitesi www.iyigelecegeyatirim.com ile yatırım sahiplerini tüm gezegenin ve toplumların yararına olacak alanlara ve şirketlere yatırım yapmaya teşvik ediyor. Ziyaretçiler, site üzerinden çevre-sosyal-yönetişim odaklı yatırım fonlarını seçerek veya Borsa İstanbul’daki (BİST) sürdürülebilirlik endeksinde yer alan hisseleri inceleyerek Akbank Mobil ve Akbank internet şubesinden yatırım yapabiliyor.
Sürdürülebilirlik, geçmişten günümüze toplumların ve kurumların ortak sorumluluklarını ve gelecek nesiller için taşıdıkları yükü anlamlı bir bütünlük içinde ele almayı gerektiriyor. Bu anlamda, sadece bugünü değil, yarını da düşünerek hareket etmek sürdürülebilir bir geleceğin temellerini atmamıza yardımcı olacaktır.
Bireysel çabalarımızla, küresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada önemli bir rol oynayabiliriz. Bu noktada önemli olan, herkesin katkısının çok değerli ve anlamlı olduğunu unutmamak.
Eğer siz de sürdürülebilirlik odaklı yatırım yapma konusuyla ilgileniyorsanız iyigelecegeyatirim web sitesine göz atabilirsiniz.