Geleceğin yeşil meslekleri

Akbank
Akbank Sürdürülebilirlik
5 min readAug 1, 2024

İnsanlığın dünyaya verdiği zararı telafi edebilmek için kelimenin tam anlamıyla var gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Artık sadece gezegene daha saygılı tüketim biçimlerini benimsemek yeterli değil. Dünyanın dört bir yanından ülkeler, 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşmak için iddialı hedefler belirlediler. Bu; yaşam biçimlerimizle birlikte iş yapış biçimlerimizi hatta kariyer hedeflerimizi de bir dönüşüme tabi tutuyor. Çevreye verilen zararları telafi edebilmek ve dünyaya daha pozitif bir etki bırakabilmek için geleceğin sesine kulak vermekte fayda var; “yeşil meslekler” yükselişte.

Yeşil İş Nedir?

Yeşil mesleklerin yükselişi ve öneminden önce, kavramı anlamakta fayda var. Bir işi “yeşil” yapan unsur nedir? BM (Birleşmiş Milletler) Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) tanımına göre yeşil işlerin sera gazı emisyonunun düşürülmesine ve genel olarak ekosistemi ve biyoçeşitliliği korumaya aracı olması; enerji ve kaynak tüketimini azaltması; atık üretimini ve kirliliği önlemesi şeklinde dört özelliği bulunuyor. Bununla birlikte sürdürülebilirlik konusundaki hedeflerinin yanı sıra çalışanlar için yeterli ücret sunması, çalışan haklarının koruması ve iş güvenliğinin gözetildiği bir çalışma ortamı sunmasıyla da öne çıkıyor.

Yeşil İş İlanları Yükselişte

ILO, Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm: Eğilimler 2018 raporunda yeşil ekonomiye geçişle birlikte 2030 yılına kadar 18 milyon yeşil iş yaratılmasını öngörüyor. Sürdürülebilir bir gelecek için küresel bir iş gücü oluşturma yarışı devam ediyor. Yeşil işlere yönelik iş ilanları, bu işleri dolduracak becerilere sahip çalışanların sayısından neredeyse iki kat daha hızlı artıyor. LinkedIn’in 48 ülkenin verilerini referans alarak hazırladığı Küresel Yeşil Beceriler Raporu 2023 raporuna göre sekiz kişiden yalnızca biri iklim krizini hafifletmeye yönelik becerilere sahip ve kadınlar özellikle dezavantajlı durumda.

Dünya Ekonomik Forumu’nun hazırladığı Future of Jobs raporu ise yeşil rollere yönelik işe alımların, üst üste dört yıl boyunca dünya çapında genel işe alım oranını geride bıraktığını gösteriyor. Sürdürülebilirlik analistleri, sürdürülebilirlik uzmanları ve sürdürülebilirlik yöneticileri gibi roller LinkedIn’in en hızlı büyüyen roller listesinde yer almakta. Ancak uzmanlara göre yeşil meslekler konusunun sürdürülebilirlik yöneticilerini işe almaktan çok daha kapsamlı bir yaklaşımla ele alınması gerekiyor. İster rüzgâr santralleri kurup işleten mühendisler olsun ister bir işletmenin günlük işleyişini daha sürdürülebilir hale getirmeye yardımcı olabilecek yöneticiler olsun, gerçek bir değişim istiyorsak yeşil beceriler gerektiren rollerde hızlı bir ölçeklendirme yaşanması gerekiyor.

GELECEĞİN YEŞİL MESLEKLERİ

Kentsel Tarımcılık

Yüksek binaların çatısına kurulan yeşil vahalar… Büyüyen yeşil işler hareketinin en çok etki ettiği iki alan belki de kentsel tarım ve yeşil bina konsepti. Sürdürülebilir yaşama giden yol ilk olarak yediklerimiz ve içtiklerimizden geçiyor. Yeşil çatı bahçeleri; böcek ilacı kullanımı olmadan sağlıklı gıdaya erişimi kolaylaştırarak, gıda tedarik zincirini kısaltmasıyla yakıt tasarrufu sağlayarak, yoğun yağmur suyunu yöneterek ve hava kalitesini iyileştirerek kentsel çevrenin iyileşmesine katkı sunuyor.

Su Kalitesi Teknisyenliği

Kuraklık ve çevre kirliliğiyle doğru orantılı bir şekilde su kalitesi sorunları da artış gösteriyor. Temiz suya erişimin zorlaştığı, petrol sızıntılarının arttığı ve dolaylı olarak doğal yaşam dengesinin de etkilendiği bir tabloda suyun kalite standartlarına dönmesini sağlama ihtiyacı, yeni bir iş kolunun doğmasına vesile oluyor: Su kalitesi teknisyenliği. Bu yükselen rol, sudaki kirletici maddeleri veya diğer sorunları kontrol etmek için su numunelerinin test edilmesini ve arıtma kimyasallarının eklenerek suyun kalite standartlarına ulaştırılmasını kapsıyor.

Temiz Otomobil Mühendisliği

Küresel otomotiv endüstrisi, daha az fosil yakıt tüketen ve çevre kirliliğine duyarlı ulaşım modelleriyle bir dönüşümden geçiyor. Ülkeler bu dönüşümü hızlandırmak için yeni teknolojiler geliştirmeye devam ettikçe temiz otomobil mühendisliği de geleceğin yeşil meslekleri listesindeki yerini korumaya devam ediyor.

Bakıldığında Amerika’da petrolün üçte ikisi ulaşımda kullanılıyor. Buna karşı elektrikli otomobiller gelecek adına heyecan verici bir alternatif olsalar da nihai kaynağı kadar çevre dostu sayılıyorlar. Bu sebeple yenilenebilir enerji sektöründen kömür gibi kirli yakıtların yerini rüzgâr ve güneş gibi daha temiz alternatiflerle değiştirmesine hız kazandırması bekleniyor.

Geri Dönüşüm Uzmanlığı

Geri dönüşüm artık hayatımızın her evresinde. Dolayısıyla bir iş koluna dönüşmüş durumda. Environmental Protection Agency (EPA) istatistiklerine göre bir ton kâğıdı geri dönüştürmek, 26.500 litre sudan tasarruf etmek bir diğer deyişle de ABD’de bir eve altı ay yetecek kadar enerji tasarrufu sağlamak anlamına geliyor.

Kâğıttan plastiğe ve cama kadar uzanan kaynak zenginliğiyle geri dönüşüm, geleceğimizi korumada önemli bir kalemi oluşturuyor. ILO, her türlü atığın yeniden kullanılması, geri dönüştürülmesi ve tadilat edilmesini de kapsayan döngüsel ekonomiye geçişin dünya çapında 6 milyon iş imkânı yaratabileceğini tahmin ediyor.

Yeşil Tasarım Profesyoneli

Ekolojik bir tasarımla daha yeşil bir dünya yaratmak mümkün. Bunun yolu ise yaşayacağımız alanları inşa ederken yeşil tasarıma öncelik vermekten geçiyor. Yeşil kentlere, yeşil binalara olan ihtiyacımız arttıkça bunları tasarlayacak mimarlara, peyzaj mimarlarına, şehir planlamacılarına kısacası yeşil tasarım profesyonellerine ihtiyaç da giderek artıyor.

Dalga Enerjisi Üreticiliği

Okyanusların sürekli hareket halinde olması onları enerji üretimi açısından oldukça verimli bir kaynağa dönüştürüyor. 2021 yılında Portekiz’in Aguçadoura bölgesinde kurulan ve başarılı bir şekilde devreye alınan “WaveRoller” dalga enerjisi jeneratörü buna iyi bir örnek oluşturuyor. Bu sistem, deniz tabanına monte edilerek dalgaların kinetik enerjisini elektrik enerjisine dönüştürüyor. 2021 yılında ticari faaliyete geçen WaveRoller, yaklaşık 500 kW’lık bir kapasiteye sahip olup, yüzlerce evin enerji ihtiyacını karşılayabiliyor. Bu proje, dalga enerjisi teknolojisinin pratikte nasıl uygulanabileceğine dair güncel ve başarılı bir örnek olarak kabul ediliyor. Bu başarı, yenilenebilir enerji sektöründe dalga enerjisi kullanımının payının daha da artabileceğinin bir kanıtı olarak gösteriliyor.

Rüzgâr Enerji Uzmanlığı

Londra merkezli enerji düşünce kuruluşu Ember’in 78 ülkenin verilerini içeren Küresel Elektrik İncelemesi 2023 raporuna göre rüzgâr ve güneş enerjisi, 2022’de küresel elektrik talebindeki büyümenin yüzde 80’ini karşıladı. 2050 yılına kadar ise dünya çapında üretilen elektriğin üçte birinin rüzgâr kaynaklı olacağı öngörülüyor. Bu anlamda rüzgâr türbinlerinin kurulumundan ve bakımından sorumlu olan rüzgâr türbini teknisyenliği, gelecek yılların en çok tercih edilen meslek dallarından biri olmaya aday görünüyor.

Doğa bilimleri uzmanlığı

Birleşmiş Milletler raporlarına göre 1 milyondan fazla hayvan ve bitki türü yok olmanın eşiğinde ve durum daha da kötüye gidiyor. Türlerle birlikte genler, davranışlar, dönüşümler de yok oluyor. Yok olmanın önüne geçebilmek için çaba sarf etmek kadar ekosistemin yaşadığı dönüşümü belgeleyerek gelecek nesillere aktarabilmek de bir o kadar değerli. İklim değişikliğine dair kanıtları toplamak ve bunun ekosistem üzerindeki etkilerini analiz etmek daha yaşanabilir bir dünya yaratabilmek için daha da önemli hale geliyor.

Solar enerji teknisyenliği

Avrupa pazarında geçtiğimiz yıl güneş enerjisine yatırım ortalama yüzde 45 arttı ve toplamda 1.6 TW (teravat) saat enerjinin 1.2 trilyon TW’si güneş panellerinden elde edildi. Küresel olarak ise 36 milyondan fazla hane, sadece güneş panelleri kullanarak ev içinde gerekli tüm enerji ihtiyacını karşılar hale geldi. Bu enerji türünün kullanımının yaygınlaşmasıyla güneş pillerinin birincil elektrik tedarik kaynağı haline gelebileceği öngörülüyor. Aynı zamanda güneş enerjisi üretimi yoksul ve kırsal bölgelerde yaşayanlar için önemli bir geçim kaynağı. Zira Avrupa’nın ardından gelen Amerika ve Japonya, üretimlerinin çoğunu kırsal bölgelerde gerçekleştiriyor.

--

--