7. Almanya’da Eyaletlere Göre Maaşlar ve Ev Kiraları

Almanya’da bazı mesleklere ödenen maaşlar ve ev kiralarının eyaletlere göre kıyaslaması…

Merhaba…

Almanya’da Hayat blog serimizin 7. bölümünde, Almanya’daki ev kiraları ve çeşitli meslekler için ödenen ortalama maaşlardan bahsedeceğiz. Hem aşırı uzatıp tekdüze bir gidişatla sizi sıkmak istemiyorum hem de olabilecek en sağlıklı bilgiyi vermek istiyorum. O yüzden şöyle bir orta yol izleyeceğiz: Her biri farklı eyaletlerde ve coğrafi olarak da birbirine çok yakın “olmayan”, hatta Almanya’nın tamamen farklı coğrafi yönlerinde yer alan beş büyük şehir üzerinden konuyu anlatacağım. Yani beş farklı Alman kentini baz alarak, ev kiralarını ve maaş seviyelerini inceleyeceğiz. Böylelikle, Almanya’da yaşamak istediğiniz yer, -tabii eğer kafanızda böyle bir yer belirlediyseniz- bu beş şehirlik liste içinde yoksa dahi, en yakın olan şehri örnek alarak, ortalamalar konusunda “yaklaşık” bir fikir edinebileceksiniz. Ayrıca biz de bu bölümün sonunda, bir “Almanya’da nerede yaşanır?” tespiti yaptık.

Seçilen şanslı şehirler şunlar:

Tabii ki başkent Berlin, Hamburg, Frankfurt, Münih ve Leipzig…

Evet, o zaman Berlin’le başlayalım…

Berlin çok büyük bir şehir. Aynı zamanda da başlı başına bir eyalet tabii. Sosyolojik, kültürel ve ekonomik açıdan farklılıklar gösteren bölgelere ayrılmış durumda. Dolayısıyla Berlin’in içinde de kiralar bölgeden bölgeye farklılık gösterebiliyor. Aslına bakarsanız Almanya’nın tüm şehirlerinde, yaşam standartları konusunda benzer bölgesel farklılıklar var ama Berlin’de bu farklar daha belirgin, daha hissedilir şekilde.

Berlin uzun, gerçekten çok uzun tarihi boyunca mütemadiyen birçok farklı şehrin birleşip şehir sınırlarına dahil olmasıyla da bugünkü coğrafi yapısına ulaşmış. Belki de bu belirgin bölgesel farklılıkların sebeplerinden biri de bu birleşmeler olabilir.

Lafı daha fazla uzatmadan gelelim kiralara…

Bir ön bilgi olması açısından, Almanya’da oda sayısı salon ayrı tutularak anılmaz. Yani 2 oda 1 salon deyimi Almanya’da yoktur. Bunun yerine doğrudan 3 oda denir. Hatta 2,5 oda, 1,5 oda gibi ebat değerlendirmeleri duymak da mümkündür. Bu buçuklar genellikle 6 ila 12 m2 arasında değişen büyüklüklerde ve daha çok mutfakla ya da kiler, gardrop gibi kullanım alanlarıyla ilişkilendirilmiş odacıklardır. Bu ek bilgiyi de verdikten sonra Berlin’deki tek odalı evlerin kiralarına bir göz atalım.

Berlin’deki tek odalı evlerin ebatları ortalama olarak 20 ila 45 mt2 arasında değişiyor ve kiralar da -çok lükse kaçılmadığı müddetçe- 200 Euro ve 560 Euro aralığında. Bu bahsettiğim ve bundan sonra bahsedeceğim tüm kiralar “Kaltmiete” bu arada. Yani içinde hiçbir ekstra giderin olmadığı, sadece kiradan ibaret meblağ. Çöp vergisi, su, ısınma ve benzeri bilimum masrafları da ilave ettiğiniz zaman kiramızın adı “Warmmiete” oluyor. Yani doğrudan çevirecek olursak, soğuk kira ve sıcak kira…

Sözünü ettiğim ekstra masraflar, “Nebenkosten” yani yan giderler olarak adlandırılır ve elektrik, telefon gibi giderleriniz bu başlık altında yer almaz. Bu gibi hizmetleri, özel sektördeki birçok firmadan uygun bulduğunuz bir tanesiyle, yıllık veya iki yıllık bağlayıcı anlaşmalar yaparak kendiniz sağlarsınız.

Bahsettiğim kira aralığında lüks kategorisine girmeyen ama orta karar evlerin de en pahalısı durumunda görünen, 560 Euro kira değerindeki eşyasız evin yan giderleri 110 Euro, ısınma masrafları da “ayrıca” aylık 50 Euro olarak belirtilmiş ve toplam kira, yani “Warmmiete” olmuş size 720 Euro. Tek odalı, 45 mt2 bir evden bahsediyoruz. Bu arada tabii, tek oda derken eklemekte fayda var; bu odanın bir köşesinde Amerikan tarzı bir mutfak ve ayrı bir banyo da bulunuyor. Tek odalı olarak anılan evlerin tamamında durum bu şekilde.

Yalnız bu noktada bir ayrıntıyı daha belirtelim; mutfağın da çoğu zaman sadece tesisattan ibaret olma ihtimali de yüksek.

Yani mutfağınızı kendiniz yaptırmak zorunda kalmanız da yüksek ihtimal dahilinde. Eğer hazır mutfak, kiraladığınız evde halihazırda bulunuyorsa, bu da kirayı arttıran etkenlerden biri olarak hesaba katılabilir. Eğer mutfağı kendiniz yaptırmak durumunda kalmışsanız, evi boşaltırken internet üzerinden satışa çıkarma ya da şanslıysanız ve sizden sonra eve girecek olan kiracıyı tanıma imkânı bulmuşsanız, onunla anlaşma yoluna giderek uygun bir bedel karşılığı devretme imkânına sahip olursunuz. Hiçbiri olmuyorsa, söküp mutfağınızı götürmek zorundasınız.

Evet, gelelim iki odalı evlere…

İki odalı evlerde seçenek biraz daha bol ve çeşitli görünüyor.

Lüks sayılamayacak kategorideki seçeneklerde evler 35 mt2 ve 70 mt2 arasında değişiyor ve kiraları da 290 Euro ila 770 Euro aralığında. En pahalı görünen evimizin kirasına 180 Euro tutarında ısınma ve yan giderler de eklendiğinde toplam kira 950 Euro’ya çıkıyor.

Üç odalı evlerde ebatlar 65 mt2’den başlayıp 90 mt2’ye kadar uzanıyor ve kiralar da 325 Euro ile 925 Euro arasında değişiyor. En pahalı orta sınıf evde ısınma ve yan giderler toplam 200 Euro olarak belirlenmiş.

Son olarak 4 odalı evlerde ebatlar 80 mt2 ve 140 mt2 aralığındayken, kiralar 450 Euro ve 1850 Euro arasında değişiyor ve lüks olarak adlandıramayacağımız en pahalı evde ısınma ve yan giderler toplam 350 Euro.

Bu arada atlamadan belirteyim, her yerde olduğu gibi Almanya’da da evin konumu, kirasıyla ilgili en önemli belirleyici etkenlerden. Alışveriş yerlerine, toplu taşıma duraklarına ve halkın çok rağbet ettiği mekânlara yakın evler tabii ki daha yüksek kiralarla listeleniyor. Özellikle de şehir merkezinde olanlar doğal olarak en pahalıları. Dolayısıyla, 450 Euro’ya bulacağınız 80 mt2’lik 4 odalı bir ev, Almanya’nın neresinde olursa olsun, çok büyük ihtimalle şehir merkezinden epeyce uzaktadır.

Şimdi biraz da Berlin’de bazı mesleklere ödenen ortalama aylık maaşlardan bahsedelim…

Aynen “Kaltmiete-Warmmiete” konusunda olduğu gibi, burada da net maaş-brüt maaş durumu var ve benim bu bölümde bahsedeceğim miktarlar tamamen brüt maaş üzerinden olacak. Almanya’da brüt maaştan elinize geçen net miktar, evli olup olmadığınız, çocuğunuzun olup olmadığı, evliyseniz eşinizle aranızda vergilendirmeyi nasıl bölüştüğünüz gibi ölçütlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. Çeşitli vergilendirme sınıfları vardır ve bu sınıflandırmalara göre brüt maaşınızdan yapılacak vergi ve sigorta primi kesintileri, kabataslak toplamda, %25’den %45 civarına kadar çıkabilir.

Eğer bazı sıradışı durumlar varsa; örneğin çalışma performansınıza bağlı farklı primler, ya da gece vardiyası, haftasonu ve tatil günlerinde çalışma gibi sebeplerden dolayı ekstra ödemeler alıyorsanız, bu ödemelerden yapılacak kesintiler daha da farklı olabilir ve toplam kesinti oranını etkileyebilir.

Bu konu açılmışken, Almanya çapında saatlik asgari ücretin 2019 yılı itibariyle brüt 9,19 Euro olduğunu ve tam zamanlı bir işte çalışan bir ücretlinin haftada 39–40 saat çalışmak durumunda olduğunu da ekleyelim. Ay boyunca çalışılması gereken toplam saat sayısı da -sıradışı durumlar hariç- çoğu işyerinde ortalama 169 saat olarak belirlenir.

Berlin’de bir pratisyen hekim, ayda ortalama olarak 5.800 Euro maaş alırken, bir hemşire veya hastabakıcı ortalama 3.322 Euro maaş alıyor. Maaşlı bir duvar ustasına ödenen aylık ortalama ücret 2.667 Euro’yken, bir fırıncı ustası için ödenen maaş 2.066 Euro. Makine mühendisleri Berlin’de ortalama 5.444 Euro maaş alıyorlar. Bir ilkokul öğretmeni ise aylık 4.479 Euro ücret karşılığı çalışıyor. Devlet memuru statüsüne sahip bir kütüphane görevlisinin aylık ortalama maaşı 3.594 Euro. Bir otobüs şoförü de aylık ortalama 2.655 Euro kazanıyor.

Şimdi rotamızı kuzeybatıya doğru çevirelim ve Hamburg’daki duruma bir göz atalım. Hamburg bir liman kenti ve Almanya’nın ikinci en büyük şehri. Aynı zamanda Hamburg, aynen Berlin gibi başlıbaşına bir eyalet. Hamburg’da yaşam standartlarının birçok diğer Alman şehrine göre daha yüksek olduğunu, nispeten daha pahalı bir şehir olduğunu söylersek sanırım yanlış olmaz.

Hamburg’da tek odalı ortalama evlerin kiraları 275 Euro ve 770 Euro aralığındayken, iki odalı evler 350 Euro ve 850 Euro seviyeleri arasında. Üç odalı evlerde kira fiyatları 550 Euro ve 1.100 Euro arasında değişiyor. Dört odalı evlerde ise kiralar 850 Euro ve 2.150 Euro aralığında. Isınma ve yan giderler en küçük evde toplam 150 Euro civarından başlayıp büyük evlerde 350–400 Euro’ya kadar çıkabiliyor. Her şehirde ebatlardan ayrı ayrı bahsetme ihtiyacı duymuyorum, çünkü oda sayısına göre sıradan bir evin ortalama büyüklüğü, Almanya’nın hemen her yerinde üç aşağı beş yukarı aynıdır diyebiliriz. Tabii, istisnalar kaideyi bozmaz; tamamen ortalama ve sıradan evlerden bahsediyorum bu noktada.

Kiraların Hamburg’da, Berlin’e göre gerçekten de daha yüksek olduğunu farketmişsinizdir. Bakalım maaşlar Hamburg’da ne seviyelerde…

Hamburg’da bir tren makinisti aylık ortalama 3.446 Euro maaş alıyor. Bir yazılım geliştiricinin aylık ortalama maaşı 4.870 Euro’yken, bir kimya laborantının maaşı 4.482 Euro. Hamburg’da maaşlı avukatların aylık ortalama gelirleri 6.500 Euro’nun üzerinde. Ücretli bir mimarın aylık ortalama maaşı 3.981 Euro. Bir pratisyen hekim Hamburg’da aylık ortalama 5.930 Euro kazanıyor. Hemşire ve hastabakıcılar aylık 3.437 Euro maaş alırken bir elektrik tesisatçısı ortalama 3.056 Euro brüt maaşa sahip.

Şimdi Hamburg’dan biraz daha güneye doğru inelim. Almanya haritasını yukarıdan aşağıya ortadan böldüğünüzde batı tarafında kalan Frankfurt’u inceleyelim…

Frankfurt son derece kozmopolit bir şehir. Hessen eyaletinde yer alır ve Almanya’nın 5. en büyük şehridir. Avrupa’nın en önemli finans merkezlerinden biri olması ve çok merkezi bir konumda bulunması sebebiyle de kent yaşamının çok canlı olduğu şehirlerdendir.

Bakalım kiralar ne durumda…

Frankfurt, geçici projelerle çalışmaya gidenlerin çokluğu ve fazla kozmopolit bir şehir olmasından dolayı, tek odalı evlerde kira seviyesi konusunda rekoru elinde tutuyor. Sıradan ve ortalama tek odalı evlerde kiralar 290 Euro’dan başlayıp 850 Euro’lara kadar çıkabiliyor. İki odalı evlerde kira fiyatları ise 420 Euro-980 Euro arasında değişiyor. Üç odalı evlere 650 Euro 1250 Euro arası kiralar ödenirken, dört odalı evlerde kiralar 950 Euro-2200 Euro arasında seyrediyor. Isınma ve yan giderler için ödenen ücretlerse 100 Euro’dan başlayıp toplamda 350 Euro’ya kadar çıkabiliyor.

Kira konusuyla ilgili vermek istediğim genel bir bilgi daha var. Daha doğrusu kira kontratlarıyla ilgili…

Almanya’da kira kontratları, “aksi, geçerli sebepleriyle belirtilmedikçe” süresizdir. Yani kontratın üzerinde “falanca tarihe kadar” yazabilmesi için, mülk sahibinin çok geçerli bir sebebinin olması, bunu kontratta net bir şekilde belirtmiş olması ve kiralayacak olan kişinin de bunu kabul etmiş olması gerekir. Örneğin, “iki sene sonra Amerika’dan evladım tahsilini tamamlayıp gelecek ve onun bu eve yerleşebilmesi için sizi çıkarmak zorunda kalacağım” geçerli bir sebeptir ve kiracı peşinen bu durumu kabullenip kontratı imzaladığı takdirde, kontrat anılan süre boyunca geçerlidir. Eğer geçerli sebepte belirtilen süre uzarsa, -bu örnekte, evlat sınıf tekrarı yapmak zorunda kalır ve gelişi bir sene daha ertelenirse- kiracı kontratı bir sene daha uzatmayı talep edebilir. Eğer geçerli sebep tamamen ortadan kalkarsa, -bu örnekte, evlat okulu bitirdikten sonra Amerika’da temelli kalmaya karar verirse- kiracı kontratı süresiz kontrata çevirmeyi talep edebilir. Süresiz kontratlarda çıkış bildirme süresi genellikle üç aydır. Yani kiracı evden çıkmak isterse, bunu en az üç ay önceden bildirmek ve bildirimi yaptığı aydan itibaren, evde kalsa da kalmasa da söz konusu üç ayın kirasını ödemek zorundadır. Eğer süreli kontrat yapılmışsa, o noktada kiracı adına şartlar biraz daha ağırlaşıyor. Mülk sahibi kontratta belirtilen süre zarfında kiracıyı evden çıkartamayacağı gibi, kiracı da yapılan kontratla söz konusu süre boyunca kendisini bağlamıştır. Yani belirtilen süre içerisinde evden çıkmak istese bile, kontratta belirtilen kirayı ödemeye ya da mülk sahibinin de uygun göreceği yeni bir kiracı bulmaya yasalar nezdinde zorunludur. Dolayısıyla bu tip bir süreli kontrat seçeneği, kiracı için çok avantajlı ve tercih edilebilir yöntemlerden biri sayılmaz. Çok mecbur kalınmadıkça böyle bir seçeneğe yanaşmamak en doğrusu. Bununla birlikte süresiz kontratlarda -çok aykırı ve istisnai haller haricinde- yasalar genellikle kiracıdan yanadır ve kiracıyı korur. Süresiz kontrat yapılmış kiralamalarda, mülk sahibinin, ilerleyen dönemde ispatlayabildiği ihtiyaçtan dolayı söz konusu evde ikamet etmek zorunda kalması ya da yine ispatlayabildiği bir maddi darboğaz sebebiyle evi satmak zorunda kalması gibi durumlar haricinde, genellikle kiracı dilediği kadar -ve tabii kirayı düzenli olarak ödediği müddetçe- evi kullanmaya devam edebilir.

Bu bilgiyi de aktardıktan sonra, bakalım bazı meslek sahipleri Frankfurt’ta aylık ne kadar kazanıyorlar…

Frankfurt’ta ortalama bir bankacı aylık 5.685 euro brüt maaş alıyor. Bir mekatronik teknikeri 3.319 Euro aylık ücretle çalışırken, elektronik mühendisinin eline ayda 5.946 Euro brüt maaş geçiyor. Frankfurt’ta hemşire ve hastabakıcılar aylık ortalama 3.445 Euro kazanıyorlar. Pedagoglar 3.058 Euro maaş alırken, grafikerlerin ortalama maaşı 3.304 Euro. Üniversite profesörleri Frankfurt’ta 4.870 Euro brüt maaşla görevlerini icra ediyorlar. Biyologlar ise 5.117 Euro ortalama aylık maaşa sahip.

Gelelim pahalılıkla ün yapmış Alman şehirlerinden biri olan, Münih’e…

Münih, Almanya’nın 3. büyük şehri ve Bavyera eyaletinin de başkenti. Yaklaşık 1,5 milyon nüfusa ve ikisi çok köklü olmak üzere üç üniversiteye sahip Münih, Avrupa çapında bilişim sektörünün en önemli merkezlerinden biridir.

Bakalım Münih, -en azından ev kiraları anlamında- gerçekten pahalı mı, bu bölümümüzde bunu da görmüş olalım.

Münih’te mobilyasız bir tek odalı evin kirası 350 Euro’dan başlayıp 750 Euro’ya kadar çıkabiliyor. İki odalı evlerde kiralar 550–1100 Euro arasında. Ortalama özelliklerde üç odalı evlerin kiralarına bakacak olursak, 800–1350 Euro arasında değiştiğini görüyoruz. Son olarak, Münih’teki dört odalı evlerde kiralar 900 Euro’dan başlayıp, mobilyasız evlerde dahi 2500 Euro’lara kadar çıkabiliyor. Münih’teki kiralık evlerde ısınma ve yan giderler ise aylık yine 100–350 Euro aralığında.

Münih’te ev kiraları sanırım bir tık daha yüksek görünüyor gerçekten de…

Bir diğer ayrıntı da, Münih’te makul sayılabilecek kira bedeline sahip evlerde seçenek de az görünüyor. Yani diğer şehirlere kıyasla, aynı oda sayısıyla aynı kiralara ev bulmak mümkün fakat oldukça seyrek. Sanırım, “Münih’te ev kiraları yüksek” şeklinde bir yargının oluşmasında, mutlaka bu durumun da bir etkisi vardır…

Ev kiralama konusuyla ilgili bir ek bilgi daha vermek istiyorum. Mülk sahipleri kiracılardan genellikle iki veya üç aylık kira miktarında “Kaution” da talep ederler. Yani Türkiye’deki kullanılış şekliyle depozito diyelim. Evden ayrılırken, kullandığınız süre boyunca eve herhangi bir hasar vermemişseniz ve kiralama öncesi yapılan tutanakta belirtilen özelliklerde evi bırakmışsanız, bu ödenen parayı geri alırsınız. Bu konuda “genellikle” sorun çıkmaz, çünkü tutanakta evin en ince ayrıntısına kadar ne durumda kiralandığı bellidir. Evi terkederken de mülk sahibiyle birlikte yine o tutanak üzerinden kontrol sağlarsınız. Bu da her iki tarafı da mağduriyetten korur.

Bu konuyu, özellikle olası bütçe hesaplamalarınız için ayrıca belirtme ihtiyacı hissettim…

Bakalım “yaşam standartları yüksek” olarak anılan Münih’te, maaşlar ne seviyelerde…

Pratisyen hekimler Münih’te ortalama olarak 6.014 Euro aylık brüt maaş kazanıyorlar. Hemşire ve hastabakıcılara ödenen ortalama aylık ücret ise brüt 3.480 Euro. İlkokul öğretmeninin maaşı 4.151 Euro’yken, bir aşçı aylık 2.368 Euro maaş alıyor. Burada, lüks restoranlardaki şef aşçılardan bahsetmiyorum tabii. Tren makinistlerine ödenen aylık maaş 3.523 Euro. Mimarlar 4.200 Euro aylık ortalama maaş alıyorlar. Jeologlara 4.321 Euro maaş ödenirken, inşaat mühendislerinin ortalama maaşı da 4.906 Euro seviyesinde.

Vee son olarak gelelim Leipzig’e…

Leipzig, bir eski “Doğu Almanya” kenti ve günümüz Almanya’sının da 10. büyük şehri. Yine Berlin gibi Leipzig’in de oldukça eskiye dayanan bir tarihi var ve kültürel açıdan gayet zengin bir şehir.

Peki, bakalım Leipzig’de kiralar nasıl…

Tek odalı evlerin kiraları, Leipzig’de aylık 130 Euro’dan başlıyor ve lüks sayılamayacak evlerde 285 Euro’ya kadar çıkıyor. İki odalı evlerdeyse kiralar 210 Euro ve 620 Euro aralığında. Üç odalı evlerin kira fiyatları da 280 Euro ila 890 Euro arasında değişiyor. Dört odalı evlerdeki kira seviyelerine baktığımızda da 390 Euro ve 1.150 Euro aralığında olduğunu görüyoruz. Isınma ve yan giderler de aylık 100 Euro’dan başlayıp 250 Euro’ya kadar artabiliyor. Leipzig’de kiralık ev seçeneklerinin oldukça fazla olduğunu da eklemeliyim.

Kira konusunu kapatıp maaşlara geçmeden önce, izninizle tekrar hatırlatmak istiyorum. Bu bölümde tüm şehirler için verdiğim kira aralığı örnekleri tamamen, son derece sıradan evleri baz alarak yaptığımız örneklendirmeler. Yani mobilyalı olmayan, şehrin en ışıltılı caddelerinde yer almayan, kapıdan çıkar çıkmaz bir alışveriş merkeziyle ya da bir metro durağıyla doğrudan burun buruna gelmediğiniz, şehrin nispeten kıyı kesimlerinde kalan evler daha ziyade. Şehir merkezinin daha da uzağına giderseniz, burada verdiğimiz örnek kiralardan daha düşüğünü de bulabileceğiniz gibi, şehrin en merkezi caddelerine giderseniz, verdiğimiz örneklerin komik bile kaldığını görebilirsiniz. Biraz şans, biraz doğru arama yöntemleri, biraz önceliklerin sıralanması, sizi nihayetinde en doğru eve götürecektir…

Leipzig’de mesleklere ödenen maaşlara geldi sıra son olarak…

Leipzig’de bir kuaför 1.503 Euro aylık brüt maaş alıyor. Pratisyen hekimler aylık 5.696 Euro kazanırken, hemşire ve hastabakıcıların eline ayda ortalama 3.045 Euro geçiyor. Bir konstrüksiyon teknisyeni ise ayda 2.266 Euro kazanıyor. Bir pedagog aylık brüt 2.672 Euro maaş alıyor. Bir kaynak ustasının aldığı maaş ayda ortalama 2.328 Euro. Kimya mühendisleri Leipzig’de 3.173 Euro aylık maaş alıyorlar. Bir terzi ise aylık 1.687 Euro maaşla geçinmek zorunda Leipzig’de.

Bu kıyaslamalardan sonra, sizce Almanya’nın en yaşanacak yeri neresi?

Tabii ki sadece beş şehirde ve sadece kira ve maaşlar üzerinden yapılmış bir değerlendirmeyle sağlıklı bir sonuca varılamaz. Fakat biz şöyle bir hesaplama yaptık, size de bir fikir verebilmesi açısından:

Görünen o ki, Almanya’da kiraların en yüksek olduğu şehirlerden birisi Münih. Bu bölümde en makul kiralara ise Leipzig’de denk geldik. Daha önce sözünü ettiğimiz, nitelikli işgücü açığı en yüksek olan meslekler listesinde, hatırlayacaksınız hemşire ve hastabakıcılar ilk sıradaydı.

Şimdi, tek başına Almanya’ya yerleşmek niyetinde olan, bekar bir hemşire veya hastabakıcının, şehir seçimi anlamında Münih ve Leipzig arasında kaldığını varsayalım. İki şehrin de kendine göre avantajları-dezavantajları var. Biz bu bölümde kira ve maaş anlattığımız için önce bu kriterler üzerinden gidelim. Örnek kişimiz üç odalı, (yani Türkiye’de alıştığımız şekliyle “2 oda 1 salon”) tamamen orta halli bir ev kiralayacak diyelim. Her iki şehirdeki üç odalı evlerin en düşük ve en pahalı kiralarından bir ortalama değer çıkarmak istediğimizde, Münih’de 1075 Euro, Leipzig’de ise 585 Euro meblağını buluyoruz. Örnek kişimiz Münih’te 3.480 Euro, Leipzig’de ise 3.045 Euro brüt maaş alacak ve bekar olduğu için en dezavantajlı vergilendirme sınıfına tabi olacak. Şu durumda, herhangi bir istisnai durum olmadığını varsayarak, brüt maaşından üç aşağı beş yukarı %40 civarı aylık toplam kesinti hesaplayalım. Kişimizin eline Münih’te yaklaşık 2.088 Euro civarında bir kazanç geçecekken, kendisinin Leipzig’de yaklaşık 1.827 Euro civarında net kazancı olacak. Kiradan sonra eline Münih’te 1013 Euro, Leipzig’de 1.242 Euro kalacak. Aradaki fark 229 Euro. Birtakım başka yaşam giderlerinde de oluşabilmesi muhtemel farklarla, bu tutarın tek kişi için, aylık tahmini 350–400 Euro seviyesine gelebileceğini varsayabiliriz. Hesap açık…

Ancak kendi fikrimi söylemem gerekirse, eğer elime daha az para geçeceğini varsaydığım şehirde kalben daha huzurlu olacağımı düşünüyorsam, hedeflediğim, gönlümden geçirdiğim şehirden 300–400 Euro için sanırım vazgeçmem. Sonuçta Almanya’da her şehirde, aylık 450 Euro kazanca kadar vergiden muaf olduğunuz ek işler yapmanız mümkün. Bu miktara da, yine birçok yerde, haftada 8–10 saat çalışarak ulaşabilirsiniz. Yani demem o ki, yaşamak istediğiniz şehirde, bir başka şehre kıyasla bir miktar daha az para kazanma ihtimali varsa bile, gönlünüzün istediği, daha mutlu olacağınıza inandığınız şehirde yaşamanın vereceği huzur, size o daha az kazanacağınız miktarı manen geri ödeyecektir, bundan eminim. Fakat ilk bölümde de söylediğim gibi; kişinin kendisi için en doğru kararı, yine kişinin kendi iç sesi verir…

Blog serimizin bu bölümünde, Almanya’da bazı şehirlerdeki ortalama ev kiralarından ve meslekler için maaş seviyelerinden bahsettik. Ayrıca bu iki konuyla ilgili bilinmesi gereken başka ayrıntılara da değindik…

Sizin de soru ve önerileriniz olursa lütfen bize yazın. İletişim bilgilerimizi bu vesileyle tekrar paylaşayım…

Bizimle iletişime geçmek için, bilgi@almanyadahayat.com adresine e-posta gönderebilirsiniz. Veya doğrudan, almanyadahayat.com adresindeki sitemizde bulunan iletişim formunu doldurarak da bizimle temas kurabilirsiniz.

Bunların yanısıra şahsıma ait twitter hesabımdan da, konuyla ilgili, düzenli olarak paylaşımlarda bulunuyorum. Dilerseniz beni twitter’dan da takip edebilirsiniz. Paylaşımlar altında, fırsat buldukça fikir alışverişinde bulunabiliriz…

Twitter hesabım, @ilkersagdilek

Bir sonraki yazıda, Almanya’daki sağlık ve eğitim sistemlerini inceleyeceğiz…

Lütfen bu blog yazılarını, paylaş butonunu kullanarak, ihtiyaç duyabileceğini düşündüğünüz yakınlarınızla da paylaşmaya özen gösterin. Bu bilgilere ihtiyacı olan ne kadar çok kişiye ulaşabilirsek, o kadar faydalı bir iş yapmış oluruz…

Okuduğunuz için teşekkürler…

Kendinize iyi bakın, hoşçakalın…