Adalet Terazisi…

Varlığı da sıkıntıdır bazı kalplere ama çoğunluk onun varlığından haz duyar.

E tabiki çoğunluk var ise yanılgı kaçınılmazdır. “Monako Yanılgısı” … Kumarbazlar(aldanmışlar) bu yanılgıya düşerler. 1. atış için “tura”ya oynayanlar kaybederse ikinci atışta “tura” geleceği hissine kapılırlar. 2. atışta da yazı gelirse devam eden atışta “tura” geleceğine-gerekliliğine zanları kuvvetlenir. Onları göze dayalı sezgisel algıları yanıltır ve atış sayısı arttıkça daha çok sayıda meblağı “tura” ya basarlar. İşte psikolojilerinden kaynaklanan zanlarını akıl zanneden akıl yobazları bu aldanmış kumarbazlara benzer.

Kabede put taşlayanlarda bu göze dayalı sezgisel algıların yanılgısına düşebilirler. Asıl taşlamaları gereken şeyin içlerindeki “ümitsizlik” olduğunu unuturlar. Hele bide şeytanı temsilen “sütun” varsa taşlamanın hazzı daha da bi artar. Haz arttıkça aldanışta artar. Kumar ile din bu yüzden akrabadır.

İşte hayatta böyledir. Ellerinden mucizeler çıkardığını zannedenler, hayatın onlara hazırladığı mucizeleri göremezler. Sadece aptallar nereden bakacağını bilmezler. Çoğu zaman “bakış açısı” kavramı saçmalıklara neden olmaktadır. Habire terazinin kimi tarttığına bakarlar. O terazi kendilerini tartmaz tartarsa da yanlış tartmıştır zaten… İşte burada teraziye bakanlar, göze(tartılanı gören) dayalı sezgisel algılardan kurtulanlar bizatihi “-terazi yanlış” diye haykıra bilirler. İşte onlar her devirde yalnızdır.

Sizin bakış açınıza göre tartan teraziniz kimileri için bir nimettir. Çünkü artık biliniyor ki teraziler saygınlığı, onuru, ilkeleri tartmıyor. Her geçen gün biriktirdiğimiz onurlu insanlar artıyor. Hakikat, saygınlık tartılmıyor, ihraç edilmiyor.

Ne tartılan ne de tartan terazi, ikisinden geçenler mi? Onlar hayal perdesinin en güzel kahramanları…

10. Şubat. 2023