Bitcoin FİKRİ …

Hepimiz SANALIZ
Anlama Kılavuzu
Published in
6 min readApr 28, 2021

Genel Bakış: Baştan sorayım: Kripto para, para mıdır? Kağıt ABD parası ne kadar gerçek ise Bitcoin de o kadar gerçek bir paradır. Ekonomi yaratıyor mu? Evet… Hesaplama işine yarar mı? Evet. Değiş tokuşu (borsası) var mı? Evet.

Kabaca BTC; bir değer ölçütüne dönüştürülmesiyle, takas imkanıyla, yatırım-tasarruf imkanı tanımasıyla paradır.

Dolar (kağıt para) altın gibi fiziksel değeri olmadığı için üzerine ‘tanrıya inanıyoruz’ yazılıyor. Burada (Bitcoin) da inanç dijital teknolojiye inançtır. Bi fark yok. Burada aptalların anlamadığı şey borsa kısmı. Tüm dünyada bir şeyin borsası varsa oraya girme. Finansal kapitalizm üstelik küresel ölçekte… küçükleri yerler… İnsanın soyutlama becerisinin devrimsel noktalarından biri olan para kavramında kripto paralar bi nevi soyutunda soyutudur. Paranın tarihinde bir devrimdir.

Her para bir projedir, vizyondur. Bu dolar mesela bir projedir ve iyi bir proje ki diğer projelerin değerini bile ABD dolarıyla hesaplıyorlar. İşte Bitcoin de bu anlamda bir proje ve gelecek vizyonudur. Neden hisse senedine itibar edilir? Arkasındaki şirketin projesi ve vizyonu güven veriyorsa para verir o senedi alırsınız değil mi…? Bu aslında küresel kapitalist sermayenin yükselişi ile de ilgili bir durumdur: “Tüketiciliğin yükselişi”… Ponzi iddiası tüm borsalar için geçerlidir. Bunu da başaran da halkla ilişkilerin kurucusu olan Bernays’dir. Çalışmalarıyla geçtiğimiz yüzyılda ABD’de borsa patlaması yaratmaya yardımcı oldu. Bernays, sıradan insanların hisse satın alması gerektiği fikrini teşvik ederek bi nevi ponziyi yaygınlaştırdı.

Sosyal bilim literatüründe elektronik sürü diye bir kavram var. Bitcoin’in arkasında biraz da bu küresel aktör konumundaki insan tipi ve davranışları da vardır. Dünyanın her köşesinde bilgisayar ekranlarının başında paralarını yatırım fonlarından emeklilik fonlarına, emeklilik fonlarından yükselen piyasa fonlarına taşıyan ya da evlerinde internet üzerinden işlem yapan bütün o isimsiz hisse senedi, tahvil ve döviz takascılarından oluşuyor.

Bitcoin’in altında yatan sadece devrimsel para algısı değildir. Aslında bu bir devrim bile değildir. Çünkü merkezsizlik bir fikir olarak ilkel sağduyumuzun içindedir. Bunlardan biri de demokrasi ve eşitlik fikridir. Elbette burada bir paradox var. Ama paradoxlar bile koşullu olasılarla çözülebilir. Temsili bir demokrasi argümanı basittir; sorunları, yasaları ve politik bakışları oylayacaklar, eşit ve doğrudan iradelerini yansıtmalıdır. İşte tamda bu noktada kripto para birimleri spekülasyon ve ademi merkeziyetten çok daha fazlasını temsil etme olanağını da bize sunmaktadır. Bitcoin’in demokrasinin paradoxal bile olsa potansiyel söylemini temsil ettiği ortadadır.

Demokrasi “en az kötü” yönetim biçimi olarak kendini var etmiş çağlar ötesidir. Belki içinde taşıdığı paradoxlardandır, burası tartışılmaya değer. Ama Bitcoin ile demokrasi ileride kaçınılmaz olarak yan yana gelecektir.

Bitcoin üzerinden geliştirilen “komplo” teorilerinin varlığını da açığa kavuşturmak gerek. Neden bu teoriler var. Çünkü internete erişimin varlığı bu düşünceyi mümkün kılmaktadır. İşin ahlakını, komplo teorileri kötücül değerlendirmek doğru değil. Arkasında kötücül bir komplo olduğunu var saymak, ahlaki açıdan değerlendirilecek bir durum değil. Efendim örneğin BTC’nin finansal yükseliş ve düşüşünü “kime ait olduğu belli olmayan botlar” belirliyor. Sizi söğüşleyecekler felan… Bu saptamalar doğru olabilir. Bu şunu gösterir; dijital evren kendiliğini yaratmış olabilir. Biz nasıl tanrı yada doğayı çözme kabiliyetine sahipsek. Dijital botlar da da aynı yaklaşım söz konusudur. İnsanlar botları anlayıp oradan para kazanmaya çalışacaklardır. Mantıki açıdan düşünüldüğünde komplo teorilerinin varlığı çok önemli değil. Bize sunulan her hangi bir önermesinin (P) lehinde ve aleyhinde eşit derecede güçlü argümanları olan başka bir önerme ile karşılaştığımızda (P) hakkındaki yargıyı askıya almak gerekecektir. özetle öyle olsa bile bu şahsen benim mantıken umurumda değil. Her ne olursa olsun, tüm bu komplo teorisyenlerine rağmen Bitcoin ve blok zincirinde mantıksal gerçeklik mevcuttur.

Finansal Görünüm: Bitcoin’in piyasada görünürlüğü konusu elbette tartışmalıdır. Bu konuda farklı tip insan ve davranışımdan bahsedilebilir:

  1. Bitcoin’i İdeolojiye İnanır Gibi Savunanlar: Bitcoin ve kripto para birimi, başlangıcından bu yana özgürlükçü inançlara sarılmıştır. Adem-i merkeziyetçilik ve hükümet kararının dışında işleyen bir ihaleye sahip olunması, yaşamlarında baskıcı siyasi güçlerin rolünü azaltmak isteyen herkes için önemli bir araçtır. Bu insanlar için Bitcoin, geleneksel bankacılık yolu ile sağlanmayan bir özgürlük, güvenlik ve mahremiyetin güvencesidir.
  2. Sıradan Gözlemciler. Du bakalım nolcek…? diye salağa yatıp takip edenler. Bitcoin’de, altta yatan teknolojiyle, kriptografi ilkeleriyle veya özgürlükçü uygulamalarla ilgilenmeyen ve yalnızca fiyat hareketleriyle dolaylı yoldan olarak ilgilenenler. Bunlar, Bitcoin’i bir yenilik, sosyal medya ve oyun gibi dijital çağda ayrı olmak istedikleri bir dikkat dağıtıcı olarak gören insanlardır. Değişken fiyat dalgalanmaları riski altında olduğunu düşündüklerinden yatırım yapmazlar, ancak kârın bir kısmını almayı da umursamazlar. Bu insanlar Bitcoin ticareti yapmak veya teknolojiyi tanıtmak için dışarıda değiller. Bunun yerine, küçük ayrıntılara ya al ya da bırak yaklaşımıyla dünyayı belirli çevrelerde süpüren heyecandan gizliden gizliye bir parça istiyorlar. Bu insanlar, Bitcoin büyümesi için en büyük potansiyel pazarı temsil ediyor. Potansiyel satın alıcılar.
  3. Teknoloji Meraklısı Tipler: Sıradan bir gözlemci büyüme ve benimseme açısından en önemli figür ise, teknoloji meraklıları da, kullanılabilirlik açısından sektörü ileriye taşıyacak kişidir. Teknoloji meraklısı, fiyat takdirinden çok Bitcoin ve kripto para biriminin faydası ile ilgileniyor. Bitcoin’e yatırımlarını yıkıcı teknolojinin mantıklı bir uzantısı olarak görüyorlar ve fiyattaki değerlenme, sadece erken benimseyen olmanın ödülü. Bu grup için geleneksel itibari para, Bitcoin’in olanaklarına kıyasla eski ve kullanımı sınırlıdır. Bu tipler dijital teknolojinin yararlarına inandıklarından Bitcoin’e mesafeli değillerdir.
  4. Fiyat Spekülatörü ve Amatör Yatırımcılar: Kripto para sektörü geçen yılın sonunda fiyat spekülatörlerinin ve bir gecede zengin olmak isteyen insanların akını ile boğuştu. Bu, özellikle boğa piyasasının döngüsel doğasına kapılan yatırımcılar tarafından aşırı alım sonucuna yol açtı. İnternasyonel (özellikle ABD),popüler yayın kuruluşlarının fısıldadıklarını Bitcoin’in kötülüklerinden yapılan milyonlara değiştirmesiyle çılgınlığı körükledi. Kripto fiyat spekülasyonu ile ilgili sorun, büyük yatırımcıları, riskten korunma fonu faizini ve kripto para biriminin daha fazla pazar doygunluğuna ulaşmasına yardımcı olan diğer sermaye akışlarını getiren kâr arayışı değildir. Bitcoin herhangi bir içsel değerini kaybeder, genel halk kriptoyu çevreleyen boş yutturmacadan rahatsız olur ve kısa vadeli yatırımcılar seçimlerinden şüphe etmeye başladılar.

Daha az şanslı, dezavantajlı insanları güçlendirmek için Bitcoin icat edildi. Ancak, yoksulluğu ortadan kaldırmak, merkezsiz eşitlik vadeden BTC asıl amacından saptı. Çünkü liberal anlayıştan yola çıkıldığında da, buradaki özgürlük ve eşitlik vurgusu Aşil’in topuğu gibidir. İnsanların açgözlülüğü arttıkça amaçlar boşa gitti. Amaç fakirleri zengin etmekti, ancak parası olanlar ucuz fiyatlardan BTC alıp fiyatının yükselmesine neden olduğu için sapma yaşandı ve sonunda fakirler fakir kalırken bunun üzerinden bir servet kazandı. Bu çok sürdürülebilir bir durum değil elbette. Bu durum blockchain devrimi sürekli yapmaz… Sürekli devrim için teknik müdahale lazımdır. Bu da tüm devrimlerin paradoxudur. Bir tür devrim içi dengeleme de diyebilirsiniz. BTC sürekli yukarı yönlü olursa nesiller arası uçurum giderek artar. Bu da devrimin süreklilik parakdoxuna terstir. Acımasız kazanç ve uçurum felaket doğurur. Piyasa dengeye bakmak zorunda. Burada bir tür açmaz da yatmaktadır. Merkezsizlik, açgözlülüğün önünde eridi denilebilir. Bunun için finansal regülasyon gerekli olmaktadır.

Dünya pazarının sahibi dolardır… Şuan itibariyle… Bitcoin ve özellikle teknoloji ağırlıklı şirketlerin hisseleri balon yaptı… Bu hem alttan ulaşılabilirlik açısından hem de satın alınan şeyin (teknoloji hissesi, BTC) dolar karşısında aşırı finansal güçlenmesinden kaynaklı, dolar (ABD) üzerinden bir ayar verilecek demektir. Dolayısıyla dolar (ABD’nin) sahibinin elindeyken güçlü olması istendiği için dolara hakim olanın regülasyonu olacaktır. Bu da olası bir dengeleme yaşanacak demektir.

Sonuç: Kripto merkeziyetsiz, anarşist ama neden genel gidişattan (politik manevralardan, istatistiklerden) etkilenmektedir? Bu kriptonun paradoksal biçimde gerçek bir para olduğunu göstermektedir. İnsan yaşamı (bireysel eylem — toplumsal eylem) bir bütün. sonuçta diğer parametrelerden etkilenmek durumunda. Burada bir paradox mevcut. BTC para da devrimdir. Ama insan doğası yerli yerinde durmaktadır.

Özellikle Pandemi sonrası ekonominin nereye gideceğini tahmin etmek çok zor gözüküyor. Hatta klasik piyasa için bi hikaye de yoktur, pandemi sonrası için. Ancak Bitcoin’in seyahat yönünü belirlemede büyük bir rol oynayacağına dair fikir birliği giderek artıyor. En kötü senaryoda küresel piyasa iktidarları için yedekte tutulan bir senaryodur kanaatimce. Ekonomik veriler yalan söylemiyor. BTC’nin fiyatı dolar, altın ve gümüşten daha fazla… Ancak bu fiyat hem kendi mantığı hem de pazarın sahibi açısından sürdürülemeyebilir…

Sonuçta bu Bitcoin kalksa bile hikayesi devam edecektir. Bu fikri hem parada hem de toplumda devam ettirmek isteyenler olacaktır. Çünkü “Bitcoin” fikri (blockchain) devrimci bir fikirdir ve fikirler ölmez.

Anladığım budur…

--

--

Hepimiz SANALIZ
Anlama Kılavuzu

Öğrenmek en doğal ama çaba gerektiren bir haktır.