İstisna HALİ — Tanıtı-Yorum
İstisna hali kavramı (Agamben’e göre), siyasal belirsizlik veya nedeni her ne olursa olsun bir kriz durumunda, siyasal düzenin devamının sağlanması adına hukukun kendini askıya almasıdır.
Burada Agamben için önemli olan, istisna halini tanımlayan ve uygulayan gücün meşruiyetini nereden aldığı meselesidir.
Derin ve sancılı pratikler doğurmuş, felsefi (ahlaki-etik) yoğun tartışmalar götüren bir konu… Ayrıca kitapta Türkiye’den örnekler olmaması ilginç. Bence doğu toplum ve devletleri Hamurabi hatta Muaviye’den beridir sürekli bir istisna halini yaşamaktadır. Özetle Türkiye teori dışı diyebiliriz.
Üzerinde tepinilecek ve tepinilmiş soru şu: hangi durumda ve hangi meşruiyette hukuk (tabiki ahlaki olan pozitif hukuk) askıya alınabilir?
Konu aslında parakdoxal gibi gibi gözükse de buradan çıkartılmalıdır…
”Mussolini, hükümet başkanıydı ve bu göreve yasal olarak kral tarafından getirilmişti, keza Hitler Reich şansölyesiydi ve Reich’ın meşru cumhurbaşkanı tarafından bu göreve atanmıştı… bu tür rejimleri hukuki açıdan betimlemek için “diktatörlük” terimi kesinlikle uygun değildir”
Buradan hareketle demokrasi sadece sayısal çerçeveye oturtulmayacaksa… hukukun kendisi ama olmayacaksa… yasanın bizatihi varlığı hukuku doğurmuyorsa… bu kavramın yani “istisna halinin” iyi niyetleştirilmiş olması gerekir…. bunun yolu da toplumun konuyu eleştirel bir açıdan ele alıp ilkesel düzeye indirgemesi gerekir… sonuçta sanırım düğüm noktası toplumun kendisinde… yasal yollarla iktidarı ele geçirmiş kurum ve kişiler diktatör olamaz… toplum istisna haline izin verirse bu kişi ve kurumlar diktatör olabilirler.
Agamben son pandemi sürecinde toplumların top yekün, hükümetler tarafından yaratılmış istisna hallerine direnmeleri gerektiğini de dile getirmiştir.
Ek not: Tartışılan konuyla ilgili güzel bi belgesel… https://www.youtube.com/watch?v=ZkhBUWqZOcY h tek bölüm toplum hukuksuz istisnaya nasıl göz yummuş…