NE?, Nasıl? ve NİÇİN? Sorularının Kısa Tarihi

Hepimiz SANALIZ
Anlama Kılavuzu
Published in
2 min readMay 3, 2021

NE? ve NASIL? soruları kardeştirler… betimleme ve göze dayalı (bilmeye) dayalı açıklama ister…

Bir şeyin nedenini öğrenmeyi kral olmaya yeğlemek gerekir. Yaşamın tümü anlayarak ve eğlenerek geçirilmelidir. Anlamak ve eğlenmek aynı şeylerdir. Eğlencesiz bir yaşam, meyhaneye rastlamadan uzun uzadıya gidilen yola benzer diyen Demokritos’a burada hak vermeliyiz. Bilinende sınır vardır, bilinmeyende yoktur. İnsan aklı anlaşılmazlığın engin okyanusunda barınacak bir ada sağlar. Her kuşağa düşen iş, bu okyanustaki adaya biraz daha toprak katarak onu büyütmek her insana vazifedir.

Ama felsefenin yada düşüncenin tarihsel sürecinde “NE” sorusunun önceliği söz konusudur. NE sorusu bu anlamda anlamak ve bir tanıma yerleştirmek için sorulur. Sözlük tanımı vermek için sorulduysa elbette daraltıcı episdemik bir sorudur. Ama anlamak içinse ontoloji/metafizik doğurur.

Burada Aristo’dan beridir “ne için” (NİÇİN?) sorusu “ereksel” klasik bir tavırken Astronomi ve Bilimin gelişmesiyle hükmünü kaybetmiş yerine NASIL? sorusu gelmiştir. Bilim için “ne?” ve “nasıl?” soruları yerindedir. Ancak mesele din yada felsefe ise NE ve NİÇİN soruları bir kıymet arz edebilir. Hatta şunu da söyleyebiliriz felsefeden NİÇİN uzaklaşmıştır.

“NİÇİN?” sorusu “ne için” içeriğinde ise bir metafizik ve ontoloji yaratabilir. Belki Kant’ı aşma olanağı en azından tartışma olanağı doğar. Kant insan aklının sınırlarını nedensellikle aşılamaz şekilde çizmiştir. Tüm bunlar; Kant demişken “ne belli?” sorusu gündeme getirilmelidir. Aslında bu bilimin de sanatın da sorusudur. O şeyin o şey olduğu ne bellidir? Yada bir sanat eserinden anladığım yada hissettiğim şey “o” mu? Leibniz’in yeter sebep ilkesi de işte tam buradadır.

NİÇİN sorusu bilginin sistematik bütünlüğünü güvenceye almak için sorulur. Gençlerdeki “NİÇİN?” sorusu kanımca anlamaya (açıklayıcı etmen) dönük bir sorudan ziyade pratik fayda amacıyla sorulmuş da olabilir. Orada bir ontoloji var ise bile bu kişinin kendini merkeze koyduğu bir ontolojidir. Son erek ilkesi bireyin özgürlüğüne işaret eder burada. Burada niçin sorusunun düşünsel önemi nihai forma götürmesinden kaynaklanır.

Oysa gençlerin böyle nihai bir son aradığını düşünmek naiflik olur. Onlar “niçin” sorusuyla sübjektif erekliliğin peşindeler. Buda bizim sofistik nihilizmin varlığına götürür. Yada yaşamlarını doğru yönlendirmek maksadıyla akla dayanan nedenselliği anlamak istiyor olabilirler. Buradan dine diyanete iyi bir şey çıkmaz gibi geliyor.

--

--

Hepimiz SANALIZ
Anlama Kılavuzu

Öğrenmek en doğal ama çaba gerektiren bir haktır.