Çok Yönlü Olmak: Bilmeniz Gereken 3 Özellik

Sinem Ünlü
Arya Women
Published in
3 min readJun 10, 2021

Günümüz dünyasında çok yönlü olmak herkes için önemli hale geldi. Çok yönlü olmak için çalışsak da bu her zaman bizim için kolay olmayabiliyor.

Yapmak istediğim bir sürü şey var ama bunları planlamaktan işe başlayamıyorum. Yaptığım işler yarım kalıyor, nerden ve nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum diyorsanız bu yazı sizin için. Her platformda iz bırakmaya çalışan bir kişilik olarak en çok zorlandığım; başladığım işlerde düzenli devamlılık sağlayabilmek. Hayatımı ve hayallerimi düzene sokma yolunda kat ettiklerimi sizinle de paylaşmaya geldim.

1.Öncelik ve önem sırası oluşturun

Çok yönlü olmanın en önemli zorluklarından biri, bir işle uğraşıyorken aklımın her zaman diğer işlerde olmasıydı. Yazı yazarken çekmem gereken videoyu düşünüyordum. Videoyu çekerken o gün yapmam gerekenleri düşünüyordum. Sonuç olarak yaptığım işler ya yarım kalıyordu ya da çıkan sonucu ben beğenmiyordum. Listemde başlara yapmam gerekenleri ve sorumluluklarımı sıraladım. Mesela okul dersleri veya bir işte çalışıyorsanız bu sorumlulukları ekleyebilirsiniz.

Ardından hobilerim içinde kendime üstüne ustalaşacağım bir alan belirledim. Bu alanı seçerken başlangıç için yapmayı en çok sevdiğim ve benim için en kolay olan alana yöneldim. Hobilerimi kendi içinde ne kadar vaktimi aldıklarına göre değerlendirdim ve listeledim.

2. Bildiklerin/Öğrendiklerin/Öğrenmek istediklerin

Önceliklerimi belirledikten sonra işlerimi bildiklerim, öğrendiklerim ve öğrenmek istediklerim başlıkları alında tekrar kategorize etmeye başladım. Bundan sonra nasıl ilerleyeceğiniz biraz da sizin karakterinize kalmış bir durum. Eğer motivasyonunuz düşükse işe bildikleriniz ve öğrendiklerinizle başlamak sizin için daha verimli olabilir. Motivasyon ile ilgili bir sıkıntınız yoksa kurbağayı sabahtan yemenizi* öneririm. Önce işe zor olan ile başlayıp sonradan sizin için daha kolay olan ile devam etmeniz sizin için daha verimli olacaktır.

3. İşleriniz arasında mola verin

Her ne kadar çalışırken odağımız bozulmasın diye masa başından kalkmak istemesek bile bir süre sonra ister istemez motivasyonumuzu ve dikkatimizi kaybetmeye başlıyoruz. Yaptığımız işler arasında mola vermek hem zihnimiz hem de vücudumuz için çok önemli. Her şeyin çevrimiçi dünyaya taşındığı bir devirde yaşadığımız için saatlerce bilgisayar başında kalmak hem fiziksel hem de mental sağlığımız için zararlı hale gelmeye başlıyor. Olumsuz etkiyi azaltabilmek için günlük işleriniz arasında yürüyüşe çıkabilirsiniz. Yürüyüşe çıkamasanız bile çalışma ortamınızı sık sık havalandırın ve molalarınızda çalıştığınız ortamdan ayrılın. Evde çalışıyorsanız başka bir odaya geçmeniz bile beyninize ara verdiğiniz sinyallerini göndermeye yeter.

Ekstra

Hepimiz birden fazla işle uğraşıp kendimizi geliştirmeye çalışsak da hayatta hata yapmanın, kontrolü kaybetmenin normal olduğunu unutmayın. Yoğun geçen bir ayın ardından bir hafta boyunca veriminizin azalması, çalışmak istememeniz başarısız olduğunuzu değil sizin de bir insan olduğunuzu gösterir. Kendinize küçük tatiller verin. Kendinizin en iyi dostu olun ve en yakın arkadaşınıza nasıl davranıyorsanız öyle davranın.

  • Mark Twain der ki: ” Eğer her sabah canlı bir kurbağa yerseniz günün geri kalanında başınıza daha kötü bir şey gelmez.” Ertelemeden kurtulmanın tek yolu, en zor ve en önemli işi genel olarak iradenin en güçlü olduğu sabah saatlerinde veya eşref saatimizde yapmak en akıllıca olanı olacaktır.

Bu yazıyı yazmamda bana motivasyon olan Asiye Bahar Tabanlı ‘ya teşekkürler.

--

--