Tanrı fikri “iyi” olamaz.

Yaşadığımız dünya var iken, örneğin; çocuklar açlıktan ölüyorken, bebeklere tecavüz ediliyorken, savaşlar varken ya da insanlar taşlanarak öldürülüyorken iyi bir tanrının varlığından söz etmek mümkün değildir.

Tanrı inancına sahip olan insanlar da tüm dünyadaki kötülüklerin nedeni olan bir tanrıya – bir “kötü tanrıya” kendilerini ait görürürler. Kötü tanrılarına bu sıfatı yakıştıramasalar da bu durumu hiç dillendirmeseler de durum gerçekte budur: Dünyada kötülükler vardır. Eğer bir tanrı var zannediyorsanız, kötülüklerin de bu tanrının eseri olduğuna itiraz etmeyeceksinizdir.

Bu nedenle herhangi bir tanrı inancına sahip insan, kötülükleri görmezden gelme eğilimine sahiptir. En başta dünyadaki tüm kötülükleri tanrının eseri olarak kabul eder, kötülüklerin öldükten sonra sorgulanacağı düşüncesine sahip olur, kötülükleri görmez, dini ve tanrısı adına kendi de kötülük yapar ve var zannettiği tanrının merhametine sığınır.

Sıradan bir inançlı tam bu noktada inançsız insanların da kötülük yapabileceğini söyleyerek savunmaya ya da saldırıya geçecektir.

Hiç bir inançsız, yaptığı bir kötülüğü inançsızlık adına (ya da ateizm adına) yapmaz. Yaptığı kötülüğü tanrının adaletine sevk etmez. Kendini din maskesi altında korumaya almaya çalışmaz.

Dünyadaki kötülüklerin büyük çoğunluğu tanrı (ya da din) adına yapılır. İnsanlar gerçekte var olmayan şeyler uğruna bir birlerini öldürür. Tüm bu kötülük görmezden gelinir. Tanrı merhametine bırakılır.

Üstelik tanrının varlığına dair en ufak bir delil mevcut değilken, adalet sigortası olarak var zannedilen bu kötü tanrıyı kabul etmek mantık dışıdır.

Tanrı inancı insanlığın hızlıca üstesinden gelinmesi gereken bir düşmandır.

Tanrı inancı saygı duyulması gereken bir şey değildir. “İsteyen istediğine inansın” demek, yapılacak kötülüklere de göz yummaktır. Gelecek nesillere yapılacak bir kötülüktür.

Tüm insanlara inancın mantıksızlığını anlatmak, tanrıların ve dinlerin insan uydurması olduğunu anlayarak aydınlanmış insanlar için bir görev olmalıdır. İnsanları bu konuda eğitecek bir kurum geri kalmış ülkelerde maalesef mevcut değildir.

İnançlı bir insanın bu gibi bir kaç yazıyı okuyarak inancından vazgeçmesi mümkün değildir. Sadece bu gibi yazılar ufak sorgulama kıvılcımları oluşmasını sağlar. İnançsız olmak için uzun bir araştırma, bilgi sahibi olma ve sorgulama sürecinden geçmek gerekir.

İnançsızlık, bireyin tek başına başarabileceği bir durumdur.

Tanrının mitolojik bir karakterden başka bir şey olmadığının bilincinde olan herkes bu gibi yazılar yazmalı ve paylaşmalıdır.

Eminim bu yazıyı okuyan herkes hataları bulacak ve eleştirecektir. Siz de kendi düşüncenize uygun olan bir yazı yazın ve lütfen onu paylaşın.

Paylaşın ki aydınlığı büyütmeyi başaralım.

Teşekkürler ve sevgiler.