Kendini Açığa Vurmak

Ayse Naz Acar
Bi’ Dünya İçerik
4 min readDec 7, 2020

“Gerçekler her zaman arkadaşçadır. Elde edilebilecek her kanıt parçası, her alanda, insanı hakikate biraz daha yaklaştırır.” Carl Rogers

“Diyelim ki tanımadığınız ama iyi bir insana benzeyen birisiyle yan yana oturuyorsunuz. İkinizin de bol vakti var ve bir şekilde sohbet etmeye başlıyorsunuz. Önce, aldığınız derslerle ilgili konuşuyorsunuz. Ancak biraz sonra karşınızdaki kişi ailesiyle ilgili yaşadığı bazı sorunlardan söz etmeye başlıyor. Siz de benzer sorunlarınızı anlatarak ona katılıyorsunuz. Zaman ilerledikçe karşınızdaki kişi hakkında oldukça çok şey öğreniyorsunuz; ailesiyle ve karşı cinsle yaşadığı sorunlar, kendine yeteri kadar güvenmemesi gibi. Siz de karşı cinsten birisine yaklaşırken yaşadığınız bazı sıkıntıları anlatıyorsunuz. Konuşma sona erdiğinde, hem karşınızdaki kişiyle hem de kendinizle ilgili oldukça olumlu duygular hissedersiniz.

Çoğumuz böyle bir konuşma deneyimi yaşamıştır. Kendi deneyiminizi düşünecek olursanız, konuşmanın oldukça genel konularla başladığını, sonra gittikçe kişisel ve özel konulara doğru ilerlediğini hatırlayabilirsiniz. Büyük olasılıkla bu konuşma tek taraflı değildi, yani hem siz hem de karşınızdaki kişi, sırayla özel hayatınızla ilgili bilgiler verdiniz. Yine büyük olasılıkla konuşma sona erdiğinde, bu yeni tanıdığınız kişiyle ilgili olumlu şeyler hissettiniz ve onun da sizin için benzer şeyler hissettiğini algıladınız. Bu belki de uzun soluklu bir arkadaşlığın başlangıcı olmuştur. Bu deneyim sizi hoş bir duygu durumuna sokmuş ve günün geri kalanında iyimser olmanızı sağlamıştır.”

İnsancıl yaklaşımın kuramlarından biri olan kendini açığa vurma hakkında yapılan araştırmalara göre; iki farklı insan, birbiriyle özel deneyimlerini paylaştıklarında benzer deneyimler elde ederler.

Kendisiyle alakalı özel ve önemli bilgiyi karşısındaki kişiye söyleyen insanlar kendilerini açığa vurmuş olur.

Kendisine açıklama yapılan kişi, kendisine açıklanan bilginin kişisel olduğunun farkındadır. Zaten insanlar açıklama yapacağı kişiyi seçme konusunda oldukça titiz davranır.

İnsancıl psikologların çoğu mutluluğumuz ve kişisel gelişimimiz için kendini açığa vurmanın çok önemli olduğunu ifade eder.

Örneğin Carl Rogers; kişinin güvenilir bir ilişki içerisinde kendini açığa vurmasının, kendisini anlama yönünde önemli bir adım olacağını söyler.

İnsancıl psikolojinin önemli isimlerinden Sidney Jourard, kendini açığa vurmak ve iyi hissetmek arasında neden-sonuç ilişkisinin olduğunu söyler. Neden-sonuç ilişkisinin şu şekilde açıklayabiliriz; bireyler psikolojik olarak sağlıklı hissettiklerinde kendileri hakkında bilgiler açığa vurur. Arkadaşlarımızla ve partnerlerimizle kişisel bilgilerimizi paylaştığımızda psikolojik sağlığımız olumlu etkilenir.

Jourard’a göre; kendimizi gerçek anlamda tanımanın yolu kendimizi açığa vurmaktan geçiyor. Duygularımızı sözcüklere dökme, duygularımızı daha iyi anlamada bize yardım eder. Başkalarına karşı açık ve saydam olmazsak kendimize karşı da açık ve saydam olamayız. Kendimizle ilgili her şeyin farkında değilsek, gelişim gösteremeyiz. Ayrıca bu şartlar altında potansiyelini tam kullanan biri olmamız da mümkün değildir.

Bu konuda ben de deneyimlediğim ve bana faydasına inandığım bir şeyden bahsetmek istiyorum. Geçtiğimiz Eylül ayında Cameron’dan Sanatçının Yolu’nu tekrar okumaya başladım. Kitap 12 haftalık süreci kapsıyor ve haftalık olarak farklı görevler veriyor. Bu görevlerimden biri de sabah uyanır uyanmaz 3 sayfa duygularımı yazmak. Sayfaları yazmaya başlamamdan bu yana kendimle ilgili o kadar çok şey keşfettim ki… Deneyimlerimin çok ufak bir kesitini önceki Medium yazılarımdan birinde anlatmıştım. Bu yazımın sonunda onun da linkini bırakıyor olacağım. İlginizi çekerse okuyabilirsiniz.😀

“Kimse kendisini başkasına açmadan kendisini tam olarak bilemez.” Sidney Jourard

Kendini Açığa Vurmada Kadınların ve Erkeklerin Durumu

“Uzun süre önce eşim erkek arkadaşlarımdan biri hakkında ilginç bir gözlemde bulundu. ‘İnsanlara olan ilişkilerinde kadın gibi davranıyor’ dedi. Ne demek istediğini hemen anladım. Arkadaşımın sesi gayet kalın ve erkeksidir, kadınsı el kol hareketleri de pek kullanmaz. Ancak arkadaş toplantılarında, kendi duygu ve düşüncelerini çok belli eden yorumlar yapar. Eşimin dediğine göre; bu davranış bir kadın için gayet uygundur ama kendini bu derece açığa vurmak, bir erkek için uygun kabul edilmez.”

Araştırmalara göre kadınlar erkeklerden daha fazla kendini açığa vuruyor. Durum neden böyle?

Jourard’a göre; erkeklere büyürken toplum tarafından, kadınlar kadar kendilerini açığa vurmanın doğru ve uygun olmadığı öğretilir. Bu yüzden onlar da gerçek duygularını açığa vururlarsa, kendileri ile dalga geçileceğini ve dışlayacaklarını düşünürler.

“Bir araştırmada deneklere kişisel sorunlarını çok fazla açığa vuran ya da açığa vurmayan kişiler hakkında bir parça okutulmuştur. Deneklerin yarısı bu parçalardaki kişinin bir kadın, diğer yarısı ise erkek olduğunu düşünmüştür. Bu kişinin kadın olduğunu düşünenler, kişinin sorunlarını paylaşarak daha iyi uyum gösterdiğini düşünmüştür. Ancak okudukları kişinin erkek olduğunu düşünenler, kendini bu derece açığa vurmanın psikolojik bir zayıflık olduğunu ileri sürmüştür.”

Yazımın sonuna doğru gelirken sizlerle kişiliğinizi değerlendirmenize yardımcı olacak bir ölçek paylaşıyorum.

Açığa Vurma ve Gizleme
Aşağıdaki önermelerin her birinin size ne kadar uyduğunu belirleyin. Yanıtlarınızı verirken 5 puanlı ölçek kullanın. 1=Hiç katılmıyorum ve 5=Tamamen Katılıyorum.

1. Kendimi kötü hissettiğimde çoğunlukla arkadaşlarımla dertleşirim.

2. Sorunlarım hakkında konuşmamayı tercih ederim.

3. Başıma kötü bir şey geldiğinde genellikle konuşacak birini ararım.

4. Genelde canımı sıkan şeyleri başkalarıyla tartışmam.

5. Kendimi üzgün hissettiğimde bu duygularımı kendime saklarım.

6. Sorunlarımı konuşabileceğim insanlar bulmaya çalışırım.

7. Kötü bir duygu durum içindeysem bunu arkadaşlarımla paylaşırım.

8. Kötü bir gün geçirdiysem en son yapacağım şey olanları anlatmak olur.

9. Bir sorunum olduğunda bunu başkalarına anlatma gereğini pek duymam.

10. Stresli olduğumda bunun kimseye söylemem.

11. Kötü bir duygu durum içerisindeysem genelde dertleşecek birisini ararım.

12. Bana sıkıntı veren düşüncelerimi başkalarına kolaylıkla anlatabilirim.

Puanınızı belirlemek için 2, 4, 5, 8, 9 ve 10. maddelere verdiğiniz değerleri ters çevirin (yani 1=5, 2=4 vb.). Sonra 12 maddenin puanını toplayın. Yüksek puan can sıkıcı deneyimleri başkalarına anlatma eğilimini, düşük puan ise can sıkıcı deneyimleri saklama eğilimini gösterir. Toplam puanınızı lisans öğrencilerinden oluşan örneklemin ortalamaları ile karşılaştırabilirsiniz.

  • Bu örneklemdeki erkeklerin ortalaması 36,33, kadınların ortalaması ise 42,21'dir.

Kaynakça:

--

--

Ayse Naz Acar
Bi’ Dünya İçerik

Bi'dünyaiçerik Editörü | Düzenli yazar, düzensiz paylaşır.