OKUMA ALIŞKANLIĞIMIZA SOSYAL MEDYANIN ETKİSİ

Jale Ünlü
Bi’ Dünya İçerik
4 min readSep 14, 2020

İnternet kullanımının artmasıyla birlikte yaygınlaşan sosyal medyanın düşünce sürecimizi, algılarımızı ve ifade şeklimizi şekillendirebileceği gerçeğiyle karşılaştık. Elbette ki sosyal medya kullanımının düşüncemiz üzerindeki etkisi, iradeli ve bilinçli bir kullanımda olumlu yönde olacağı gibi, bilinçsiz ve agresif bir kullanımda ise olumsuz yönde olacaktır.

We Are Social 2020 raporuna göre Dünya internet, sosyal medya ve mobil kullanıcı istatistiklerine baktığımızda¹:

  • 4.54 milyar internet kullanıcısı, dünya nüfusunun %59’u,
  • 3.80 milyar sosyal medya kullanıcısı, dünya nüfusunun %49’u,
  • 5.19 milyar mobil kullanıcısı, dünya nüfusunun %67’sini oluşturmaktadır.

Rapora göre; dünya genelinde her iki kişiden biri sosyal medya kullanmaktadır.

Sosyal medyayı açtığımızda bir anda karşımıza binlerce içerik çıkıyor, bu kadar çok içeriğe sadece göz ucuyla veya üstten bir bakmayla bile farkında olmadan pek çok şey okumuş oluyoruz, peki bu okuma gerçek bir okuma mı?
Sosyal medya kullanımının yaygınlaşması bu yönüyle bizlere okuma illüzyonu yaşatmakta, çoğu zaman bir kaç kelimelik alıntılarla yetinip bir kitabı, sayfalarca içeriği okumuş kabul ediyoruz, bir yandan ‘kitap okumaya hiç vakit bulamıyorum’ diye yakınırken, farkında olmadan, her gün, bir araya getirildiğinde orta kalınlıkta bir kitap oluşturacak büyüklükte içerik okuyoruz.

The Morning News’in editörü Nikkitha Bakshani’nin “Binge Reading Disorder”² başlıklı yazısında aktardığı bir araştırmaya göre ortalama bir Amerikalı’nın gözleri bir gün boyunca, gazete, sms, reklam, pano, kitap, sosyal medyadan abur-cubur okumalar, tv gibi araçlardan ortalama 100 bin yazılı kelimeye denk geliyor.

Gün içerisinde bu kadar çok okuyoruz ama maalesef bu okumamız, çeşitli yönleri ve sonuçlarıyla gerçek bir okumadan farklı bir okuma. Sosyal medya, okuma şeklimizi kökten değiştiriyor ve okuma şeklimizdeki bu kökten dönüşümün, düşünce tarz ve sürecimiz üzerindeki etkisinin farkında bile değiliz.

Sosyal medya bizi altından kalkamayacağımız yoğunlukta hızlı bir bilgi akışı içene alıyor ve okuduğumuzu anlama, doğruluğunu tartma, farklı açılardan olaylara bakabilmeye fırsat vermeden yeni bilgiler önümüze sunuyor, ‘azami trafik, azami tıklama’ amaçlı algoritmaları da buna yardım ediyor. Halbuki okumanın bize basiretli bir bakış açısı kazandırabilmesi kitaplardan veya internetten okuduğumuz içerikleri kapsamlı ve derin okumayla mümkün.

Peki bir günde ne kadar zamanımızı internet ve sosyal medya kullanımına ayırıyoruz dersiniz?

We Are Social 2020 Dünya İnternet Kullanım istatistiklerine bakıldığında internet kullanıcıları günde ortalama olarak 7 saat internet kullanmaktadır. Bu da bir yılda yaklaşık 2.555 saat internet kullanımı oluyor.

Bu sürenin sadece küçük bir kısmıyla ne kadar kitap okuyabiliriz?

Charles Chu “The Simple Truth Behind Reading 200 Books a Year” başlıklı yazısında:³

200 kitap * 50,000 kelime / kitap = 10 milyon kelime

10 milyon kelime / 400 wpm = 25,000 dakika

25,000 dakika / 60 = 417 saat

hesaplamasıyla günde sadece bir buçuk saatten daha az bir süre ayırarak yılda 200 kitap okunabileceğini bizlere anlatıyor. Böyle düşünüldüğünde çok basit, herkes yapabilir gibi görünse de okuma alışkanlığı olmayan çoğu insanın yapamayacağı bir şey.

Peki Okuma Alışkanlığını Nasıl Kazanabilirsiniz?

  • Öncelikle bunu kendiniz için yaptığınızın farkında ve bilincinde olmalı ve günlük okumayı kendiniz için bir ödev olarak düşünmelisiniz.
  • İlgi alanlarınızı ve merak ettiğiniz konuları keşfederek kendinizi tanıyın ve ne okumak istediğinize karar verin.
  • İnce, sayfa sayısı az bir kitapla başlayabilirsiniz.
  • Başlangıç olarak kendiniz için kısa bir zaman, mesela günlük 20 dakika veya 20 sayfa gibi kısa hedefler belirleyin, az da olsa devamlı olması istikrar sağlayarak alışkanlık kazanmanıza yardımcı olacaktır, ilerleyen zamanlarda okumanın tadına vardıkça kendiliğinizden bu süre ve sayfa sayınızı arttırdığınızı göreceksiniz.
  • Okuyup bitirdiğiniz kitapların listesini yapın, böylece her kitap bitiminde okuduklarınızı görerek kendinize olan güveniniz artacak ve daha istekli olacaksınız.

“Okumak hayatlarımızı, hayatlarımız da okumamamızı değiştirir.” Maryanne Wolf

Etkili bir okuma için deneyimlediğim bir kaç tavsiye;

  • Okuduğunuz kitapları içselleştirmeye çalışın.
  • Kitaptan küçük notlar alın ve ara sıra bu notları tekrar gözden geçirin. O gün ki kitabı okuyan siz ile bugün notları okuyan siz arasındaki farkı görmeye çalışın.

“Okumak tek kelimeyle bir içsellik edimidir. Amacı salt bilgi tüketimi değildir.” James Carroll

  • Düşünmeden yapılan okumalar sonuç vermez, bir anda çok kitap okumak yerine her okuduğunuz kitap için kendinize zaman tanıyın ve okuduklarınız üzerine düşünün.
  • Okuduğunuz kitapların sizde bıraktığı izleri, etkileri, kazandırdığı farkındalıkları, ne anladığınızı, çıkardığınız sonuçları paylaşın.
  • Okuduğunuz kitabın içindeki notları takip edin, sizi başka kitaplara götürecektir.

“Okuduğunuz kitap ruhunuzda bir iz bırakabiliyorsa, gözlerinizi yorduğunuza değmiş demektir.” Gülseren Budayıcıoğlu

Umarım okuduğunuz bu yazı da gözlerinizi yorduğunuza değmiştir ve farkındalığınızın oluşmasına katkı sağlamıştır.

Teşekkürler.

Kaynaklar:

¹: http://bit.do/fJp46
²: http://bit.do/fJpSW
³: http://bit.do/fJpUm

--

--