Bigpaper #13 | Her yerde bir sosyal medya köşesi olduğunu fark ettiniz mi?

Gülenay Süer
Big Cat Research
Published in
3 min readSep 1, 2019
fotoğraf | Unsplash

Günümüzde en çok vaktimizi alan şeylerden biri sosyal medya. İstatistiklere bakıldığında da günden güne sosyal medya kullanım sayısı artıyor. Hepimizin de çok iyi bildiği gibi en revaçta olan platform ise Instagram. Tabii ‘’Story’’ özelliği geldiğinden beri, post atmak için kırk kere düşünmemize gerek kalmadan, 24 saat varlığını koruduktan sonra silinecek fotoğraf/video atmak daha keyifli hale geldi. Böylece beğeni kaygısı taşımamaya da başladık. Geçtiğimiz günlerde yayınladığımız yazıda da belirttiğimiz gibi Instagram’da postlardan da like sayısının görünürlüğünün kaldırmalarısı söz konusu.

Şimdi gelelim bu kadar kafamızı kurcalayabilen platformumuzun dünya üzerinde sokaklardan evimizin içine kadar giren değişiklik yapma isteğinin köküne. Hayal edin. Sabah kahvaltımız için bir kafeye giriyoruz. Çay yerine kahve almayı, yanına simit yerine kruvasan sipariş etmeyi, çiçek yerine mermer desenli masaya oturmayı, gazete yerine moda/araba vs. dergisi okumayı tercih ediyor hatta şansımız varsa bir de masada ufak bir sukulent ya da minik vazosunda bir bitki bulmayı ümit ediyoruz..

Tüm bunlar yemeğizin tadını daha leziz yapmıyor elbette. Ve ya günümüzün daha güzel, daha stressiz ve ya daha enerjik geçmesine de yardımcı olmuyor. Ama en önemlisi güzel bir kadraja sahip olmamızı, tercih ettiğimiz sosyal medya hesabından aşırı vizyonlu ve bol kalorili kahvaltımızı takipçilerimizle göğsümüzü gere gere paylaşmamızı sağlıyor. Bu da bize mental olarak daha kaliteli, statü olarak daha popüler hissettirmeyi getiriyor olsa gerek!

Peki olaylara bir de şurdan bakalım.. Büyük yeşil yapraklı saksı bitkilerinin, sukulentlerin, kaktüslerin satışlarının Instagramla birlikte arttığını söylesek ne dersiniz? Ve ya mermer desenli masaların, trend desenlere sahip duvar kağıtlarının, ev dekorasyonu için satılan büst heykellerin veya farklı fosforik renklerdeki led tabelaların satışlarındaki fırlamaya da şaşırmazsınız tabii.. Bu yazıyı okuduktan sonra sokağınızda girdiğiniz ilk kafeye şöyle bir göz atın. Büyük bir ihtimalle bir sosyal medya duvarı ile karşılaşacaksınız.

Hatta sadece daha estetik fotoğraflar çekilmek mümkün olduğu için A kafesine değil de B kahve zincirine girip oturmak bile mantıklı hale geldi desek yalan olmaz. Aslında bu son yıllardaki ilginç oluşum evlerimize kadar girdi. Ev dekorasyonu da, home konseptli satış mağazalarında satılan ürün skalası da değişmeye başladı. Evlerde ergonomiden çok estetiğe yer verildiğini görmekteyiz. Özellikle her kafede bulunan bir Instagram duvarının her eve Instagram köşesi olarak uyarlandığını da görmek mümkün.

Dekorasyon olarak alınmış kitaplar, çeşit çeşit ve rengarenk mumlar, tasarım lambalar, yine sadece dekor olarak kullanılacak analog fotoğraf makinaları gibi bir çok ürün de post ve ya story için evlerimizde yerlerini almış bulunmakta.

Toparlarsak, trendler yaşamımızı, yediğimiz yemeği, oturduğumuz koltuğu, dinlediğimiz müziği hatta içtiğimiz suyu bile değiştirebilecek güce sahipken yarın bir gün minimalist dekorasyon felsefesi moda olsa alınan tüm o eşyaların koliler içinde çöpe gitmeyeceğinin garantisini de kimse veremeyecek gibi duruyor..

Tüketicinizi daha yakından tanımak ve araştırmalarımızdan faydalanmak için tıklayın.

www.bigcatresearch.com

fotoğraf | unsplash

--

--