2. Yapay Zeka Yaz Araştırma Projesi (Dartmouth Yaz Projesi)

Dilek Mandal
Bigdatatr
Published in
5 min readJan 19, 2020

Yapay zekanın tam teşekküllü bir araştırma sahası olarak ortaya çıkışının ikinci adımı olan Dartmouth Yaz Projesi”, 1956 yılında Dartmouth Koleji’nde gerçekleşmiştir.

1954 yılında John McCarty, Hanover kentindeki Dartmouth Koleji’ne Matematik Bölümü’nde Yardımcı Doçent olarak katılmıştı. McCarty, ilerde “Yapay Zeka” diye nitelenecek alana büyük ilgi besliyordu. (Bu ilgisini 1948 yılında katıldığı Davranışta Beyin Mekanizmaları konulu Hixon Sempozyumu’nun tetiklediğini söyler. ) Dartmouth’dayken Nathaniel Rochester(IBM 701 bilgisayarının tasarımcısı olup ayrıca sinir ağlarıyla ilgili araştırmalara da katılmıştır), McCarty’i 1955 yazını kendisinin New York’taki Poughskeepsie IBM Enformasyon Araştırmaları merkezinde geçirmeye davet etti.

IBM’de geçirdikleri bu yaz mevsiminde McCarty ile Rochester, Claude Shannon’ı(Bell Telephone Laboratuvarlarında çalışan bir matematikçiydi ve geçiş kuramı ile istatistiksel enformasyon kuramı üzerine çalışmalarıyla ünlenmişti ) ve Marvin Minsky’i (o zamanlar Harvard’ta matematik ve nörolojide genç bir araştırmacıydı) bir sonraki yaz Dartmouth ‘ta düzenlenecek bir çalıştay teklifi hazırlamaları için kendilerine katılmaya ikna ettiler.

McCarty bu teklifin yazılışında ve “Yapay Zeka Yaz Araştırma Projesi” diye anılacak olan bu etkinliği örgütlemede başı çekmiştir. Teklif Ağustos 1955'te Rockefeller Vakfı’na sunuldu.

Teklifin bazı kısımları:

New Hampshire, Hanover’deki Dartmouth Koleji’nde 1956 yazı boyunca gerçekleştirilecek, 2 aylık ve 10 kişilik bir yapay zeka araştırması öneriyoruz. Bu araştırma, öğrenmenin yada zekanın herhangi başka bir yönünün ilkesel olarak bir makine tarafından taklit edilecek şekilde tam olarak betimlenebileceği varsayımı temelinde ilerleyecek. Makinelere doğal dil kullandırtmanın, soyutlamalar ve kavramlar oluşturtmanın şimdilik insanlara özgü sorun türlerini çözdürtmenin , kendilerini geliştirtmenin yollarını bulmaya çalışacağız. Eğer özenle seçilecek bir bilim ekibi bütün yaz boyunca birlikte çalışırsa bu sorunlardan en az biri yada daha çoğunda önemli ilerlemeler kaydedileceğini düşünüyoruz.

….

Mevcut amaç uyarınca, yapay zeka sorunu, insan öyle davrandığında zeki olarak nitelendirilecek davranışları makinelere yaptırtmak olarak tanımlanacak.

Bir yaz araştırmasından ziyade inişli çıkışlı 6 haftalık bir çalıştay olan bu etkinliğin maliyetini Rockefeller vakfı üstlenmiştir. McCarty, Minsky, Rochester ve Shannon’a ek olarak çalıştaya katılanlar arasında IBM mühendislerinden, zaten dama oynayan bir program yazmış olan Arthur Samuel, Oliver Selfridge, tümevarımı otomatikleştirme ile ilgilenen MIT’li Ray Solomonoff, Allen Newell ve Herbert Simon da vardı. Newell ve Simon (bir başka Rand bilimcisi olan Cliff Shaw’la birlikte) simgesel mantıkta teoremler ispatlayan bir program yaratmışlardı. Çalıştaya katılan bir başka isim, IBM bilimcisi olan ve satranç oynayan bir program üzerinde çalışan Alex Bernstein’di.

McCarty, bu çalıştay için Yapay Zeka terimini kullanması ile ilgili birkaç sebep ileri sürmüştür.

İlk sebep, Dartmouth çalıştayı için önerilen konuyu, McCarty ile Shannon’un birlikte hazırlamış oldukları ve talep edilmiş makaleleri derleyen Automata Studies(Otomat Araştırmaları) başlıklı önceki kitabın konusundan ayırt etmekti.Söz konusu kitap büyük oranda gizemli ve görece olarak dar kapsamlı bir matematik konusu olan “otomatlar kuramı” ile ilgileniyordu.

İkinci sebep ise, sibernetik ile ilgili görünmekten uzak durmaktı. Bu konu ile ilgili McCarty şöyle demiştir:

Sibernetiğin, analog geribildirime yoğunlaşmış olması, gözüme hatalı bir yaklaşım gibi görünmüştü. Ayrıca, Norbert Wiener’i ustam olarak kabul etmekten ya da onunla tartışmaya girmekten kaçınmak istemiştim.

Yapay Zeka isminin etrafında dönen bir anlaşmazlık vardı. Pamela McCorduck’ un yapay zekanın ilk günlerine dair yazmış olduğu tarihçeye göre Arthur Samuel Yapay Zeka kelimesi için şu yorumda bulunmuştur:

“Yapay sözcüğü, bu işte bir düzmece olduğu hissini veriyor; ya da sanki bu iş tamamen yapaymış, hiçbir gerçekliği yokmuş hissini uyandırıyor.”

Aynı zamanda McCorduck’un dediğine göre, bu ifadeyi ne Newell ne de Simon beğenmişti, bu nedenle sonraki yıllarda kendi çalışmalarını karmaşık bilgi işleme olarak adlandırmışlardı.Fakat bu alanda çalışmaya katılan çoğu insan(McCorduck da dahil) “Yapay Zeka” adını kullanmıştır ve artık günümüzde alanın ismi bu olmuştur.

Sonraki zamanlarda Newell bu isimle uzlaşıp şöyle demiştir:

O halde yapay zeka adını bağrımıza basalım. Güzel bir isim bu. Tüm bilimsel alanların ismi gibi, büyüyecek ve bu alanın tam da kastettiği anlama kavuşacak.”

Bu çalıştaya katılan insanların yaklaşımları ve güdüleri birbirinden farklıydı. Rochester bu konferansa, sinir hücresi benzeri öğelerden oluşan ağlarla ilgili geçmişiyle gelmişti. Newell ve Simon, simge işleme yaklaşımının peşinden koşuyorlardı. Shannon, “bilgi kuramı ve kavramlarını bilişim makinelerine ve beyin modellerine uygulamak” isimli konu başlığıyla ilgileniyordu. (Fakat çalıştaydan sonra Shannon’un yapay zekaya ilgisi kaybolmuştur.)

McCarty ise; varsayım ve kendine atıfta bulunma gerektiren problemlerde bilgisayarın kullanmak üzere programlanabileceği yapay bir dil oluşturmakla ilgileniyordu. Bu dil belirli bir konudaki kısa İngilizce ifadelerin kısa karşılıklarını içermesi, dolayısıyla kısa ya da varsayımsal savların belirtilebilmesi anlamında İngilizceye benzemeliydi. Her ne kadar McCarty daha sonra bu konuyla ilgili fikirlerinin henüz konferansta sunulamayacak kadar “eksik tanımlı” olduğunu söylemiş olsa da, bilgiyi temsil etmekte ve uslamlamada bir mantık dilini ve bu dilin çıkarım mekanizmalarını kullanmaya yönelik özgül önerilerde bulunması uzun sürmemiştir.

Minsky, her ne kadar doktora tezi ve sonraki bazı çalışmalarında sinir ağlarına yoğunlaşmış olsa da, Dartmouth Çalıştayı döneminde yön değiştirmeye başlamıştı. Bulunduğu ortamın soyut bir modelini kendi içinde kurmaya çalışan bir makine tasarlamak istiyordu. Bu makineye bir sorun verildiğinde, önce çevrenin içsel soyut modeli kapsamında bir takım çözümler keşfedecek, sonra da dışsal deneyler yapmaya kalkışacaktı.

Bu çalıştayda Minsky ilerde “Steps Towards Artificial Intelligence” başlığıyla çığır açan bir makale olarak yayımlanacak taslak üzerine çalışmasını sürdürmüştür.

1956 tarihli bu buluşmanın en önemli teknik katkılarından biri, Newell ile Simon’un simgesel mantıkta teorem ispatlamaya yarayan “Logic Theorist(LT)” adlı programlarını sunmaları olmuştur. LT, simge yapılarını işlemenin ve Newell ile Simon’un sezgisel dedikleri yöntemlerin kullanımının, problemleri zeka üzerinden çözme yolunda temel gelişmeler olduklarının somut ispatıdır.

Newell ve Simon, LT ile ilgili fikirler üzerinde aylardır çalışıyorlardı ve 1955'in sonuna doğru, bu fikirlere, çalışır bir programda vücut kazanabileceklerine kanaat getirmişlerdi.

1956 başlarında Simon’dan ders almış olan Edward Feigenbaum’un aktardığına göre Noel tatilinin hemen ardından (Ocak 1956) Herbert Simon, sınıfa gelip Noel’de Newell’la birlikte düşünen bir makine icat ettiklerini söylemişti. Kısa süre sonra LT olarak programlanacak alet, Simon’un bahsettiği “Düşünen Makine” idi. Simon makineyi böyle isimlendirmişti. Çünkü bu makinenin, problem çözerken insanların kullandığı yöntemlerden bazılarını kullandığını düşünüyordu.

Simon, Models of My Life isimli kitabında şöyle yazmıştır: (Herbert A.Simon, Models of My Life, Cambridge, MA:MIT Press, 1996)

15 Aralık Perşembe

İlk kanıtı elle benzetimlemeyi başardım…

15 Aralık 1955 tarihini daima, sezgisel yöntemlerle problem çözen bilgisayarın doğum günü olarak anmışımdır.

Dartmouth’da konuşulan bir başka konu başlığı ise geometri teoremlerini ispatlamaydı. Minsky, geometri teoremlerini ispatlayan bir programa zaten kafa yoruyordu. McCorduck, Minsky’in şunu dediğini aktarır:

Kendi gelişimimde belki de en önemli olay ve Newell-Shaw-Simon çalışmasını belki de rastgele kabul edişimin açıklaması, bir geometri makinesi için sezgisel arama yöntemi karalayıp, sonra da aşağı yukarı bir saat içinde kağıt üstünde bunun benzetimini yapışımdır. Elimin altında, ikizkenar üçgen teoreminin yeni ispatı hayat bulmuştu.Katılımcılar için yeni ve zarif bir ispattı bu. Sonradan bu kanıtın bilindiğini öğrendik…

Temmuz 2006' da Dartmouth’da ilk konferansın 50. yılını anan başka bir konferans düzenlendi.Yapay Zeka’nın kurucularından bazıları ve önde gelen Yapay Zeka araştırmacıları bu konferansa katılmış ve 1956'dan bu yana kaydedilen ilerlemeleri gözden geçirmişlerdir. McCarty eski günleri hatırlarken şöyle demiştir: “1956 Yaz Çalıştayı’nın beklentilerimi karşılayamayışının başlıca nedeni, Yapay Zeka’nın düşündüğümüzden zor oluşudur.”

Yine de, 1956 Yaz Çalıştayı, Yapay Zeka’da ciddi çalışmaların resmi başlangıcı kabul edilir.Bu çalışmada yer alan Minsky, McCarty, Newell ve Simon da Yapay Zeka’nın babaları olarak kabul edilir.

Kaynak: The Quest for Artificial Intelligence: A History of Ideas and Achievements, Nils John Nilsson, 2010.

--

--