DeFi Protokolleri ve Regülasyon İhtimalleri IV — Compound

Mustafa Nasır
BlockchainIST Center
4 min readOct 26, 2022

“DeFi Protokolleri ve Regülasyon İhtimalleri” adlı serinin önceki yazılarında Set Protocol, Yield Protocol, Synthetix ve dYdX’i incelemiştim. Serinin dördüncü yazısında bir borç verme/alma protokolü olan Compound’u ele alacak ve olası regülasyon ihtimallerini değerlendireceğim.

Compound Nedir?

Compound borç verme/alma özellikleri sunan ve alınan borçların çoklu ve aşırı teminatlandırıldığı ( multi and over-collateral) bir DeFi protokolüdür. Compound protokolünde borç veren tüm kullanıcılar aynı değişken getiri (APY) üzerinden kazanırken, borç alan tüm kullanıcılar da aynı değişken oranda öderler. Tabi ki bu iki oran arasında fark (spread) vardır. Çünkü, borç alan kullanıcının ödediği oran; borç veren kullanıcının kazandığı orandan yüksektir. Burda dikkat edilmesi gereken husus, günümüz bankacılık sisteminde her kullanıcı kendi finansal risk durumuna göre faiz öderken; Compound’da teminat yükümlülüğünü yerine getiren her kullanıcı aynı oran üzerinden borçlanır. Compound protokolünde belirlenen minumum teminat oranı her bir ERC-20 tokeni için farklılık göstermektedir. Çünkü, her bir ERC-20 tokeni için, oynaklık durumuna göre değişen 0–90 arası bir teminat faktörü (Collateral Factor) vardır. Borç almak için gereken minumum teminatı 100/(Collateral Factor) ile hesaplanır.

Compound Nasıl Çalışır?

Yukarıdaki paragrafta Compound protokolündeki teminat sistemine değinmiştik. Şimdi bu kısmı biraz daha açıp sistemin nasıl işlediğine değineceğiz. İlk olarak, teminat faktörü düşük olan varlıkları yüksek volatil (oynak) varlıklar, teminat faktörü yüksek olan varlıkları da düşük volatil varlıklar olarak sınıflandırabiliriz. Örneğin, stabilkoinlerin teminat faktörü diğer varlıklara kıyasla yüksektir çünkü değeri 1 dolara çıpalıdır. Buna ek olarak, Compound protokolünde çoklu teminat (multi-collateral) koymak da mümkündür. Yani, teminat olarak sadece bir varlık değil, birden çok varlık koyabilirsiniz. Konulan çoklu teminatların teminat faktörü ağırlandırılmış ortamalamayla (weighted average) bulunur. İşleyişi daha basite indirgemek için şöyle bir örnek kullanalım. Bir kullanıcının 2 WETH (Wrapped ETH, ETH’nin ERC-20 token versiyonudur. ETH bir koin standardındadır ama protokol token standartlarına göre ayarlandığı için ETH yerine WETH kullanılır) ve 1000 DAI teminatı ile Compound protokolünden borç almak istediğini varsayalım. DAI bir stabilkoin olduğu ve fiyatı 1 dolara çıpalı olduğu için teminat faktörünü 90 olarak kabul edelim. Öte yandan, Ethereum’un fiyatı volatil olduğu için teminat faktörü an itibarıyla 82 ve fiyatı $1300’dır. Kullanıcının toplam teminat bilançosu 3600 dolardır ve bunun %72’sini WETH, %28’ini DAI oluşturmaktadır. Bu hesaba göre kullanıcının gerekli minumum teminat oranı (required collateralization ratio):

100 / [(WETH ağırlığı (0.72) * WETH collateral factor (0.82) + DAI ağırlığı (0.28) * DAI collateral factor (0.9))]

Yukarıdaki gibi hesaplanır. Yapılan hesaba göre kullanıcının tutması gereken minumum teminat oranı %118.7 olmalıdır. Kullanıcının alabileceği maksimum borç:

Yukarıdaki tabloda hesaplandığı gibi 3032 dolardır. Ancak, kullanıcı bu aşamada çok dikkatli olmalıdır. Çünkü, eğer bir kullanıcı maksimum miktarda varlık borçlanırsa, örneğimizdeki 3032 dolar gibi; teminat olarak kullanılan varlıkların değerinde gerçekleşebilecek en ufak bir düşüş veya borçlanılan varlığın fiyatında gerçekleşebilecek en ufak bir artış bile pozisyonun tasfiye edilmesine neden olur.

Tüm bunlara ek olarak, Compound’da cTokens mantığı vardır. Borç veren kullanıcılardan gelen varlıklar bir havuzda toplanır ve her borç veren kullanıcıya havuza sağladığı miktara göre cToken verilir. Örneğin cDAI, DAI havuzuna DAI tokeni koyan kullanıcılara verilir. Eğer kullanıcı havuza koyduğu tokenleri geri çekerse, kullanıcıya verilen cDAI’ler yakılır. Ayrıca, cTokenler de tıpkı normal ERC-20 tokenleri gibi alınıp satılabilir. cTokenlerin varlığını daha iyi anlamak için şöyle bir örnek kullanalım. Bir havuzda 3 kullanıcı tarafından sağlanan 3000 adet DAI olduğunu ve 1 cDAI’nin 4 DAI’ye eşdeğer olduğunu varsayalım.

Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi 3 kullanıcı tarafından sağlanan 3000 DAI’ye karşılık Compound 750 adet cDAI (3000/4) üretir ve bunları havuza sağladığı varlıklar oranında kullanıcılara dağıtır. Compound, kullanıcıları havuza varlık atmaya teşvik etmek için konulan varlıklara değişken APY’ler (Annualized Percentage Yield = Yıllık yüzde getirisi) verir. Bizim örneğimizi sadeleştirmek için APY sabit ve %10 olsun. Oluşan yeni senaryoda, havuza APY’ler ödendikten sonra, havuzda 3300 DAI birikir.

Havuzlara APY ödendikten sonra cDAI ile DAI arasınaki değişim oranı da değişir. Dileyen kullanıcı elindeki cDAI’lere karşı havuzdan varlıklarını çekebilir. Tüm bunlara ek olarak, Compound’un COMP adında bir yönetişim tokeni (governance token) bulunur. Bu tokene sahip olan kullanıcılar, borç alımlarını durdurma, yeni kontrat kodları ekleme/çıkarma gibi kritik işlemlerde oy verme hakkına sahiptirler. Buraya kadar incelediğimiz kısımlar bize Compound protokolünün günümüz bankacılık ve finans kurumlarıyla benzerlikler teşkil ettiğini göstermiştir.

Regülasyon İhtimalleri

Yazının bu kısmında, Compound protokolünün Amerika Birleşik Devletlerindeki düzenleyici kuruluşlar tarafından karşılaşabileceği regülasyon ihtimallerinden bahsedeceğim. Öncelikle, Compound’un işleyiş sisteminin günümüz finans ve bankacılık kurumlarıyla benzerlikler teşkil ettiğine değinmiştik. Çünkü Compound mevduat sahiplerinden (depositors, liquidity providers) varlıklar toplar ve bu varlıkları belirli bir teminat oranı sağlayan kullanıcılara borç olarak verir. Borç alan kullanıcılardan elde ettiği getirinin bir kısmını kendisine ayırır ve kalanı mevduat sahiplerine dağıtır. Ayrıca, kendisine ayırdığı kısmı da COMP token sahiplerine ve havuzlara ek varlık olarak dağıtır. Bu yüzden Compound protokolü Merkez Bankaları Sistemi (FED), Federal Rezerv Kurulu (FRB), Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) gibi kurumlar tarafından özellikle bankacılık alanında olası regülasyonlar kapsamına dahil edilebilir. Öte yandan, COMP yönetişim tokenlerinin birer menkul kıymet olarak değerlendirilebilme ihtimali olduğundan, bu konuda Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC)’ndan da bir regülasyon hamlesi bekleyebiliriz.

--

--