Bir Baba Indie ile Sürprizlerle Dolu Salılar

Yapı Kredi bomontiada
5 min readNov 24, 2017

--

Kasım ayında A Corner in the World X bomontiada ALT Music Sessions programı kapsamında Salı günleri Yok Öyle Kararlı Şeyler, Dolu Kadehi Ters Tut, Deniz Tekin ve Can Kazaz ile 4 konser gerçekleştiriliyor. Bir Baba Indie işbirliği ile hazırlanan bu programın en dikkat çekici özelliği ise interaktif olması. Katılımcılar hem müzisyenlerle etkileşim içinde konser deneyimleri geçirirken, aynı zamanda konserlerin etkisiyle resimler çizdiler, hamurdan heykelcikler yaptılar ve sanatçıların üretim süreçlerinin bir parçası oldular.

Bir Baba Indie kimdir, nasıl bir oluşumdur?

Cihad Satıroğlu: Bir Baba Indie 2009 yılında bir blog sayfası olarak kurulmuş, 2014 yılından sonra, ekibin genişlemesiyle birlikte; aynı isimle Açık Radyo’da bir radyo programı, aylık ve düzenli olarak çeşitli mekanlarda DJ set’ler, yerli ve yabancı gruplara konser organizasyonları gerçekleştirmiş ve bunun dışında birçok farklı projeyi hayata geçirmekte olan bir müzik oluşumudur. Şu an dijitaldeki mecramıza, yerli bağımsız müzik ağırlıklı olmak üzere içerik üretmeye devam ediyoruz. Ocak 2017’den beri Tuğçe ile birlikte her hafta yerli müzik dünyasından konuklar ağırladığımız Radyo Kanyon’daki programımıza ise tam gaz devam etmekteyiz. Bunların yanı sıra, bomontiada ALT’ta gerçekleştirdiğimiz gibi çeşitli ortaklıklarla farklı projeler üretmeye de devam edeceğiz.

Kasım ayı A Corner in the World X bomontiada ALT müzik programı için işbirliği yapıyorsunuz. Bu programı hazırlarken nelere dikkat ettiniz? Programa dahil edeceğiniz sanatçıları nasıl belirlediniz?

Cihad: Bir kere mekanın alışılmışın dışında bir etkinlik alanı olması, iç mimarisi ve akustiğinin bizi çok etkilemesiyle birlikte seyirci ve sanatçının daha samimi bir ortamda bir araya gelmesini hayal ettik. Sadece bir konser izleyip gitmek değil, izleyicinin, konser öncesi, sırası ve sonrasıyla birlikte işin içine daha fazla müdahil olabileceği, daha geniş kapsamlı bir deneyim tasarlamaya çalıştık. Her haftanın konseptini belirledikten sonra yıllardır takip ettiğimiz yerli müzik dünyasından, bu proje için uygun olabileceğini düşündüğümüz sanatçı ve gruplarla iletişime geçtik ve bugünkü kadro ortaya çıktı.

Tuğçe Yapıcı: Bir Baba Indie olarak hayata geçirmeyi planladığımız birtakım projeler uzun süredir aklımızı meşgul ediyordu. bomontiada ALT için Kasım ayı Music Sessions kürasyonunu üstlenme fikri ortaya çıktığında ilk önce aklımızdaki projelerden birini gerçekleştirmeyi düşündük. Fakat mekanı gördükten sonra bomontiada ALT’ın mimari yapısından çok etkilenerek tamamen mekana özgü bir proje geliştirmek istedik. Örneğin sahneyi konser salonunun ortasına konumlandırmaya karar verdik. Böylelikle seyircilerin hepsinin sahneye yakın bir mesafeden performansı izleyebilmeleri fikri projenin amacına hizmet eden bir tercih oldu. Mekanın çok amaçlı yapısını ve iç tasarımını göz önünde bulundurarak, yalnızca canlı performansların gerçekleşeceği salonla sınırlı kalmaktansa lounge alanını da azami seviyede değerlendirebileceğimiz bir proje tasarlamaya özen gösterdik. Kasım ayı Music Sessions için konser çıkışlarında DJ setler ve pop-up sergilerle seyircileri bir hayli şaşırtacağımız ve mekandan ayrılmak istemeyecekleri bir lounge alanı yaratmak istedik. İlk iki etkinliğimizde de keşfetmeyi seven seyirciler için mekanın dört bir yanı sürprizlerle doluydu, onların keşfetmesini izlemek ise bizim için bir hayli heyecanlıydı.

Müzik programının interaktif olması, programda en öne çıkan özellik oldu. İnteraktif olmasının önemi nedir? İnteraktiflik size ne ifade ediyor?

Cihad: Baştan beri klasik bir akustik konser serisi ortaya çıkarmak istemedik. Tuğçe ve ekipteki diğer arkadaşlarımızla aramızda hep seyirciyi nasıl işin içine katabileceğimiz konusunda beyin fırtınaları yaptık. İzleyenlerin, katılımcı olarak yer aldıkları etkinliklere daha fazla odaklanıp, ilgi gösterdiğini düşünüyoruz. Bu sebeple de böyle bir konseptte karar kıldık.

Tuğçe: Cihad da ben de işimiz gereği her hafta çeşitli mekanlarda ortalama 3–5 canlı performans izliyoruz. Konserlerde hatırı sayılır bir mesai harcayınca ister istemez seyirci davranışlarını, eğilimlerini gözlemliyoruz. Dinleyicilerin büyük çoğunluğunun dikkat süresinin çok düşük olduğunu, konserlerde performansı dinlemek ve sahneyi izlemek yerine bir kokteyl havasında sohbet etmeyi veya telefonlarıyla meşgul olmayı tercih ettiklerini sıklıkla fark ediyoruz. Bundan çoğu zaman rahatsız olsak da, üzerine biraz düşününce bu durumu olumlu veya olumsuz addedip yargılamaktansa, bir yeni dönem gerçekliği olarak kabul edip anlamaya çalışıyorum kendi adıma. Algılarımızın görselliğe duyduğu ihtiyacın da artmasıyla çoğu insan için 60–90 dakika boyunca konuşmadan, başka bir şeylerle ilgilenmeden, telefon ekranına dokunmadan görsel bir şölenle desteklenmemiş bir canlı performansı odaklanarak izlemek neredeyse imkansız hale geldi. Bir yandan da günümüzde müzisyenin ve genel anlamda sanatçının sosyal medya platformları etkisiyle dinleyiciyle arasındaki sınırların silikleşmesi gerçeği var. Bugün “rock star”lık müessesesi tarihe karışıyor. Bilinmeyen, gizemli rock star hayatlarına dair efsaneler yerini müzisyenlerin gündelik hayatlarına dair sosyal medya paylaşımlarına bıraktı. Aynı bağlamda dinleyici de artık takip ettiği müzisyenlerle tek bir tweet, tag veya mention aracılığıyla saniyeler içinde etkileşime girebiliyor; fikirlerini, beğenisini, eleştirisini beyan etmekten çekinmiyor. Tüm bu değişim yaşanırken dinleyici ile müzisyen arasındaki ilişkinin doğası da günden güne geri dönülmez biçimde başkalaşıyor; günün sonunda müzik de bu durumdan nasibini alıyor. Bu dönüşümün getirdiklerini gözlemlemeye ve anlamlandırmaya çalışma çabamızın bomontiada ALT için tasarladığımız projenin çıkış noktasındaki etkisi büyük. Kısacası bugün müziğin üretim, paylaşım ve dinleyici tarafından algılanma süreçleri hatırı sayılır ölçüde interaktif bir ortamda gerçekleşiyor. Biz de bu konu üzerine Cihad ile sık sık tartıştığımız ve olan biteni merakla gözlemlediğimiz için bu programda interaktifliği öne çıkarmak istedik.

Müzik programında yer alan sanatçılar/gruplar da katılımcılarına yönelik aktif bir role sahipler. Kendilerine böyle bir programdan bahsettiğinizde verdikleri tepkiler nasıldı?

Cihad: Etkinliklerdeki tüm sanatçılar daha önceden tanışıklığımızın olduğu isimlerdi. Öncelikle bizimle ortak bir iş yapma fikrine oldukça hızlı ve olumlu bir şekilde dönüş yaptıkları için tekrar her birine tek tek teşekkür ediyoruz. Tüm isimlere proje teklifini ilettiğimizde özellikle bomontiada ALT’ın atmosferi ve etkinliklerin konsepti oldukça ilgilerini çekti. Şu ana kadar gerçekleşen tüm etkinliklerin sonrasında gruplar da dahil olmak üzere herkesin oldukça keyifli ve memnun olduğunu söylersek yanlış olmaz sanırım.

Tuğçe: Böylesine interaktif ve disiplinler arası bir proje fikri aklımızda ilk belirdiğinde eşzamanlı olarak isimler de belirdi. Bu tür yaratıcı deneyimlere ilgi duyduğunu bildiğimiz; denemekten çekinmeyeceğini, yarattığımız konsepti geliştirmek için üzerinde bizimle beraber çalışmaktan keyif alacağını düşündüğümüz isimlerle iletişime geçtik. Cihad’ın da belirttiği gibi hepsi halihazırda tanışıklığımız olan, daha önce radyo programımızda da konuk ettiğimiz isimlerdi. Eminim ki Yok Öyle Kararlı Şeyler, Dolu Kadehi Ters Tut, Deniz Tekin ve Can Kazaz değil de başka isimlerle çalışsaydık bambaşka bir proje ortaya çıkacaktı. Fikirlerimize güvendikleri ve bizimle birlikte bu deneyimin bir parçası olmayı heyecanla karşıladıkları için mutluyuz.

Bu programda sizi en çok heyecanlandıran ne oldu?

Tuğçe: Bilinmezlik. Proje kağıt üzerinde pekala iyi duruyordu ama seyircinin de bu oyunlarımıza dahil olmaktan keyif alıp almayacağını denemeden bilemezdik. Fakat gördük ki seyirciler de bizim müzisyenlerle beraber kurduğumuz bu oyuna severek ve isteyerek dahil oldular. Tabii bunu sağlamak için projenin her ayrıntısı üzerinde A Corner in the World ekibiyle birlikte aylar süren bir mesai harcadık.

Cihad: En başta; hayal ettiğimiz şeylerin, eyleme döndüğünde gerçekten kafamızdaki gibi olup, olamayacağıydı! Etkinlikler açısından haftanın en hareketsiz günlerinden olan Salı’ya bir ay boyunca bir hareket katabilmek de ayrı bir heyecandı.

--

--

Yapı Kredi bomontiada

Yaratıcı kültür kampüsü Yapı Kredi bomontiada, Bomonti kültür mirası içinde birlikte üretmeyi, paylaşmayı ve keyifli vakit geçirmeyi teşvik ediyor.