Doğu Batı Kampı’nın Gençler Üzerindeki Kalıcı Etkisi
Doğu Batı Kampı Gençleri Sevgi ile Kucaklıyor, Farklılıkları Keşfedip Birbirini Tamamlayarak Yaşayarak Öğrenmenin Güzellikleri İle Tanıştırıyor
Bu seneki Doğu — Batı Kampı Hülya Denizalp ve tüm gönüllülerin gayret ve özverisi ile mutluluk, yepyeni dostluklar ve kazanımlarla tamamlandı. BTF olarak 30 öğrencimize sponsor olduğumuz kamp 9 farklı ülkeden ve Türkiye’nin dört bir yanındaki 26 farklı illerden gelen gençler konsantrasyon çalışmları, yaratıcı drama etkinlikleri, farklı ülkelerin danslarının tanıtımı gibi daha birçok aktivite ile ekip olma bilinci, farklı topluluklara dahil olma, olayları ve kişileri daha geniş bir bakış açısı ile değerlendirebilme, hoşgörülü olma adına epey yol katetti.
Gelin bize adeta kampın içinden bir pencere açan, ne kadar güzel dostluklar kurulduğuna, birbirlerinin farklı yönlerini nasıl benimsediklerine, neler yapıldığına dair ipuçları veren Ruken’in mektubuna kulak verelim:
Selamlar …
Yine ben…Bu 3. Selamlaşmamız aynı zamanda vedalaşmamız. 33 kere gidip hepsinde de daha önce hiç gitmemiş gibi heyecanlanıp, ağlayıp ardından da yazı yazabilirim. Bu yeteneği afacanın sıcacık gülümsemesinden kazandım sanıyorum.
Yaşadığımız aslında 5 günlük unutulmaz bir rüya. Güldüren, ağlatan, yoran umutsuzluk dışında her duyguyu bünyesinde barındıran bir rüya.
Bazen insan sayfalarca düşünüp tek kelime çıkaramaz, size de öyle oluyor değil mi? Oluyordur bence. Hele ki böyle muhteşem bir rüyadan uyanmışken.
Bir düşünün ki size gönüllülüğün armağanı, ardında nelerin saklı olduğunu tahmin edemeyeceğiniz bir harikalar diyarının anahtarı sunuluyor da, siz kendinizle tanışıyorsunuz. Girdiğiniz o güzel yuvada her köşe başında hepsi birbirinden güzel ve farklı çerçeveli aynalar karşılıyor sizi. Aslında hepsinde kendinizi görüp hiçbirini kedinize benzetemiyorsunuz. Küçücük bir kapının ardına dünyaları sığdırmışlar da rahatça yaşamanız için size yer bile kalmış.
Öyle zengin bir sofra ki burası hem şaşırtıyor hem doyuruyor. Bir bakıyorsunuz 24 saat önce tanımadığınız insanlara sımsıkı sarılıp 30 kişilik çekirdek aile olmuşsunuz.
İzin verirseniz size ailemden bahsetmek istiyorum;
Hülya DENİZALP hem Afacan’ın hem de Doğu batı kampının annesidir onu görebilmek için odasından çıkmasını sabırsızlıkla bekleriz , Bora tam bir abidir dinlemezseniz o güzel sesi aniden yükseliverir ayrıca her türlü objeye şiir yazabilir , Ercan saçlarını çok sever günde 594839 kere düzeltir onları , Malik görebileceğiniz en doğal insanlardandır ayrıca ileri seviyede İngilizce konuşabilir, Alihan içimizdeki en naziklerdendir on parmağında on marifet , Hakan tam bir Osmanlı adamıdır aslan gibi kükrer, Şimal ailemizin sinek severidir hatta öyle ki sinek ısırıklarını kalp içine alır, Mücahit ailenin kayısısı aynı zamanda neşesidir, Sarenur ailemizin naif kızıdır , Pınar kız kardeştir en büyük hobisi geleneklerimizi yabancılara aktarmaktır , Nadya şirin koca gözlü kızımızdır en sevdiği yemek Keledoş’tur, Hasan derin adamdır o kulaklıkla ne dinliyor sürekli merak konusudur , Srecko al yanaklı güzel bakan folklor hocamızdır , Dominik içimizde ki en uyumlu bireydir şalvarın en yakıştığı insandır , Leyla ailenin güzel sesli güzel kızıdır , Şeyma tatlı modern dansçımızdır , Andrea asil balerinimizdir fazlaca konuşur zorla sustururuz , Mehmet kameramanımızdır tüm çekim işleri ondan sorulur ,Lionel selvi boylumuzdur kafayı çarpmasın diye kapılar oldukça yüksek inşa edilmiştir , Gülsüm Karadeniz’in haylaz kızıdır , Clara en içten bireyimizdir hep memnun olur , Fatma çekingen ama bir o kadar da candan bir yürektir ,Elif yüzme bilmeyip yüzebilen tek insandır ,Kübra dupdurudur ,Yağmurun harika gamzeleri vardır sırf göstermek için sürekli gülümser , Alan en iyi öğrencidir öğretileni hemen kapar , Nensi sert gibi görünür ama şevkatli bir omuzdur , Tahir en iyi balon şişiricidir ayrıca harika bir eğitmendir, Esther en iyi secret friend’dir, Ruken ( ben ) marketten sorumlu bakandır asla ağlamaz ..
Haydi bir de neler yaşadığımıza bakalım;
Öncelikle sizi Afacan Gençlik Evi tabelasının önünde tam donanımlı, muhteşem güler yüzlü, rengarenk bir ekip karşılıyor. Bir an afallıyorsunuz “Acaba daha önce tanışmış mıydık “diye düşünmeden edemiyorsunuz. Odanız bile sizin geleceğinizden haberdar bayramlık çocuklar gibi tertemiz, heyecanla sizi bekliyor.
Önünüzde çiçekli bir yol var aheste aheste ilerliyorsunuz fakat bir yanınız tedirgin…
Sizin için özenle seçilmiş aile bireyleri tamamlanınca, ilk iş isim öğrenme etkinlikleri. Etkinlik sonunda siz bile şaşırıyorsunuz ,30 kişi dakikalar içinde yerleşiyor hafızalara. Daha geleli bir saat oldu nasıl olur da bu kadar eğlenirim diye düşününce afacan dile geliyor; “Dur daha yeni başladık bu bütünün bir parçası “. Tamam diyorsunuz henüz hiçbir şey görmedim yarın ola hayrola…
Bu kapının ardında asla yalnız kalmıyorsunuz, sürekli tamamlayıcı parçalarınız beliriyor yanınızda, sonrası malum: tadına doyulmaz muhabbetler, uykusuz geceler, şen kahkahalar, dayanışma ve dahası …
Elinize tutuşturulan fotoğrafı zamanla yarışarak hikayeleştirip yeteneğinizi sergiliyorsunuz.
Aynı ortamda bulunan beş farklı bakış açısının ve hayal gücünün ortaya çıkardığı fotoğraflardan kendi öykünüzü oluşturuyorsunuz.
Kültür gecesinde aslında yanı başınızda bulunan güzellikleri görüyor, bayılana kadar dans ediyorsunuz. Bunun yanında farklılıkların zenginlik olduğunu benimsiyorsunuz.
Her bireyin buluşmaya gelmeden önce hangi güzelliklere imza attığını görüyor ve onunla gururlanıyorsunuz.
Hele bir paylaşım etkinliği var ki …. Göz göze bakmanın daha önce hiç bu kadar anlamlı gelmediğini fark ediyorsunuz. Dinlemek, bir yüreğe dokunmak, ön yargısız sadece anlamaya çalışmak… Göz yaşları eşlik ediyor size, o aktıkça siz hafifliyorsunuz, hafifledikçe bütünleşiyorsunuz, çember saydamlaşıyor tablo tamamlanıyor.
Her güzel şeyin bir sonu varmış ama siz bunu son olarak görmek yerine bir başlangıç sayıp davetlilerinizi de bu bağınıza şahit etme çabasına girişiyorsunuz. Çünkü en güzel ekip olmak bunu gerektirir.
Son dokunuşu kendi grafiklerinizi çizerek yapıyorsunuz. Nasıl da yükseliyor o grafikler, aksi düşünülemez zaten.
Artık her şeyin başladığı noktada; sondasınız. Beş gün daha önce hiç bu kadar uzun, hiç bu kadar kısa olmamıştı der gibi bakıyor tüm gözler. Uzun vedalaşma faslından, dinmeyen gözyaşlarından ve kucaklaşmalardan sonra aile olduğunuzu birbirinize tekrardan hatırlatıp yine görüşmek üzere ayrılıyorsunuz yuvanızdan….
Şayet anlattıklarım hoşunuza gittiyse ve siz de bu muhteşem rüyada yolculuk yapmak, ailemize dahil olmak istiyorsanız şansınızı deneyin derim eğer memnun kalmazsanız…. (öyle bir ihtimal yok ) 😊
Yine teşekkür ederim, hep teşekkür ederim, inşallah tekrar teşekkür edeceğim …
İşte katımcılardan DBK özeti:
Kampa katılan gençlerin BTF aracılığıyla destek olan sizlere de kucak dolusu bir teşekkür var.
Gençler kamp dönüşü Alsancak’ta sokak müzisyenlerinin melodileri ve çevredekilerin katılımıyla halay çekiyorlar. Onların deyişiyle:
“DBK’nın etkisi devam ediyor.”
