Yaptığın işten keyif al, sev!

Çağatay Çalı
Çağatay Çalı
Published in
5 min readFeb 8, 2019
En büyük zayıflığımız pes etmekte yatıyor.

Sevgili dostum, büyüğüm, küçüğüm sözüm sana. Nacizane bir yazılım geliştiricisi adayıyım. Yaptığım işi seviyorum. Ben daha yolun çok başındayım, sorumluluklarım az fakat kendimi ne badireler altına sokuyorum bir bilsen…

Selamlar tekrardan, işini severek yapan birisi olarak neleri kazanıyorum biliyor musun, bilmiyorsun veyahut biliyorsun. Hadi beraber inceleyelim.

Söz kulağa çok basit geliyor değil mi? Yaptığım işi elbette ben de seviyorum diyorsun belki de içinden. Yine ne anlatıyor bu divane* çocuk…

Hayır, sevmiyorsun aslında! Sevsen böyle olmazdı!

Hayatını bir dişlinin çarkı misali ilerletmek dışında ne yaptın? — Bu soruyu düşün. Oniki + dört-beş yıl okudun, bir işe başladın, bir şekilde maaşın var ve hayattan beklentilerin değişti. Evlenmek, ev, araba almak. Belki de yurt dışına taşınmak. Sonra ne olacak ben söyleyeyim, daha iyi bir ev, daha iyi bir araba, bir tatil için aylarca para biriktirmek, belki çocuk, sonra çocuğun en iyi şekilde gelişimi…

Sen kendin için yaşamalısın, başkası için değil.

Yaptığı işi severek yapan insanları bir bakışta anlayabilirsin değil mi, alanında en iyilerdir. Üstün hiçbir özellikleri olmayabilir. Hatta sağırlık döneminde 9. senfoniyi yazmış bile olabilirler… Üstün oldukları şey; yaptıkları işe duydukları tutkudur. Sende bu yoksa ilk bunu değiştirmelisin, araba bekleyebilir. Eğer yaptığın işi gerçekten seversen başarı/para/huzur/mutluluk kaçınılmazdır.

Hayatının merkezine kendini koy sonra al eline kahveni bir soluk uzakları izlerken düşün. Ben neyim, ne badireler atlattım, şu an neredeyim ve nereye gidiyorum. Etrafımda ne olup bitiyor, ülke, dünya, toplum, kültüre ne oldu.

Hayatta hiçbir şeye mecbur değilsin. Şu an çalıştığın işe sırf evladına iyi bir gelecek sunmak için katlanıyor olabilirsin. Çık demiyorum, ama diğer vakitlerde kaç! Kendini mutlu olduğun anları kovalarken bul, bir hobi edin, aklına sıkıcı işin gelmediği anları keşfet. Ya da işini değiştir. Tutkunu olarak yapacağın işi yap. Yoksa yap-ma gözünü seveyim, kaç yıl yaşıyoruz şunun şurasında.

Gözlerinin içi parlasın yaptığın işi anlatırken, eşine/sevdiceğine/çocuğuna bakar gibi bak işine.

Saygı duy hiç olmadığı kadar yaptığın işe saygı duy. Elinin kenarıyla iş yapma. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.

Keşfet, yaptığın işi tekrar tekrar keşfet. Aynı yoldan geçerken farklı açılardan etrafı izleyerek keyif alırcasına.

Üret, vazgeç artık başkalarının ürettikleri basma kalıp şeyleri kullanmaktan. Resim çizmeyi mi seviyorsun, kendi içinden geldiğince bir resim çiz ve çerçevelet duvarına as. Van Gogh’un tablolarından daha çok keyif verecek sana o tablonun duvardaki duruşu. Koşmayı mı seviyorsun, hiç kimsenin koşmadığı yerlerde koş! Kitap okumaktan mı keyif alıyorsun, hadi sen de dene bir tane yazmayı! Yazılım geliştirmeyi mi seviyorsun, bırak artık elindeki hazır araçları, bir tane araç da sen yaz! İşte o zaman yaptığım işi seviyorum diyebilirsin. Gözlerinden ışıklar çıkacak, saygı duyacak ve her geçen gün daha çok keşfedeceksin, kendini. Dediklerime kulak ver, bir gün karşılaşırsak kahve içelim senin hayatını dinlemek için şimdiden sabırsızlanıyorum.

Ben ne mi yapıyorum? Bu kadar yükseldi mi nabızımız? Girizgah yeter mi, yeter bence. Deli divane şekilde öğreniyorum, okuyorum! Yazılım geliştirmek sadece para kazanmak değil, insanların hayatlarına dokunmak demek benim için. Senin bastığın butona ben sevgimi katıyorum. Özeniyorum, seviyorum. Hafta içi her gün okula gidip dişlinin çarklarında nasıl ilerleyeceğimi öğreniyorum, eve gelip dişliyi nasıl kırarım diye kafa yoruyorum. Kafamda oluşturulan sınırları yıkmak için de ayrı çaba sarfediyorum.

Bunu bilmezsen iyi bir mühendis olamazsın! Hadi canım ordan ya, sen mükko mühendis olmuşsun da o yüzden bana bunları anlatıyorsun. — Demeyin — . O alanında uzman birisi(!), ve dişlide ilerlemek için çok emek sarfetmiş. O insanları sevin, sessizce uzaklaşın.

Bir eğitmenin iyi olduğunu nasıl anlarsın biliyor musun? Yaptığı işi sana sevdirir, korkutmaz. Seni yargılamaz, kafanda sınırlar çizmez. Sana dersten çok daha fazlasını, tutkusunu aşılar. O insanları hayatınızda kavanozlarda saklayın, hava almasın. Çürüyor sonra. Aynı zamanda işini severek yapan birisidir de :)

Dediğim gibi, hayatımızın her yerinde işini severek yapan insanları görebiliriz. Fakat şirinler gibilerdir. İyi bir insan olursak onları görebiliriz. Her yerdeler, içimizdeler hatta birisi de sensin ama henüz keşfetmemiş olabilirsin. Benim şimdilik hikayem bu kadar. Saat 6:00'a yaklaşıyor. Bugün yaklaşık 14 saat işimleydim. Şimdi de seninle hoşbeş ediyoruz. Bu bahaneyle sana ufak bir duyurum var, biliyorsun ki geçen hafta ufak bir hafta sonu projesi hazırladım ve global pazara çıkarttım. Çıkartırken biraz uykulu ve yorgunluğun verdiği dikkatsizlikle bir saat erken çıkartınca süper bir ders aldım.

Yılmadım, daha çok hırslandım. Bir projem daha var, senin için. Yine hatırlarsın “boktan link kısaltma servisi” hazırlamıştım. Binlerce link kısaltılmıştı hani ilk günden. Çok eğlenmiştim onu hazırlarken.

Onu açık kaynak olarak hazırlamıştım, sadece bir web sayfasıydı. Uzuncadır da çalışıyor. İnsanlar sevdi ve gerçek bir ihtiyaçmış, onlarca kişiden internal’de kullanıyoruz allah razı olsun geri dönüşü aldım. Çok garip değil mi?

Hikayem şöyle, E-Mail Tracker uygulamasını ProductHunt’a erken çıkarttığımda twitter’dan paylaşım yaptım. İnsanlar beğendi paylaştı ve ben hata yaptığımı bir saat sonra anladım. Attığım tweet’i değiştiremiyordum artık uçmuştu… Linki kısaltmış olsaydım da bu durum değişmeyecekti çünkü link kısaltma servisleri HTTP 301 kodu ile yönlendiriyor :(

Keşke HTTP 302 ile yönlendirilip benim de değiştirmeme müsade etselerdi, dediğim anda şimşekler çaktı voila! Ben yapacaktım artık, kaçarı yoktu. E-Mail Tracker’da hazırladığım arayüzü androidde de yayına alamadığım için çok üzülmüştüm hem. Paralel bir arayüzü bu tarz bir projeye giydirebilirim diye düşündüm. Ve biliyor musunuz, domaini alıp backendin çoğunu yazmam 20 dakika sürdü. Düşünemez oldum bir an, allah affetsin. Link kısaltma işi çok basit bir iş. Veritabanına yaz, oradan oku, yönlendir. Bu işi nasıl en mükemmel şekilde yazarım dedim. Firebase hosting + firebase functions + emoji url + klasik url + özel tasarım bir mobil uygulama ile ölçeklendirilebilir ve sürdürülebilir şekilde yapabilirim dedim. İsmini de MagicLink koydum. Veritabanından hedef adresi değiştirdiğinizde link’in hedefi değişiyor, link’e tıklandığında bildirim alıyorsunuz. Çok sık bildirim alacağınız duruma henüz bir çözüm getirmiş değilim, belki debounce yaparım. Henüz ben de bilmiyorum. Yaptığım işten nasıl keyif aldığımı izleyin istedim. Canlı olarak belki 24 saatten fazla sürecek bir yayında bu projeyi bitirip ProductHunt’da yayına alacağım. Bahane üretmeyip iş üreteceğim. Başarısızlıkların peşimi bırakmadığı şu dönemde ne çok şey ürettim ve batırdım bir bilsen.. Google reddetmeseydi iyiydi.. Şimdi reddettiler daha çok hırslandım. Neyse, konu dışına çıkmadan son olarak şunu söylemeliyim.

16 Şubat’da Twitch’de saat 16:00'da buluşalım. Ufak tefek hazırladığım şeyleri anlatayım, sonra ben kulaklığımı takıp koda gireyim, sonra paylaşımlar için yazıları hazırlayayım. Uzun bir gece olacak, yanımda olabildiğin kadar olursan sohbet ederiz, bir projenin başlangıcından çıkışına yanımda olmuş olursun. Ben de uykuya yenilmemiş olurum. Efsane bir link kısaltma uygulaması yapacağız seninle. Neden mobil yapıyoruz onu da söyleyeyim, mobil kullanımı çok ön planda artık. Tabletlerden kod yazacağım gün için para biriktiriyorum. Bi iPad Pro + kalem ve klavye ile kafede kahvemi yudumlarken kod yazayım, daha ne! Çok uçuk gelebilir ama önümüzdeki 2 yıl içerisinde bu olacak, Fatih abiye çok özeniyorum, maşallah.

Tabletinden makalesinin linkini kısaltsa, sosyal medyada bir tıkta paylaşsa, metriklerini özel tasarlanmış bir uygulamadan görse, ah yanlış linki paylaşmışım dur hemen gideceği adresi değiştireyim dese ve keyfini kaçırmamış olsa….

Çok mu şey istiyoruz? Bence değil. Hadi biraz spoiler vereyim, beni şu adresten takip etmeyi unutma,

https://🔖✨.ws/dev

https://getmagic.app/dev

Sevgilerle :)

--

--

Çağatay Çalı
Çağatay Çalı

Hack the ( things || ideas ) with code, equipped with NodeJS and coding skills which gained in early age.