Cinler ve Şeytanlar Görülebilir mi?
Allah’ın kulu ve efendimizin ümmeti olan cinler her ne kadar kendilerine has yapılarıyla görülemeseler bile, dünyevi vasıtaları vesile kılıp, kılıf ve elbiseye bürünerek insanlara görünebilirler. Meleklerin ve cinlerin bizlere bu şekilde görünmelerine “temessül” denmektedir. Eski ümmetlerin zamanında cin ve melekler yaşayanların karşısına çıkabildiği gibi, uygun koşullar oluştuğunda bu zamanda da görülmesi mümkündür.
Nitekim bünyesi müsait bazı Ehli Sünnet kişiler cinlerle irtibata geçerek zaman zaman onları görebilmektedir. Bazı Allah dostlarının da cin ve melekleri görebilmesi mümkündür. Bunlar tamamen yüce Allah’ın müsaadesi ve iradesi ile olabilir. Şunun da altını çizelim Efendimiz (sav)’e vahiyleri ulaştıran melek, farklı suretlerde ve şekillerde gelebiliyordu.
Cebrail (as), gün geliyor Dıhye (ra) suretinde geliyor, bazen de, dini sohbet maksadıyla üzerinde hiç de yolculuk emaresi taşımayan bir misafir kıyafetinde bembeyaz tertemiz ansızın geliyor ve “İman, İhsan, İslam nedir?” şeklinde sorulara sorarak, aldığı cevapları “Doğru” diye onaylayıp gidebiliyordu…
Bizim de sitemizde yer verdiğimiz alimlerden İmam Şiblî; söz konusu cinlerin ve şeytanların kendi başlarına şekillerini değiştiremeyeceklerini, buna güç ve kabiliyetlerinin olmadığını, fakat yüce Allah’ın (cc) öğrettiği kelime ve şifrelerden adeta anahtar vazifesi yapan birini dile getirdiklerinde, Allah’ın (cc) onları farklı şekle, farklı bir hale soktuğunu belirtir. Cinler ve şeytanlar, kendi kendilerine bu geçişi “parolasız olarak” yapmaya kalkıştıklarında, bünyeleri paramparça olur ve hayatlarını kaybederler.
Yılan, akrep, sığır, merkep ve kuş kılığına girebileceklerini yine hadis kaynaklarından ve alimlerden öğreniyoruz. Efendimizin bir hadisi şerifini de unutmadan nakledelim: “Siz evinizde böyle bir haşere gördüğünüzde, ona önce üç defa ‘Allah rızası için git!..’ deyin; belki o cin arkadaşlarınızdan olabilir. Eğer gitmezse, o zaman cin değildir; zarar verecekse, öldürebilirsiniz.”
Cinlerden olan şeytan da, çoğu zaman insan kılığında karşımıza çıkabilir. Nitekim, Bedir Harbi evvelinde Necid’li bir yaşlı şekliyle Kureyş’e gelip, kurulan tuzaklar için tahrik edici öneriler sunup, çareler gösterdiği bilinmekte. Bir başka defa, ganimet mallarına nöbetçilik yapan bir sahabenin şeytanı ganimete zarar vermek üzereyken yakaladığı, yalvarması karşısında da acıyıp salıverdiği nesilden nesile ulaşan bir hadisedir. Hadise üçüncü defa tekrarlayınca şeytan, kendisini Allah’ın Rasulü’ne götürmeye karar veren sahabeye, “Bırak da, sana bizden korunup, emniyette olacağınız bir şey söyleyeyim.” diyecek, Sahabi, “O nedir” diye soracak o da “Ayetü’l-Kürsî” cevabını verecektir.
