Hayat Kurtaran
Küçük Şeyler — 1
Şeytan ayrıntıda gizlidir. Hayır, polisiye bir roman reklamı yapmıyorum. Hepimiz ne yazık ki bazen gözümüzden kaçan, bilmediğimiz, dikkat etmediğimiz küçük şeylerin nelere neden olabileceğini fark edince evladını kartal kaçırmış Fatma Girik perişanlığına bürünüyoruz. Bazen de elimizin altında olan fırsatları sırf orada olduklarını bilmediğimiz ufak tefek yöntemler nedeniyle tepiyoruz.
İşte bu yazı dizisi size dijital analytics ekseninde (ve doğal olarak çoğunlukla Google Analytics ağırlıklı olarak) bu küçük dikkat edilmesi gereken maddeleri listeleyerek aklınızın bir köşesinde bulunmalarını sağlamayı hedeflemektedir. Yazı dizisindeki madde sayıları farklı farklı ve detayda olabilir, uyarmadı demeyin :)
Elimden geldiğince seriye yeni sayılar ekleyeceğim.
Madde 1: Goal Funnel’larda Dönüşüm hedefine belirlediğiniz tip, alt adımlar için de geçerlidir
Google Analytics’teyiz, Goal tanımlıyoruz, hatta dedik ki biz funnel tanımlayabiliyoruz, heyt! Gittik dönüşümün sağlandığı adımı girdik ve tip olarak da “Equal to” seçtik. Sonra başladık alt adımları girmeye, baktık ki ürün sayfalarının isimleri değişiyor çakallık yapasımız geldi ve regEx koyalım dedik. Ha işte orada yağmurlu havada sağlam gibi görünen ve altı su dolu olan kaldırım taşına basmış durumuna düşeriz. Buradaki altın kural dönüşümü sağlayan değeri atarken seçtiğin tip neyse alt adımlarında da aynı tipte giriş yapmanız gerekir.
Yanlış:
Doğru:
Madde 2: IP’nizi filtreleyin
Google Analytics gibi görünse de her dijital ölçümleme aracı için geçerli bir kuraldır. Siz bu araçları “Ziyaretçileriniz sitenizi nasıl kullanıyor?” sorusuna cevap bulmak için kullanıyorsunuz. Kendi yaptığınız işlemlere bakıp boşuna gaza gelmeyin, kendi ayağınıza sıkmayın.
Madde 3: Geçen hafta başka şey son 7 gün başka
“Dur, bir haftalık rapor çekeyim de gidişata bakayım” mı diyorsunuz? Haftalık raporlar üzerinden aksiyon noktaları mı çıkartıyorsunuz? Müdürünüz “Son haftanın raporunu kırmızı dosyaya koy, odama getir” mi dedi? Heh, orada kırmızı dosya talebine ek olarak dikkat etmeniz gereken ufak bir nokta daha var; Google Analytics’te tarihleri belirlerken “Last Week” ve “Last 7 days” olarak 2 ayrı seçenek görürsünüz. “Last week” bulunduğunuz haftanın bir öncesindeki haftada pazartesi-pazar arasındaki tarih aralığını alır:
Ancak “Last 7 Days” seçeneğiyle ilerlerseniz haftayla ilgilenmeden bulunduğunuz günden 7 gün öncesi alınır:
Bu durum ayrıca ay içinde “Last Month” ve “Last 30 Days” olarak geçerlidir. Aman dikkat.
Madde 4: Default view’a dokunmayın!
Yine bir “rookie” konusu ama o kadar çok karşımıza çıkıyor ki inanamazsınız. Google Analytics’te filtreleme yapmak demek geri dönülemez şekilde verilerinizi filtrelemek demek. Yani kevgirle mercimeği süzdünüz, posasını attınız demek. Yanlış bir filtre koysanız veya herhangi bir nedende yarattığınız diğer view’larda bir sorun olduğunda el değmemiş veriye ulaşma şansınız yok. Bana ulaşın size buzlu bir bardak su ısmarlayayım. Bunun olmaması için lütfen “All website Data” veya “Tüm websitesi verileri” adlı nadide default view’a dokunmayın. Hatta yeni bir view açıp property seviyesinde default değer olarak atayın ki hesaba giriş yaptığınızda bu view karşınıza çıksın. Diğeri sizin veri ambarınız olsun.
Madde 5: Site search tracking’i açın
Bir Web sitesine bakarken ilk dikkat ettiğim şey site içinde arama kutusu olup olmadığıdır. Arama kutuları insanların istanbul trafiğinden kaçmak için kullandığı tayakadın yolu gibidir. Binbir özenle kurduğunuz bilgi mimarinizi by-pass ederek, menü ve diğer CTA yönlendirmelerinizi es geçerek sonuca ulaşmak isteyenlerin tercihidir. Ya da öyle midir? Acaba insanları doğru yönlendirmiyor musunuz? Veya bir e-ticaret sitesiyseniz “İnsanlar hangi ürüne nasıl bir aramayla ulaşmaya çalışıyor?” gibi soruların cevaplarını size kopya çeken ortaokul talebesi ferahlığıyla sağlayacak olan şey Google Analytics üzerindeki site search tracking özelliğidir. Bu özelliği açıp arama yapınızdaki parametre bilgisini alttaki kutucuğa girin ve biraz bekleyin. Abracadabra..
Şahsen sitesinde arama motoru kullanıp bu özelliği açmamış örneklerle karşılaşınca içim cız ediyor. Ve ne yazık ki çok karşılaştığımız durumlardan biridir. (Evet herkes senin gibi “eye of the tiger” değil)
Evet ilk seans için ağızlara bir parmak bal çaldık sanırım. Bu ve serinin takip eden bölümlerinde başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar farklı ihtiyaçlara hizmet eden detayda örneklere yer vermeye çalışacağım ki hepimizin işi görülsün.
Bu arada, yazıyı okurken “Yahu bunları bilmeyecek ne var? Asıl şunlar, bunlar, onlar var” mı dediniz?, Sizin bildiğiniz ve 10 panter gücünde bir özellik mi var? O zaman buyrun er meydanına! Yorumlarda kendi maddenizi ekleyin. Hep beraber aydınlanalım.
Originally published at www.damgh.com on July 23, 2015.
