Akıllı Sözleşmeler — Kim veya Ne Kadar Akıllı?

Bu yazıda akıllı sözleşmeler ve işleyişi ele alınacaktır.

Cemil Cetinbas
DataBulls
4 min readDec 25, 2021

--

Photo by CryptoSchool on mycoinupdates.com

Yakın gelecekte, geleneksel sözleşmelerin aşağıdaki gibi yazıldığı bir dünya hayal edin:

.peer chaincode deploy -n ex02

c ‘{“Function”:init:, “Args”:

{“{\”{version\”2.0\”}”}}

Akıllı Sözleşme nedir? Kısaca, taraflar arasında mutabık kalınan hüküm ve koşulların kod satırları ile ifade edildiği ve kendi kendine yürürlüğe girebilen dijital sözleşmelere “Akıllı Sözleşme — Smart Contract” denir. Nick Szabo “smart” terimini kullanmasının yanlış olduğunu sonradan itiraf etse de, artık akıllı sözleşme kullanımı dilimize yerleşmiş vaziyettedir.

Akıllı sözleşmeler, -birinin herhangi bir ürün satın aldığında satıcıya yapması gereken ödeme gibi- sözleşmesel bir yükümlülüğün yerine getirilmesini tetikler. Bu tür otomatikleştirilmiş sözleşme performansı aslında yeni bir şey değil: birçoğumuz telefon operatörlerine, internet hizmet sağlayıcılarına veya doğalgaz dağıtıcımıza otomatik ödeme talimatları veriyor, hizmeti/ürünü kullandıkça ödemelerin kartımızdan çekilmesine izin veriyoruz.

Ancak bir olay meydana geldikten sonra bir tarafın veya tarafların bazı yükümlülükleri yerine getirmesini gerektiren sözleşmeler — “if-this-then-that” yapısı — daha karmaşıktır. Genellikle noter, banka gibi aracılara veya bir şeyin gerçekleştiğini teyit etmek ve ardından bir sonraki adımı uygulamak için avukatlara ihtiyaç duyulur. Bu kişi ve kurumlar güven unsurunu sağlayan aracılardır. Halbuki bu aracılar dürüstlük abidesi sayılmazlar. Bazen, iç ve dış aktörlerin de etkisiyle, kirli işlere alet olabilmekte veya bu aktörlerce kurban olarak seçilebilmektedirler. Bu yaşananlar da, güvenin merkezileşmesinin diğer sıkıntılarının yanı sıra, tek bir kırılma noktası içermesi nedeniyle büyük risk teşkil ettiğini gösterir.

İşte bu güven sağlayan aracılık görevi için artık akıllı sözleşmeler kullanılabilir. Akıllı bir sözleşme, sözleşmenin ne zaman yürütüleceğini bilmek için bilgisayarda programlanmış harici bir veri kaynağı kullanır. Bu veri kaynağına “oracle” denir ve akıllı sözleşmeye bir olayın gerçekleştiğini söyler. Örneğin; ticaret finansmanında, elektronik konşimento ile ilişkili kayıt numarası bir “oracle” örneğidir. Basitçe anlatmak gerekirse; oracle, bir gönderinin alıcıya ulaştığını belirttiğinde, para otomatik olarak alıcının bankasından satıcının bankasına transfer edilir.

Peki bu akıllı sözleşmeler kim ve ne kadar akıllı? Bu sözleşmelerin IQ’su kaç? Akıllı sözleşmeler, gerçekten sözleşme yükümlülüklerinin ifası konusunda muhakeme yeteneğine sahip akıllı düşünürler mi, yoksa sadece içlerinde kodlanmış emirleri düşünmeden uygulayan mekanik yapılar mı? İkincisinin daha geçerli olduğuna inanmak için iki sebebim var. Birincisi, akıllı sözleşmeler, sözleşmeyi düzenleyenlerin düşünebildiği derecede akıllıdır. Sözleşme yazarlarının, kullandıkları dilin akıllı sözleşme tarafından nasıl yorumlanabileceğini de düşünmeleri ve bunu dikkatlice planlamaları gerekir. Akıllı bir sözleşme, tarafların davranışlarını veya niyetlerini yargılamak için insan sezgisine de sahip olmayacaktır. Sıklıkla kullanılan bir örnek, bir sözleşmenin taraflarının, düzenleyici otoritenin onayını almak için “makul çaba” gösterip göstermediği konusudur. Burada, makul çabanın tanımı ve çabanın makul olup olmadığının ölçülmesi hususları devreye girmektedir. Bu nedenle akıllı sözleşme yazarlarının, “makul” gibi terimlerle uğraşmaya alışkın olan kişilerin yazdığı gibi yoruma açık sözleşmeler yazmamaları gerekir. Bunun en kolay yolu, akıllı sözleşme yazarlarının, geleneksel sözleşme yazarlarının düşündüğü gibi düşünmeyi öğrenmesidir.

Akıllı sözleşmelerin henüz o kadar akıllı olmamasının ikinci nedeni, girişlerinin kötü aktörler tarafından manipüle edilebilmesidir. Araştırmalar, blok zincirlerinin hala güvenlik açıklarına sahip olduğunu gösteriyor. Bir çalışma, Ethereum akıllı sözleşmelerinin yüzde 3.4'ünün veya 1 milyonda 34.000'inin bilgisayar korsanlığına karşı savunmasız olduğunu buldu. Bu, akıllı sözleşmelerin, hataları ve ihlalleri tespit eden gelişmiş akıllı güvenlik teknolojisine ihtiyacı olduğunu gösterir. Çözümün bir diğer önemli unsuru, blok zinciri ekosisteminin akıllı sözleşmelerin kullanımında ortak en iyi uygulamaları geniş çapta paylaşması ve benimsemesidir. Örneğin, Ethereum, akıllı sözleşmeleri kodlamada dikkate alınan ondalık sayıları kabul etmez. Solidity ve Rust gibi daha farklı teknolojileri ise bu yazının sınırlarına sığmayacağı için şimdilik pas geçiyorum.

Akıllı sözleşmeler tüketicilerin ve işletmelerin can attığı dakikliği sağlarken, bazen gecikmeler aslında berbat bir kararı veya kötü bir sonucu önlemek için faydalı olabilir. İşletmeler ve düzenleyiciler, operasyonlarını bu tür hata payının daha sınırlı olduğu ve işlemlerin kendi kendilerine bir anda gerçekleştiği bir dünyaya uyarlamalıdır.

Akıllı sözleşmeler, sözleşmelere uyumla ilgili çeşitli nüansları yorumlamak için yapay zeka kullanarak zamanla daha akıllı hale gelebilir. Aslında, blok zincirinin kendisi çok daha akıllı hale gelebilir. Örneğin, yalnızca ilgili verileri almak ve bunları akıllıca sınıflandırmak üzere eğitilebilir, böylece depolama alanından ve maliyetlerinden tasarruf sağlanır.

Smart Contracts — Simply Explained on Youtube

SONUÇ

Genel olarak sözleşmelerin günümüzde önemi o kadar artmış durumda ki, Harvard Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Oliver D’Arcy Hart, 1985 yılında yazdığı “Incomplete Contracts and Negotiation” başlıklı makalenin öncülüğünde sözleşme teorisine yaptığı katkılardan dolayı 2016 yılında Nobel Ekonomi Ödülü aldı.

Sonuç olarak; akıllı sözleşme teknolojisi geliştikçe, birçok endüstriyi kesinlikle kökten değiştirecektir. Finansal hizmetler, bürokrasi, emlak, imalat ve sağlık gibi büyük endüstriler bu teknolojiyi test etmeye başladı. Bu teknolojinin tam olarak uygulanması sadece bir zaman meselesidir. Avukatlar, müvekkillerini etkileyebilecek değişiklikleri takip ederek aktif rol oynayabilirler, müvekkillerinin istek ve hedefleriyle uyumlu olmasını sağlamak için gelecekteki “akıllı sözleşmelerinin” teknik yönleri hakkında daha fazla bilgi edinmeye başlayabilirler. Gelecekte, dava avukatları artık kağıt üzerinde kast edilen anlam yerine kod satırları arasına gizlenmiş anlamları çıkarmak için uğraşıyor olacaklar.

Kaynakça:

  1. Suominen, K., Chatzky, A., Reinsch, W., & Robison, J. (2018). 10 Big Questions (and Myths) Surrounding Blockchain. In Harnessing Blockchain for American Business and Prosperity: 10 Use Cases, 10 Big Questions, 5 Solutions (pp. 15–22). Center for Strategic and International Studies (CSIS). http://www.jstor.org/stable/resrep22491.6
  2. Ng, T. S. (2017). Blockchain and Beyond: Smart Contracts. Business Law Today, 1–2. https://www.jstor.org/stable/27031184
  3. https://en.wikipedia.org/wiki/Four_corners_(law)
  4. https://www.nobelprize.org/prizes/economic-sciences/2016/press-release/

Diğer Yazılar:

--

--