Kaynak: Unsplash

Teknokent Teşvikleri ve Maliye

Berk Orbay
DataBulls
Published in
4 min readJust now

--

Teknokentler (veya teknoparklar), bünyelerindeki şirketler için son derece cazip teşvikler sunan, aynı zamanda da üniversiteler (ve/veya “vakıfları”) için iyi bir gelir kapısı olan yapılardır. Aynı zaman da üniversite yerleşkeleri içinde bulunmaları güzel bir avantajdır.

Özet

Maliye’nin yakında vergi ile ilgili bazı avantajları kaldırmak veya önemli ölçüde kırpmak gibi bir niyeti var. İlla bir mevzuat değişikliğine gidilecekse önerilerim.

  • Özellikle genç, küçük ve hızlı büyüyen startupların avantajları büyük ölçüde korunmalı ve arttırılmalı
  • Şirketler büyüdükçe bu avantajlar oransal olarak azalmalı ve bir tavanı olmalı
  • Büyük şirketlere ayrı bir kategoride, usulüne uygun avantajlar sağlanmalı
  • Potansiyel istismar noktaları baştan kapatılmalı

Teknokent Kanunu

Şimdi ise bir de 4691 sayılı kanunun amacına bakalım. Son derece güzel bir amaç.

“Bu Kanunun amacı, üniversiteler, araştırma kurum ve kuruluşları ile üretim sektörlerinin işbirliği sağlanarak, ülke sanayiinin uluslararası rekabet edebilir ve ihracata yönelik bir yapıya kavuşturulması maksadıyla teknolojik bilgi üretmek, üründe ve üretim yöntemlerinde yenilik geliştirmek, ürün kalitesini veya standardını yükseltmek, verimliliği artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknolojik bilgiyi ticarileştirmek, teknoloji yoğun üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni ve ileri teknolojilere uyumunu sağlamak, teknoloji yoğun alanlarda yatırım olanakları yaratmak, araştırmacı ve vasıflı kişilere iş imkânı yaratmak, teknoloji transferine yardımcı olmak ve yüksek/ileri teknoloji sağlayacak yabancı sermayenin ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik alt yapıyı sağlamaktır.”

Teknokentin Faydası

Ben bir teknokent veya teşvik uzmanı değilim, ama (iki teknokent startup kurucusu deneyimi ile) belli bir tecrübem oldu. Konuya da açıkçası startup yönünden bakıyorum. Teknokentlerin çok büyük iki adet faydası var.

  • “ARGE projelerindeki satışlar” için yüzde yüz kurumlar vergisi muafiyeti
  • “ARGE personeli” (ve oransal olarak belli sayıda destek personeli) maaşları için gelir vergisi muafiyeti ve SGK primi teşviği

Eğer teknokentte şirketiniz var ise karşılığıda yapmanız gerekenler ise

  • Teknokente kira ödemek
  • ARGE projenizi tamamlamak ve proje bitiminde yeni ARGE projeleri kabul ettirmek
  • Personelinizin ofise gelmesini sağlamak…idi, bu durum kalktı. Artık %100 evden çalışılabiliyor

Faydanın Kullanımı

Teknokentleri sadece küçük ve orta ölçekli şirketlerin doldurduğunu düşünmeyin. Çok sayıda çalışanı olan ve büyük şirketlerin iştirakleri olan çok fazla şirket de bulunuyor.

Bu şirketlerin varlığı şirketler için son derece anlamlı vergi teşvikleri iken, teknokentler için bu teşviklerin bir kısmına tekabül eden kira gelirleri büyük meblağlara dönüşebiliyor.

Teknokentlerde eskiden kart basmanız ve saat doldurmanız gerekliydi. Ortaçağdan kalma bu uygulama şimdilik kaldırıldı ancak başka sonuçları oldu. Şimdi ise tamamen uzaktan çalışma mümkün olduğu için teknokentlerin fiziksel konumları da önemli olmamaya başladı. Küçük teknokentlere proje yağıyor olması lazım.

Teknokentlerin faydalarının ne ölçekte kullanılabileceğini düşünmeyi size bırakıyorum.

Alo Maliye

Şimdi ise startuplara ve teknokentlere maliye şokları ard arda geliyor.

  • İlk önce, deprem sebebiyle 2022'deki yatırımlardaki emisyon primine* tek seferlik %10 vergi geldi. Hala davalık durumlar var.
  • Şimdi ise bir çalışma ile teknokentin iki ana teşviği kırpılıyor. “Teknokent kazanç istisnasının kaldırılması” ve “Ar-Ge personeline uygulanan ücret istisnasına üst limit getirilmesi” (kulis 5 asgari diyor) diye iki madde gündemde.

Bu iki durum da finansal sağlıkları her daim tehlikede olan startupları zor durumda bırakıyor. Türkiye’deki çoğu startup kendilerini, işleri yerine, “SGK, vergi dairesi, belge doldurma, teşvik kovalama” peşinde buluyorlar. Üzerine bir de böyle tatsızlıklar yaşıyorlar.

Madalyonun Diğer Yüzü

Diğer taraftan teknokentlerin pek çok büyük şirket için bulunmaz nimet olduğu aşikar. Zaten çalıştırdıkları ve çalıştırmaları gereken büyük IT ekipleri bulunuyor, üzerine ek teşvikler alıyorlar. Açıkçası teşvik pastasının büyük kısmını küçük küçük onlarca şirket yerine bu şirketler alıyorlar.

Büyük şirket ARGE yapmıyor mu? Teşvik almasın mı? Alsın tabi. Ancak teknoparkların avantajlarından bu seviyede yararlanmaları ve diğer küçük şirketlerle aynı kategoride değerlendirilmeleri, işler tersine döndüğünde kurunun yanında yaşın da yanmasına sebep oluyor.

Ne Değişmeli?

Çok net bir şekilde startup/scale-up firmaları ile diğer firmalar teşvik yönünden ayrıştırılmalılar.

Toplam vergi indirim tavanı (ör. 20 milyon tl/yıl) koyulabilir, sayı (ör. 50 kişi) ve nitelik sınırlamaları (ör. TÜBİTAK’ta olduğu gibi eğitim seviyesine göre vergi teşviği) getirilebilir. Bu eşikler basamaklandırılabilir (ör. 10 kişi 100%, +20 kişi 75%,…).

Yakın vakitte teknokent şirketlerine teşviklerinin belli kısmını GSYFlere aktarmaları gerekliliği gelmişti. Güzel bir pilot uygulama olmasına rağmen tek bir oran bütün şirketlere uygulanıyordu. Yatırım gereksinimleri basamaklandırılabilir.

Burada ana amaç hızlı büyüme yolundaki küçük şirketlerin önünü kesmemek. Yeterince büyüyen şirketleri de teknokentten mezun etme yoluna gidilebilir veya farklı koşullarla teknokent bünyesinde kalmaları sağlanabilir.

İstismarı önleyecek önlemler getirilmeli (ör. bir şirketi iki şirket olarak göstermeyi engellemek gibi). Bu sayede, içeride öznel kriterler nasıl olursa olsun teşviklerin sınırsızca istismar edilmesinin yolu kapanmış olur.

Daha büyük şirketler için de gerektiğinde özel teşvikler getirilmeli.

Notlar

  • Teknokentlerin tek avantajları vergi teşvikleri değil tabii ki. Akademisyen desteğinden, yatırım çekmeye ve ekosistem oluşturmaya pek çok faydası bulunuyor. Ancak vergi avantajları kaldırıldığında büyük bir cazibe de ortadan kalkmış oluyor. Bu yazı bir teknokent yazısı değil, bir maliye yazısı. Bu yüzden sadece bu avantajlara odaklanıyor
  • “Emisyon primi” şirketlere sermaye yatırırken “şirket 11 milyon dolarla değerledik ama sermayesi 50.000TL, 1 milyon dolar yatırırsak şirketin tamamı bizim olmasın” diye yapılan bir yöntem. 5.000 TL sermaye arttırımı olarak ekleniyor kalanı ise emisyon primi olarak veriliyor. Bu bir kazanç olmadığı için geçiçi vergiden de istisnai tutulması bekleniyor.
  • Teknokent şirketlerinin 2%lik bir payı GSYF’lere yatırma zorunluluğu bulunuyor.

Diğer Yazılar:

--

--

Berk Orbay
DataBulls

Current main interests are #OR and #RL. You may reach me at Linkedin.