Yemeksepeti’nde İlk 3 Ayım Nasıl Geçti?
Herkese merhaba! Ben Alaattin Kayrak, Yemeksepeti Mahalle projesinde yazılım geliştirme yöneticisi olarak 4,5 aydır görev alıyorum. Bu yazıda size Yemeksepeti ile nasıl tanıştığımdan, Yemeksepeti’nde ilk 3 ayımın nasıl geçtiğinden ve Yemeksepeti’nde neler yaptığımızdan bahsedeceğim.
Yemeksepeti’ne Ağustos 2021 tarihinde işe başladım. Süreç bundan biraz daha öncesine, mayıs ayına gidiyor. Mayıs ayı sonunda Yemeksepeti İK ekibinden aradılar ve geliştirmesi devam eden Yemeksepeti ve Banabi yanında konumlanacak yepyeni bir sub-app için yazılım geliştirme ekip lideri pozisyonu arayışında olduklarından bahsettiler. Pozisyon detaylarını da konuştuktan sonra çok kısa sürede çalışma ve teknik geliştirme kültürü üzerine görüşmeler gerçekleştirdik. Sürecin sonunda da CTO ile bir görüşme gerçekleştirip hızlı bir şekilde yaklaşık bir buçuk hafta içerisinde süreci tamamladık. Yasal bekleme süresi ve bir miktar da tatil sonrası ağustos ayı başında Yemeksepeti çalışanı oldum.
Yemeksepeti IT ekipleri tamamen uzaktan çalıştığı için alışılanın dışında bir başlangıç ve oryantasyon süreci beni bekliyordu. İlk iş günüm öncesinde gerekli olan tüm cihazlar bana ulaştırılmış ve hızlı bir şekilde geliştirme ekosistemine dahil olmuştum. Aktif olarak çalışmaya başladığım ilk hafta çoğunlukla oryantasyon ve şirket bünyesindeki tüm IT ekipleriyle tanışmayla tamamlandı. Her bir ekip ile tanışmak, ilerleyen süreçlerde hangi konunun hangi ekibin sorumluluğunda olduğunu öğrenmem, ihtiyacım olan bilgiyi çok daha rahat bulmamı ve hızlı aksiyon almamı sağladı.
Yemeksepeti’nde tamamen uzaktan çalıştığımızdan evin bir köşesi home-office’e dönüştü. Yemeksepeti Mahalle ekipleriyle bütün işlerimizi yürüttüğüm o köşeyi paylaşmazsam olmaz.
Oryantasyonumun sonuna yaklaşırken Yemeksepeti Mahalle mobil ekipleri için işe alım süreçlerine başladık. Çok hızlı bir şekilde mobil uygulamaların altyapılarına hakim olmam ve detaylarına girmem gerekiyordu. Bu süreçte farkettiğim üzere; konfor alanından çıkmak isteyen birçok mobil yazılım geliştiricisinin çalışmak isteyeceği bir altyapıya sahibiz.
Yemeksepeti Mahalle’nin Android ve iOS uygulamalarının alt yapısı günümüz geliştirme ekosistemini yakından takip eden ve kullanılabilecek en güncel yaklaşımlar ile yazılmış durumda devam ediyor. Halen bu güncel altyapının korunmakta olduğunu, her bir yeni özellik eklediğimizde unit testleri eksiksiz tamamlamaya, refactor edilebilecek ve güncellenebilecek noktaları iyileştirmeye devam ettiğimizi söyleyebilirim.
Yemeksepeti, Türkiye’de agile çalışma metotlarını benimseyen, en köklü şirketlerden birisi. Hal böyle olunca agile yaklaşımlar hayatımızın her noktasına dokunuyor. Yemeksepeti Mahalle’de backend ve mobile ekipler olmak üzere üç farklı agile ekibimiz var. Ekipler, ne kadar ayrı gibi dursa da paralelde birlikte çalışan yazılım, analiz ve QA ekiplerinin kendi dikeylerinde chapter toplantıları düzenlediği bir ortamda, tamamen otonom bir şekilde ilerliyor.
Yazılım geliştirme süreçlerini de biraz paylaşmam gerekirse; Yemeksepeti içerisinde yazılmış olan her bir kod parçacığı ekip üyeleri tarafından review edilmeden (gerekirse diğer takımların veya domainlerin ekip üyelerinden de review isteyebiliyoruz.) canlı ortama gitmesi söz konusu olmuyor. Bu süreçlerde GitHub üzerinde kıran kırana ama bir yandan da herkesi geliştiren ve her daima açık olduğumuz teknik fikir alışverişleri gerçekleşiyor.
Eğer Yemeksepeti çalışanı iseniz; sabah saat 08:00–10:00 saatleri arasında istediğiniz bir saatte işe başlar, takımınızın belirlediği saatte daily meeting’e katılır, katkı sağladığınız işi ekip üyeleriyle ortak seçtiğiniz yaklaşım (örneğin pair/extreme/mob programming) ile yapıp ekipçe hedeflediğimiz sprint hedeflerine ulaşmaya çalışırsınız. Herhangi bir noktada bir bilgiye ihtiyacınız olduğu takdirde ise herkesin size destek olacağından emin olabilirsiniz.
Yemeksepeti kültürünün olmazsa olmaz bir parçası da eğitim. Şirkete girer girmez Agile süreçleri öğrenmeyle başlayan eğitim serüveni, Delivery Hero geçişinin de katkılarıyla İngilizce’ni geliştirmeye yönelik parçalarla devam ediyor. İsteyen herkes bu sürece dahil olup grupça veya birebir dil derslerini alabiliyor. Tabi bunların yanında eğitim bütçeni kullanarak şirket dışından teknik eğitimlerle devam edebilir veya iç eğitmenlerimizden destek alabilirsin. Örneğin backend developerlar son dönemde yoğun bir şekilde Go eğitimleriyle devam ediyorlar. Biraz daha soft skilllerini geliştirmek veya liderlik özelliklerini bir adım daha ileri taşımak istersen Harvard Manage Mentor’a erişim sağlayıp paralelde bu eğitimlerle de devam edebiliyorsun.
Yemeksepeti’nin sunduğu eğitim olanaklarından maximum faydayı elde etmek ise tabi ki senin elinde. Örneğin ben bu aralar Harvard Manage Mentor üzerinden geri bildirimlerin nasıl efektif verilebileceğini ve en büyük kazancı karşılıklı olarak nasıl alabileceğimizi öğrenmeye devam ederken bir yandan da İngilizce eğitimlerinde konuşma pratiklerine yoğunluk veriyorum. Her hafta geri bildirim konusunda kazandığım bilgiler üzerine dil derslerinde serbest bir şekilde eğitmen ile birlikte konuşup hem bilgimi tazeliyorum hem de İngilizce pratiğimi artırıyorum.
Yazının başında belirttiğim konuyu burada tekrarlamak isterim; Yemeksepeti ekipleri kalıcı olarak uzaktan çalışma modeline geçti. Sabahları İstanbul’un trafik derdini sıfırladık ve artan zamanı kişisel açıdan daha verimli hale getirdik. Bu artan zamanda ister spor yap, ister biraz daha uyu istersen meditasyon yap. Bunun yanında nerede yaşadığının ve nereden çalıştığının önemini rafa kaldırdık. Yemeksepeti Mahalle ekiplerinde Türkiye’nin dört bir yanından Ankara, Manisa, İzmir, Bursa, Osmaniye ve Antalya’dan çalışan arkadaşlarımız var.
Yemeksepeti, içeride kendine özgü bir kültürü olan, adım attığınız ilk andan itibaren sanki uzun zamandır birlikte çalıştığınız hissi veren, hangi ekipte olduğunuzun önemi olmadan herkesten destek alabileceğiniz ve en önemlisi yaptığın işteki kararları ekipçe ve özgürce alabileceğiniz bir çalışma ortamı sunuyor. Böylesi bir ekipte yer almak istiyorsanız bu fırsatı kaçırmayın.
