Sosyal İzolasyon Günlerinde Psikoloji
Son birkaç ayda virüs, karantina, sokağa çıkma yasağı, izolasyon, sosyal mesafe gibi kelimeler gündemimize oturmuş ve bizi derinden etkilemiştir. Peki bu kelimelerin bizde yarattığı psikolojik etkiler nelerdir? Bu süreçte psikolojimizi nasıl koruyabiliriz? SARS salgını gündemde olduğu zaman Toronta, Kanada’ da yapılan bir çalışmada yaş, eğitim seviyesi, ebeveyn olup olmama durumundan bağımsız olarak karantina süresi ve sonrasındaki süreç psikolojik açıdan travma sonrası stres bozukluğu semptomları ile büyük ölçüde ilişkilendirilmiştir ( Hawryluck, L. Gold, & Styra, 2004). İzolasyon süresinde sosyal ilişkilerden, aileden ve fiziksel temastan uzak kalma, günlük işlerini yapamama, sürekli ateşini ölçme davranışları veya ateşinin ölçülmesi psikolojik olarak onları etkilemiş ayrıca evde karantinaya alınan insanlar hastalığımı diğer aile üyelerime bulaştıracağım korkusu yaşamış ve kendilerini daha sonra da sosyal olaylardan uzak tutmuşlardır ( Hawryluck, L. Gold, & Styra, 2004). Peki kendimizi veya sevdiklerimizi izolasyon sürecinde psikolojik olarak nasıl koruyabiliriz?
Olabildiğince yeterli ve doğru bilgi alalım, verelim
Etrafa ve kendimize neden izole olmak gerektiğini yumuşak bir dille anlatalım. Sağlık çalışanlarının hastalık ile ilgili verdiği bilgileri 65 yaş üstündeki insanlara aktaralım. Haber bilgilerini doğru ve az kaynaklarla sınırlayalım. Gereksiz bilgiye maruz kalmak psikolojimizi olumsuz etkileyebilir.
Temel ihtiyaçları karşılayalım
65 yaş üstü bireylerimizin yeterli kaynağa sahip olduklarından emin olalım ve temel ihtiyaçları için yardımcı olalım. Onlar için alışveriş yapmak, ilaçlarını temin etmek iyi olabilir.
Can sıkıntısını azaltmak için birbirimize yardımcı olalım
Karantina ve sokağa çıkmama sürecinde, evde kalmak can sıkıcı olabilir. Telefonla iletişim halinde olalım, sohbet edelim. Özellikle gündem dışı sohbetler, farklı konular bu süreçte iyi olabilir.
Günlük rutin
Günlük rutinlerimizi değiştirmeyelim ve rutinlerimize dışarı çıkmak yerine yeni şeyler ekleyelim. Bu hem 65 yaş üstü bireyler, hem çocuklar, hem de yetişkinler için iyi olabilir.
Beslenme ve hareket
Sağlıklı beslenmenin ve hareket etmenin psikolojimize olumlu yönde etki ettiğini biliyoruz. Bu süreçte gıdalarımızı kontrol edelim, evin içinde yapabileceğimiz aktiviteleri arttıralım. En önemlisi, stresle başa çıkmak için alkol, uyuşturucu ve sigaraya yönelmeyelim.
Stres yönetimi
Endişelerimizi inceleyelim ve felaket senaryoları üretmemeye çalışalım bunun yerine neler yapabileceğimize odaklanalım, kendimizi geliştirelim, rahatlama ve nefes egzersizleri için telefonumuzdan ve uygulamalardan faydalanabiliriz. Örneğin; App Store ve Play Store’da bulabileceğimiz ‘PTSD Coach’ uygulaması bize yardımcı olabilir.
Pozitif yönlere odaklanalım
İzolasyonun pozitif yönlerine odaklanalım. Ailemize ve kendimize vakit ayıralım. İç dünyamızı dinleyelim. Bulunduğumuz şartları fırsata çevirelim.
Son olarak ve en önemlisi etiketlemeden kaçınalım. Bu hasta olan insanı daha da derinden etkiler, empati yeteneğimizi geliştirelim, dünya hakkında düşünelim ve kendimize iyi bakalım.
Kaynakça
Hawryluck, L., L. Gold, W., & Styra, R. (2004). SARS Control and Psychological Effects of Quarantine, Toronto, Canada. Emerg Infect Dis., 1206–1212.
America Psychological Association. (tarih yok). Keeping Your Distance to Stay Safe. https://www.apa.org/practice/programs/dmhi/research-information/social-distancing adresinden alınmıştır
Department of Psychological Medicine, Kings College London. (2020). The psychological impact of quarantine and how to reduce. 912–920.
