Yeni Dünya

Düzensiz Editoryal
Düzensiz
Published in
4 min readJan 30, 2020

Boşlukta süzülmekle emeklemek arasında ilerlediğini hissetti. Bembeyaz yeni yıkanmış tüller tenine çarpıp geçerken , temiz çamaşır kokusunu tüm hücrelerine soluyarak ve kokunun onu bulunduğu yerden alıp babaannesinin eski evindeki anılara götürmesine izin vererek , saniyenin yarısı kadar bile sürmeyen sürede, zaman makinasında yolculuk edercesine kaç farklı mekanda bulunduğunu fark dahi edemeden öylece bilinçaltında sürükleniyordu.

Aniden en sevdiği şarkıcı olan Elvis Presley’in evin farklı köşelerinden gelen sesiyle kendine geldi. Saat sabah altıya geliyor olmalıydı. Son günlerde alarmından önce eklediği bu şarkıların güne daha zinde başlamasına yardımcı olduğunu farketmişti. Şarkının nakaratından sonra ‘Günaydın, bugün 8. ayın 16’sı. Günlerden Perşembe. Saat 6.00. ‘ sesiyle uyku durumundan tamamen sıyrıldı. Son günlerde hayatına giren yapay zekaların bilimsel gelişmeler dışında bu kadar sosyal yaşamın içine entegre olmalarına tam alışabilmiş değildi. Özellikle kendisi gibi kariyerini tamamen beyin ve fizyolojik zeka üzerine kurmuş biri olarak.

Kısa süren sabah rutininden sonra kahve kapsülünü yerleştirdiği makinanın tuşuna basarak rüyasını düşünmeye başladı. Yalnızca temiz tül kokularını ve kokuların onu 2000'li yılların başına , babaannesinin evinde geçen çocukluğuna götürmesini hatırlayabiliyordu. Ancak o gördüğü rüyadan ziyade, koku ve hafızanın biliçaltında dahi nasıl da bu derece bağlantılı olduğuyla ilgileniyordu. Üniversite yıllarının başında tanışmıştı ‘Epizodik hafıza’ tanımıyla. Koku merkezinin beyinde bulunduğu yerinin, hafızanın kaynağı olan hipokampüsün yanında bulunmasından dolayı kokuların bazı anları çağrıştırdığını biliyordu ancak bilincin tam açık olmadığı uyku durumunda dahi bunu deneyimlemek yine de kendisini şaşırtmıştı. En yakın zamanda bu konuyu da araştırmaları arasına eklemeye karar verdi.

Yaklaşık bir dakika süren kahvenin demlenme süresinden sonra ‘Kahveniz hazır’ sesiyle bu düşüncelerden hızlıca sıyrılarak kuantum sistemli bilgisayarının tuşuna bastı. Bugün çok önemli bir vaka sunumu vardı. Aylardır üzerinde çalıştığı bir hastanın beyninde çok kritik ve beklenmedik bir gelişme yaşanmıştı. Uzun süredir her gün hastanın beynindeki sinapsları ve uyarılan alanları bilgisayarına kaydedip sanal gerçeklik ile üzerinde incelemelerde bulunuyordu. Bu defa o kadar kısa sürede beklediği sonuca ulaşmıştı ki , bunun aylardır gelişmeleri yedeklekleyip incelemesi için sanal gerçekliğe döken teknolojinin sayesinde olduğunu çok iyi biliyordu.Uzmanlığını beyin cerrahisi üzerine yaptığı 2021 yılından beri benzer vakalara benzer tedaviler uygulamasına rağmen bilgisayar sistemlerine bambaşka boyut getiren kuantum bilgisayarlar sayesinde bu sefer gözünden kaçabilecek detayları dahi farkedebilmiş, daha doğrusu bilgisayar tarafından farkedilmiş, tedaviye ona göre yön vermiş ve sıfıra yakın hata ile araştırma süreci hep olumlu ilerlemişti. Bu olumlu süreci en çok da molekül dizaynını hastanın ihtiyacına göre şekillendiren ilaçlara, dolaylı olarak yine bunu başaran kuantum bilgisayara borçluydu. Başta mantığını anlamakta zorlansa da artık o kadar hayatın içindeydi ki bir şekilde mantığını deneyimleyerek benimsemeyi başarmıştı. Eski bilgisayarların aksine daha değişken ve binary olmayan bit yapısına sahip olan kuantum, 1 ile 0 arasındaki , 1 ve 0 ın da dahil olduğu ihtimaller dahilinde, tüm spektrumu değerlendiren bir sistem olduğu için, beyindeki gelişmeleri analizledikçe en doğru tedavi yöntemini de kendisi seçebilmişti.Son yıllarda hayatına giren bu bilgisayarın önemini araştırmaları ilerledikçe daha da iyi anlamıştı. Buradaki en önemli nokta sonsuz ihtimaller içerisinde en doğru çözümü bulmak için 0 ve 1 in mutlak değerlerini terk etmek zorunda olmamızdı. Bu da ancak kuantum bilgisayarlar ile mümkün görünüyordu.

Ayrıca farkındaydı ki bu araştırmanın kendisini tam bir başarıya ulaştıracak olmasının en önemli nedenlerinden biri tüm bu araştırma süreci boyunca edindiği bilgileri kuantum belirsizliği sayesinde kriptolanması ve böylece yalnız kendisine özel anahtar oluşturulmuş olmasıydı. Böylece emeklerinin hiçbir hacker tarafından kopyalanma veya çalınma ihtimali olmaksızın tüm başarının kendisine ait olduğu gerçeği asla değişmeyecekti.

Bugün bir başka heyecan verici olay ise kuantum interneti aracığıyla araştırma sonuçlarını dünyanın başka uçlarında bulunan bilim kurullarına aynı anda ışınlayacak olmasıydı. Sadece bir kaç yıl öncesine kadar bilginin fiziksel olarak bir yerden bir yere transfer olmadan ışınlanması gerçeği inanılacak gibi değildi. Oysa bugün kariyerinde ki en önemli araştırma sonuçlarını, yıllardır üzerinde çalıştığı nöral hastalığın tedavisini dünyanın her noktasındaki bilimadamlarına bu teknoloji sayesinde duyurmasına saatler kalmıştı.

Bu düşünceler içerisinde kahvesinden son bir yudum daha alarak garajına doğru yürüdü. Saat yediye geliyordu ve sunumuna yalnızca 30 dk kalmıştı. Eskiden olsa aynı mesafe için 1 saat öncesinden yola çıkar, her ihtimale karşın her an trafiğe yakalanacakmışçasına stresle arabasını kullanırdı ancak herkesin kuantum arabalara geçişi ile tüm ulaşım sistemi çok daha hızlı , sistematik ve güvenli bir hale gelmişti. Heyecanla, huzurla ve özgüvenle arabasına yerleşerek bu çağda yaşadığı için ne kadar şanlı olduğunu hissetti. Arabasını bir hastalığın daha yeryüzünden silinecek olmasının verdiği güvenle geleceğe doğru sürdü.

Yazar hakkında:

Merhabalar Ceylan ben. Lise yıllarından beri bilimsel gelişmeleri yakından takip etmiş, his ve düşüncelerini en iyi yazı yoluyla ifade edebilmiş biri olarak bu konu benim tüm bilgi birikimimi ve yeteneklerimi gönülden kağıda dökebildiğim bir yazı oldu. Bir fizyoterapist olarak bilimin meslek hayatımdaki değişmez yeri ile edebiyatın özel hayatımdaki yeri ayrılmaz bir bütün oluşturunca yazdıkça daha çok kendimi bulduğum, araştırdıkça daha çok soru sorduğum ve buldukça daha çok aradığım bir çalışma oldu. Daha nice bilim, sanat ve edebiyatın olduğu yerde buluşmak dileğiyle..

Bu hikaye L4Y ve QTurkey olarak ortak düzenlediğimiz “2040 Yılında Kuantum Teknolojiler Hayatımızı Nasıl Etkileyecek?” yarışmasında birincilik ödülü kazanmıştır.

Yarışmamız hakkında daha detaylı bilgi almak için sitemizi ziyaret edebilirsiniz.

Kuantum teknolojileri üzerine yazılarımız için;

Düzensiz Dergi olarak yeni içeriklerden haberdarolabileceğiniz bir e-posta bültenimiz var: Üye Olmak İçin Tıklayınız

--

--