Uzak bir ufuktan yanan bir Kandil var
Hüzmeleri göz bebeklerimden taşıyor
Gözümün cesareti kadar
Yüzümün de cesareti olsa keşke
Tebessümlere doldursam umutlarımı
Ve dönebilsem onun olduğu bütün yönlere
Merhaba diyebilsem mesela
Bilmesem de gelebildim sana
Gitme planı olmadan
Sıyrıldım da geldim
Nasibetsiz kaderimin girift oyunları arasından
Ve en son tereddütümü de
Tereddüt etmeden sürdüm uzaklara
Süzüldüm, araftalığın eziyeti üzerinden
Bir sonun başladığı yerden
Sonu olmasın diye başlamak için
Elimi tuttuğum yere bağışlayarak
Sadece kalmayı umuyorum
Görgüsüz bir telaşla kabarıyor göğsüm
Almadan kaç nefes verebilir ki insan ?
Ben hepsini vermek istiyorum
Yanarsın diyor kandilin buğusu
Yanmak kötü müdür?
Sönmek daha acı değil mi ?
Karanlıklarda bir güzellik hissediyorum
Bu bir kandile tutulmanın hevesi