Kişisel Bulut Depolama Servisleri İncelemesi
1994 yılında ilk defa bir PC ve 3.5"’lik disketler görmüştüm. Verilerin taşınması tamamen bu disketler ile yapılırdı. Uzun süre o disketler hemen hemen herkesin veri depolamada en büyük arkadaşı olmuştu.
Gelişen teknoloji sonucunda disketler CD/DVD’lere, daha sonra halen de sıklıkla kullandığımız flash disklere ve harici disklere kadar gelişti. Son 3–4 yıldır ise en büyük gelişmeyi kişisel bulut depolama sistemleri görmekte.
[caption id=”attachment_590" align=”aligncenter” width=”300"]
Verinin geçirdiği süreç…[/caption]
Bu yazıda oturup size bu işin nasıl olduğunu felan anlatmayacağım. Şu aşamada piyasada bulunan çeşitli bulut veri depolama ve eşleştirme (synchronize — kısaca SYNC) sistemlerinden kendi deneyimlerime göre bahsedeceğim. Zaten gerekli detaylı bilgiyi de vereceğim web sitelerinden kolaylıkla edinebilirsiniz.
İlk olarak; en çok kullandığım servis ile başlayalım: Dropbox.
[caption id=”attachment_591" align=”aligncenter” width=”300"]
Bence piyasadaki en iyi servis…[/caption]
Pratik bir kullanıma sahip olan Dropbox size ücretsiz olarak 2GB veriyor. Para verirseniz tabi daha farklı oluyor. Bu hemen hemen her serviste var. Eğer arkadaşlarınızı davet ederseniz her davetten 500'er MB kazanıyorsunuz. (En fazla 18 GB’a kadar çıkabiliyor).
[caption id=”attachment_2623" align=”aligncenter” width=”300"]
Aylık 10 dolar gibi yüksek ücret… Bence PAHALI.[/caption]
Evet ücretleri ben BİRAZ pahalı bulmaktayım. Tabi tercih meselesi. Free olanını kullandığımdan ve zamanında EGO misali (Erken Gelip Oturduğum) için şu anda 33 GB’ım var. Tabi hepsi referral’dan gelmedi. Bir ara space race başlattı dropbox ve BİR SÜRELİĞİNE kotalarımız ciddi arttı.
Kullanım kolaylığı olsun, versiyonlama olsun hepsi gayet güzel çalışmakta. Sistem kaynaklarını da fazla yormuyor. Hızı da gayet güzel. Mobil uygulamaları da varr. Gayet de güzel ve hızlı çalışmakta. En sık kullandığım depolama servislerinden birisi. Kesinlikle ama kesinlikle öneririm.
Hesap açtırmak için:
[caption id=”attachment_2618" align=”aligncenter” width=”300"]
25 GB ücretsiz depolama sunulan şanslı azınlıkta mısınız?[/caption]
Skydrive ile yıllar önce hotmail hesabım varken tanışmış ve “Bu nedir bu?, sürekli internete mi bağlanacağım ohoooo” demiştim. Bu dediklerimi hemen şimdi afiyetle yiyorum öncelikle. Dropbox’dan sonra pek kullanma şansı bulmadığım bu bulut depolama sistemi özellikle Windows 8 ve Windows Phone 8 ile çok iyi bir kullanım seviyesine gelecektir eminim. Bir windows phone’um olmasa da (şimdilik) windows 8 kullanan biri olarak gerçekten harikulade bir birliktelik sergiliyorlar. Hatta ve hatta web adresinden girdiğinizde dökümanı ONLINE olarak editleme imkanınız olabiliyor. Örneğin bir excel dosyanız var ve bu excel dosyanızı online olarak, bilgisayarda excel ya da muadil bir spreadsheet yazılımı olmadan düzenleme şansına sahipsiniz.
Son olarak, eğer ki tren’i kaçırmadıysanız ücretsiz 25 GB, eğer kaçırdıysanız 7 GB’lık ÜCRETSİZ alana sahipsiniz. İşletim sisteminize entegre olan yazılım ile (hemen hemen dropbox’ınki ile aynı diyebilirim) senkronizasyon işlemleriniz de güzelce yapılmakta.
[caption id=”attachment_2622" align=”aligncenter” width=”300"]
Benim 25 GB ücretsiz alanım olduğu için teklifler böyle…[/caption]
Dropbox’a göre çok ama çok daha mantıklı ücretleri bulunmakta. Üstelik dropbox bazen yavaşlayabiliyor ama Skydrive’ın performansı ciddi anlamda iyi.
[caption id=”attachment_2624" align=”aligncenter” width=”300"]
Google servisleri ile entegre olmak ister misiniz?[/caption]
Google’ın “bulut depolama” sistemleri popülerleşmeye daha başlamamışken başlattığı projedir aslında. Hatta hatırlarım, Firefox kullandığım zamanlarda gmail hesabımızı bulut depolama ile kullanmak için çeşitli add-on’lar vardı. Zaman zaman kullanmışlığım da olurdu.
Google Drive ise 5 GB’lık ücretsiz alanı ile gmail entegrasyonunu da sizlere sunuyor. Skydrive’dan sonra böyle bir entegrasyon çok şükela olabiliyor. Bir zamanlar Google Drive’ı da sıklıkla kullanırdım. Ama şu sıralar tamamen on-demand kullanıyorum. Yani, ne zaman ihtiyacım olursa, ama ana dosyalarımı tamamen başka yerlerde tutuyorum.
[caption id=”attachment_2625" align=”aligncenter” width=”300"]
Fiyatları makul düzeyde diyebiliriz…[/caption]
Mantıklı fiyatlara sahip. Eğer ihtiyacınız varsa gerçekten, ve “Google’sız yaşayamam abi, tabletim, telefonum android, bir de chrome book’um var” diyorsanız hiç kaçırmayın tepe tepe kullanın. Hatta ücretli versiyonunu alarak “Doldu mu dolmadı mı ne olacak?” endişesine girmeyin derim. Fiyatları makul düzeyde bence. Ancak ben nedense AYLIK ödemelere kılım :)
[caption id=”attachment_2626" align=”aligncenter” width=”212"]
Apple cihazları için iyidir…[/caption]
Bu kadar popüler bir alana Apple “Ben de varım” diyerek iCloud ile giriş yaptı. Tamamen Apple ürünleri için bir bulut depolama sistemi diyebiliriz. Bu servisi kullanabilmek için en az iOS 5 ve üstü bir mobil işletim sistemine sahip olmanız gerekmekte (mobil cihazlar için).
Bunun dışında; cihazlarınız arası müzik, fotoğraf, belge, uygulama, e-kitap transferleri ile rehber, sms, mms, cihaz ayarları vb işlevleri bulut’a gönderebilir cihazınız yenilediğinizde itunes kullanıcı adı ve şifrenizle kolaylıkla SYNC edebilirsiniz.
Aslında tam bir bulut servisi gibi görünmesede, Apple cihazları için nimet diyebiliriz. Hele ki, Find my iPhone hayat kurtarabilir “eyvah, telefonu kaybettim” durumunda… Tabi bu servisi telefonunuz üzerinden aktifleştirmeyi unutmayın derim. Bunun dışında web üzerinden rahatlıkla rehberinize erişebiliyorsunuz ve bulutta yaptığınız tke bir değişiklik aynen tüm cihazlarınızda da oluyor. Kısaca mükerrer kayıtlar’a son diyebiliriz özellikle rehber kısmı için :)
The box sadece merak ettiğim bir servisti ve benim işime gerçekten, bir ara android kullanırken, çok yaramıştı. Diğer depolama sistemlerine göre daha çok özelleştirme seçeneği var. Mobil uygulamaları da mevcut ama bir türlü ısınamadım çünkü hem The Box hem de hemen alttaki SugarSYNC’in ciddi anlamda performans problemleri vardı. Belki şu sıralar daha iyidir ama ben halihazırda pek kullanmıyorum bu servisleri.
Ücretsiz sürümünde 5 GB alan vermekte. 50 GB’a kadar da yolu var. Aşağıda detaylar mevcut.
Fiyatlar ise YİNE aylık ve Dropbox gibi bence PAHALI.
SugarSYNC ile bir süre Android kullandığım zaman tanışmıştım. Uygulaması gerçekten çok güzeldi. Mobil cihazım iel çektiğim tüm fotoğrafları hemen bulut hesabıma yedeklemişti ve bu özelliğini çok sevmiştim ne yalan söyleyeyim. Ancak The Box gibi bu arkadaşın da performans sorunları olduğu zaman anında soğumaya başladım açıkcası.
Sugarsync’de 5 GB’lık free hesap veriyor.
adresinden ücretlendirmelere bakabilirsiniz. (Maalesef aylık ücret alıyor ve bu da pahalı ne yalan söyleyeyim)
Sonuç olarak:
Kişisel deneyimlerime göre bence en başarılı servis Dropbox diyebilirim. 2. sırada Skydrive ile Google Drive çekişiyor bence. Diğerleri ise 2013 yılı değerlendirmelerime göre pek de mantıklı ücretlere sahip servisler değil. Şimdi diyebilirsiniz “E kardeşim biri Microsoft, öteki Google tabi düşük ücretler olacak”.
“HAKLISINIZ”
Ancak bir tüketici olarak en uygun fiyata en kaliteli hizmeti almak istemez misiniz? Benim gördüğüm kadarıyla bunu Dropbox, Skydrive ve Google Drive çok da güzel bir şekilde vermekte.
Tercih sizin. İstediğinizi kullanabilirsiniz.
Bu arada hemen hemen hepsi için BUSINESS planlar mevcut. Eğer şirketiniz için bu tür bir depolama sistemi düşünüyorsanız (ki düşünmenizi öneririm) yararlanabilirsiniz.
Son olarak; siz siz olun her daim dosyalarınızı bir ya da birden fazla taşınabilir disk ya da flash dsikte taşımaya devam edin. Bir gün kritik bir belgeye bulut üzerinden erişemezseniz beni sorumlu tutmayın diyor sahneden çekiliyorum.
:)
