Kutna Hora

Bengü Akyürek
Executive Tourist
Published in
3 min readOct 20, 2016

Yazının orjinali havadakileylek sitesinde yayınlanmıştır.

Prag gezisi 2 günde rahatlıkla bitirilebiliyor. Oralara kadar gitmişken yakın çevresi için de bir gün daha ayrılabilir. Seçenekler; termali ile ünlü Karlovy Vary (burada Atatürk’ün odası da gezilebiliyor), Terezin toplama kampı, kalesi ile ünlü Cesky Krumlov ve benim tercih ettiğim Kutna Hora.

Kutna Hora, Prag’dan otobüsle 1 saat mesafede Unesco’nun koruma altına aldığı bir kasaba. Aslında Roma İmparatorluğunun mihenk taşlarından olan Bohemya Krallığının gözdesi bir şehirmiş ancak zamanla Prag’la olan yarışını kaybederek küçük bir yerleşim yerine dönüşmüş. Kutna Hora’nın en büyük özelliği gümüş maden ocakları. Gümüş demek para demek. 13 yy.’ın sonlarına doğru Avrupa’da dolanan sikkeler Kutna Hora’da üretilmiş. Sedlec’in İskelet Kilisesi, ilkokul, St. Barbara Kilisesi, Darphane, maden ocakları görülebilecek yerler arasında ancak biz bazı yerler kapalı olduğundan dolayı kısıtlı yerleri gezebildik.

Sedlec’in İskelet Kilisesi

Kilisenin ortasındaki asma avize en ihtişamlı parça. Bu avizede insan vücudunda bulunan tüm kemikler en az bir kere kullanılmış

Kutna Hora’nın girişindeki bu kilise Kutna Hora turu seçmemdeki asıl merak kaynağımdı. İskeletlerden yapılmış bir kilise günümüzde deli saçması gibi gelse de geçmişteki uygulamaları bilince o kadar da garip gelmiyor. Eski zamanlarda hastalıklardan ve savaşlardan yığınla ölümler olduğundan dolayı kemikler de aynı odunluğa odun dizer gibi kümelenerek saklanıyordu.

İsmi katakomp olan bu dehlizlerin bazıları günümüzde gezilecek şekilde yeniden düzenlenmiş. Sedlec İskelet Kilisesi’nin durumu ise biraz daha farklı. İçinde 4 küme şeklinde yığınla kemik bulunuyormuş ancak bunlardan iki tanesindeki yığınlar bozularak kilise içine süslemeler yapılmış. Duvarları kemiklerden oluşan dantel motifleri gibi işlenmiş ve yine kemiklerden yapılmış çelenklerle süslenmiş.

Kiliseyi 1870 yılında satın alan ve bu şekilde süslenmesine izin veren Shcwarzenberg ailesinin kemiklerden yapılmış arması süslemelerden birisi

St. Barbara Kilisesi

13.yy’da yapımına başlanıp 600 yy. sonra tamamlanan Avrupa’nın en ünlü gotik kiliselerinden birisi. Bu kadar uzun süreli yapım nedenlerinden birisi gümüş madeni tarafından sahiplenen kilisenin, madenciliğin sönmesi ile sahipsiz kalmasıdır. Prag’daki St. Vitus Katedrali kadar görkemli bir dış cepheye sahip.

İçindeki vitraylar diğer kiliselerden farklı olarak İncil’den alıntıları değil günlük hayattan kareleri anlatıyor

St. Barbara Kilisesi’nin hitap kürsüsü, tam karşısındaki beyaz kıyafetler giyen madenciye sesleniyor. Sadece bu detaydan bile görünebilmek için beyaz giyinmek zorunda kalan madencilerin Kutna Hora için bir zamanlar ne kadar değerli olduğu anlaşılıyor.

İtalyan Mahkemesi

En başta Prag’ın darphanesiyken ve içerisinde darphane bölümlerini barındırırken, italyanların ön ayak olduğu darphane reformu sayesinde ismi İtalyan Mahkemesi olarak değişmiş. 14. yy ise yeniden yapımı ile kraliyet ikametgahlarından biri haline gelmiş.

facebook veya twitter dan da takip edebilirsiniz…

--

--