BM Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi’nden (UN Women) Açıklama
Phumzile Mlambo-Ngcuka’nın Türkiye’de kadın insan hakları aktivistlerinin süregelen tutukluluk hali ile ilgili açıklaması
Tarih: 18 Temmuz 2017
Büyükada’da insan hakları savunucuları için korunma ve dijital güvenlik ile ilgili bir eğitim atölyesine katıldıkları sırada gözaltına alınan ve halen tutuklu bulunan üst düzey sivil toplum önderlerinin ve kadın hakları savunucularının durumu ve birçoğunun karşı karşıya bulunduğu “terör örgütü adına suç işleme” iddiaları beni derinden kaygılandırıyor. Böylece bu hak savunucuları da, ülkede tutuklu ve hapiste bulunan çok sayıda toplumsal cinsiyet ve insan hakları savunucusu arasına katıldı.
Hükümet, kanuna aykırılıkların soruşturulmasında, uluslararası insan hakları normlarına ve yargı süreci ilkelerine bağlı kalmalıdır. Bundan hareketle Türkiye Hükümeti’ne tüm tutuklu kadın hakları ve insan hakları aktivistlerini derhal serbest bırakması ve kadınların insan hakları savunucuları gibi toplumlarının iyiliği için çalışanlara destek sağlaması çağrısında bulunuyorum.
Türkiye’nin kadınların insan hakları ile ilgili çalışmalara geçmişte yaptığı katkılar arasında, 2030 Sürdürülebilir Gelişme Gündemi ve kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleyi amaçlayan “İstanbul Sözleşmesi” gibi uluslararası anlaşmalara verdiği önemli destek de yer almaktadır. 2012 yılında Kalkınmada Kadın Hakları Derneği (AWID) Konferansı’na ev sahipliği yapması daha önce ülkede kadınların daha yüksek bir ses ve etkisi olması yolunda umut verici bir işaret sunmuştu. Ancak son dönemde tanık olduğumuz gelişmeler bu olumlu uluslararası role zarar vermektedir.
Türkiye’deki kadın hareketi, Türkiye’de ve dünyada toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları mücadelesinin en ön saflarında yer almıştır. Kadın hareketinin çalışmaları, diğer sivil toplum aktivistleriyle birlikte, uzlaşma inşası, barış ve demokrasi için vazgeçilmez önemdedir ve bu çalışmalar sürdürülebilir gelişme sağlamanın ayrılmaz ve yaşamsal bir parçasını oluşturur. BM Kadın Birimi, nihayetinde hepimize fayda sağlayacak bu hedefler uğruna çalışan tüm insan hakları ve kadın hakları savunucuları ile dayanışma içindedir.
