Startup ve Scaleup’lar için Şirket Kültürü Oluşturma Aracı: Cultureboom.co
Bir startup için ürün — pazar uyumu yakalamak birinci en önemli dertse, ikinci en önemli dert, doğru şirket kültürünü oturtmak.
Bu hafta, cultureboom.co’yu hayata geçiriyoruz! Cultureboom, hızlı bir büyüme yakalayan (artık startup’lığı geçip, scaleup olmaya başlamış) yani 10’dan fazla çalışanı olan teknoloji şirketleri için bir şirket kültürü oluşturma aracı.
Amacı 2 hafta içerisinde bir modelden ve 3 aşamadan oluşan çözümü ( testi çöz/ kutuyu al/ sesini duyur) uygulamaya koymak ve bunu da ortalama bir danışmanlık maliyetinin sadece yüzde onuna denk gelecek şekilde başarmak. Peki o zaman en başa dönersek neden böyle bir ürüne ihtiyaç var ? Kimler kullanabilir? “Gerçek” ürün nedir? Neden ben? Neden şimdi? İşte bu yazı bu 5 sorunun cevabını veriyor.
1. Neden şirket kültürünün oluşturulmasını sağlayan bir ürüne ihtiyaç var
Bir startup’ın gündemini belirleyen ilk konu ürün-pazar uyumunun sağlandığından emin olmaktır. Bunu sağladığında da ürününü ölçeklendirmeyi ve nihayetinde de işininin karlı bir hale gelmesini sağlayabilir.
Bir startup’ın gündemindeki ikinci konu ise doğru şirket kültürünü yaratmaktır. Bu tanımın içine de insanları ve organizasyonu ilgilendiren her şey dahildir.
Startup kurucuları için ilk önceliklerinde onlara yardımcı olabilecek sayısız kaynak, hizmet, ürün ve uzmanlık varken ikinci gündemleri için bu konuda çok fazla seçenek yer almıyor. İşte bu noktada da cultureboom.co çözüm getiriyor.
Startuplar dünyamızdaki değişimin lokomotifidir. Özellikle de günümüzde, yeni bir iş kurmak istediğinizde önünüzde hemen hemen hiçbir engel bulunmuyor. Yine de, büyüme aşamasındaki şirket kurucularının ve ilk ekiplerin, hem çalışanları hem de müşterileri için gerçekten değer yaratan bir ürün yaratabilmeleri için ilgilenmeleri gereken bir çok konu bulunuyor.
Kültürün ve insanların, iş yaşamını nasıl etkileyebildiğine dair bir kaç önemli noktaya bakalım.
- Genel işe alım stratejisi
- Doğru işe alım kararlarının verilebilmesi ( Yapılan mülakatların kalitesi)
- Yeni işe başlayan çalışanların işe alım süreçleri (onboarding ve oryantasyonu)
- Çalışanlar için özerklik (Otonomi), sahip olmaları gereken uzmanlık ve amaçları açısından doğru parametrelerin belirlenmesi.
- Hedef belirleme ve şirket hedefleri ile bireysel hedeflerin uyumlu hale getirilmesi
- Aidiyet hissi ve anlam arayışı
- Önemli konuşmaları sürdürebilme ve zihinsel esneklik (özellikle sorunların çözülmesi ve anlaşmazlıklar)
- Karmaşık problemlerin ekip olarak çözülebilmesi (tam anlamıyla işbirliği)
- Kısaca şirkete özgü ve iş yapma şeklini belirleyen her şey.
Kültür, insanların nasıl iletişim kurdukları ve birlikte çalıştıkları ile ilgili olan, işin tüm bölümlerini içeren, çok kapsamlı bir kavramdır.
Eğer bir startup kendi alanında rekabette ön plana çıkmak istiyorsa, sahip olduğu kültür en önemli farklılaştırıcı olarak ortaya çıkar. İyi bir şirket kültürü, iyi yağlanmış, dişlileri birlikte uyumlu çalışan bir makineyi temsil eder. Bu çok büyük bir “haksız avantajdır”.
2. Kimler İçin?
10 veya daha fazla çalışanı olan, çok az zamanı ve kısıtlı bütçeleri olan scaleup’ların kurucuları ve liderleri için.
İlk ürün- pazar uyumunu yakalamış, ürünlerini ölçeklendirebilen ve kar’a dönüştürebilen, daha da büyümek için iştahı olan startuplar yani tek kelime ile ifade etmek gerekirse; scaleuplar için ideal.
Kültür kavramı ekibe ikinci kişinin katılmasıyla (hatta bazı durumlarda kurucunun zihniyeti ve karakteri düşünüldüğünde ilk günden itibaren) oluşur. Bu yüzden insanlar “Kültür ilk günden itibaren gündeminizde olmalıdır!” dediklerinde onlara tüm kalbimle katılıyorum.
Bununla birlikte tabi ki ideal bir dünyada yaşamıyoruz. Kendim de bir girişimci olarak eğer bir ürün-pazar uyumu yakalanamamışsa ve kar etmek için bir potansiyel gözükmüyorsa, ortada ne bir şirketten ne de kültürden söz edebileceğimizi çok iyi biliyorum. O nedenle de ilk kuruluş aşamalarında kültürün arka plana atılmasını rahatlıkla anlayabiliyorum.
Kültür konusuna odaklanmak için en iyi zaman aslında mümkün olduğunca erken başlamak olsa da bizim aradığımız bir uzlaşma yapmak. Başka bir deyişle, kültüre odaklanmanız gereken zaman ; çalışan sayısı olarak 10 kişiye ulaştığınız zaman çünkü bu noktadan sonra olabilecek ihmaller maalesef ileride pek çok probleme yol açabilir.
3. Kutunun içinde neler var?
Cultureboom sizlere amacı çok net belirlenmiş ve şeffaf bütçesi olan bir ürün sunuyor.
İlk aşama: Testi çöz
Testi yaparak şirket kültürünüzün Büyümeye Ne Kadar Hazır Olduğunu görün
İkinci aşama: Kutuyu al
- Bize vermiş olduğunuz bilgiler ile şirketinize ait Kültür Metriklerinizi belirliyoruz. Sonrasında Çalışan & Kültür uzmanlarımız ile bu bilgiler için 10 sayfalık detaylı bir rapor hazırlıyor ve sizinle paylaşıyoruz. Paylaşılan bu bilgileri şirket kültürünüze ait “KPI”lar gibi düşünebilirsiniz. Bu şekilde daha önce çok soyut olan bir kavram artık ölçülebilir hale geliyor.
- Şirketinizdeki kültürün oluşturulmaya başlanması aşamasında Kültür Kitabınızın (Culture Playbook) ilk halini biz oluşturuyoruz. Kültür Kitabınız (Culture Playbook) takip etmeniz gereken spesifik aksiyonları size tanımlıyor. Bu net adımlarda kültür olarak neye ulaşmayı hedeflediğiniz, işe alım stratejileriniz, hedef belirleme taktikleriniz ve çerçevesi, işiniz için uygun olan toplantı ve stratejik iletişim tipleriniz yer alıyor.
- Aynı zamanda, çalışan ve kültür uzmanınız, daha karmaşık problemlerinizin çözümüne destek olmak için sizlerle biraraya geliyor (1–1 danışmanlık, 6 seans)
Üçüncü Aşama : Sesini Duyur
Başarılı işverenler kendi hikayelerinin ve işveren markalarının yazarlarıdır. Gelişmek, daha da büyümek için, insanlara sesinizi duyurmak çok önemlidir. Bunu destekleyebilmek için, ilk aşamada şirket kültürünüzü sergileyen bir yazı yazıyoruz. İkinci aşamada da şirket kurucularınız ile kültür hikayenizi sizden dinleyebileceğimiz podcast görüşmeleri yapıyor ve insanların hikayenizi duyduğundan emin oluyoruz.
4. Neden ben ?
Cultureboom.co’yu hayata geçirme fikri benim için bir rastlantı değil. Uzmanlık alanım hep insan, kültür ve öğrenme üzerine kurulu. Şu an bulunduğum noktaya gelene kadar akademik hayatı görme şansım oldu, yönetim danışmanlık firmaları ve büyük teknoloji kurumlarında ve bir girişimci olarak da çalıştım. Yapmak istediğim ya da en azından yapmaya niyetlendiğim her şeyi bir araya getirdiğimde aslında 3 kelime ile özetleyebilirim: insan, kültür ve öğrenme. Uzun zaman kendi içime dönüp gerçekten ne yapmak istediğimi, beni en çok neyin tanımladığını sorguladığımda şu cevap ile karşılaştım. Ben bir maker’ım. Hayır açık kaynaklı donanımlarla ya da mühendislik projeleriyle ya da elektronik ile uğraşmıyorum. 3D printer’ım bile yok! Yine de bunca yıldan sonra kendime maker deme cesareti buluyorum çünkü kendimi bu hareketin ruhuyla özdeşleştiriyorum: Bir şeyler üretmenin verdiği haz ve tatmin; rahat, birbiriyle bağlantılı ve paylaşım / dayanışmaya dayalı bir öğrenme hali.
Evet, ben bir “maker’ım”. Sadece farklı şeyler yapıyorum. Genel olarak, kitaplar, startuplar, diğer projelerim, ve yazı veya içerik videoları benim uzmanlık alanım.
İşte ben, ofisimde çalışmaya dalmışım. Şu ana kadar yaptığım hemen her şeyin portfolyosuna da buradan ulaşabilirsiniz.
Kendi startuplarını kurmuş, bir çok işveren ile danışman olarak çalışmış ve belki de en önemlisi gelecekteki iş yaşamı ve yaşamlarımızın genel hali ile ilgili sürekli fikirler üretmemin neticesinde, şuna çok sıkı inanıyorum : Bir startupın başarısı gittikçe daha da sahip olduğu kültüre bağlı oluyor. Bunun arkasında da bir mantık var. Genel olarak gözlemlerime göre; teknoloji basitleştikce ve ürün önsezi ile bile kullanılabilir bir hale geldikçe, arka plandaki her şey daha da karmaşık hale geliyor. Yani, diğerlerine göre daha başarılı olmak, yarattıkları değeri daha da arttırmak isteyen şirketlerin iki konuyu halletmeleri gerekiyor : (1) İyi bir insan-makine entegrasyonu (2) İyi bir insan- insan (kültür) entegrasyonu. Bir girişim ne kadar sağlam bir kültüre sahipse, rekabet etme şansı o kadar artıyor.
5. Neden şimdi?
Startuplar aslında oldukça yeni oluşumlar. Y- Combinator’un kurucusu ve gerçek bir entellektüel olan Paul Graham, startupları çok hızlı büyüyen şirketler olarak tanımlıyor. (Artık bir klasik haline gelmiş makalesine buradan ulaşabilirsiniz)
İyi ürünler, zamanı gelmiş bir problemi çözerler.
Cultureboom gibi bir ürünün varolabilmesi için, yeterli bir pazar olması gerekir. Bunu da iki açıdan değerlendirebiliriz : pazarın büyüklüğü ve hedef kişilerin (persona) yeterince iştahının olması (genellikle de kurucular). Bir başka şekilde ifade etmek gerekirse de, bir startup kültürünü oluştururken sorun ve zorluk yaşayan yeterli sayıda kişinin olması.
İşte bu yüzden, 2019’un böyle bir çözüm üretmek için ideal bir zaman olduğuna inanıyorum. Yine de benim ne düşündüğümün çok da önemi yok. İyi ürünler ve işler yaratmak, şans oyunlarından ziyade daha çok mikro deneylere bağlı. İşte bu yüzden tüm ürünlerimiz için 3 aşamalı bir validasyon sürecini takip ediyoruz.
Validasyon sürecinin ilk aşaması için; hedef kitlemize uyan ve scaleup olmuş bir düzine müşterimiz ile yarattığımız ürünün içeriği doğrultusunda, yaşadıkları problemlerin tipi ve önemi ile ilgili bire bir görüşmeler yaptık. Bu görüşmelerin sonuçlarına göre hepsi kültüre odaklanmak istiyor ama nereden başlayacaklarını bilmiyorlardı. Bu bilgi bizim için oldukça teşvik ediciydi.
Sürecin ikinci aşamasında; cultureboom.co’yu MVP olarak geliştirdik ve hedef kişileri sunumumuzu gerçekleştirdik (Cultureboom Pitch). Tüm bu sunumların sonunda şu basit soruyu sorduk : “Bu kullanmak isteyeceğiniz bir şey mi?” Verilen cevapların yüzde 80’i bizi mutlu edecek şekilde “evet” oldu.
Onay sürecinin üçüncü ve en son aşaması oluşturduğumuz çözümün gerçekten satın alınması ve uygulamaya geçilmesi. İşte şu anda tam olarak bu noktadayız. Kültür gibi bir konunun çalışılmasının her zaman geri plana atılma riski olduğu için, biz de hala temkinliyiz. Güzel haber ise şimdiye kadar ilk 2 müşterimiz ile anlaşmamızı yaptık ve sizi de onlara katılmaya davet ediyoruz.
cultureboom.co’yu buradan ziyaret edebilir, detaylı bilgi almak ya da soru sormak isterseniz ozzie@cultureboom.co’ya mesaj atabilirsiniz. %25 erken indirim fırsatından yararlanmak için mesajınızın herhangi bir yerinde “boombox” yazması yeterli.
