Kısa bi’ hafıza tazeleme

Canan Ulyana Başer
Girişimcilik Vakfı
6 min readJul 30, 2020

Yılın başından beri neler yaşadığımızı gelin birlikte hızlıca inceleyelim.

31 Aralık saat 23:59'da aklımızdan tam olarak şu geçiyordu: “Bu sene her şey, çok daha iyi olacak.” Tuttuğumuz tüm iyi dileklerimizin eşliğinde ondan geriye doğru saydık, yeni yıla girdik ve bir iki saat sonra uyuyakaldık. Yaklaşık bir hafta boyunca sosyal medyadan; yeni yıl, yeni ben ve yepyeni projeler içerikli paylaşımlarda bulunduk.

9 Ocak sabahı o an bizi tam anlamıyla korkutmasa da, COVID-19 hastalığı nedeniyle hayatını kaybeden ilk hastanın haberlerini okuduk. O an korkmadık diyorum çünkü vaka Çin’de görülmüştü ve hiçbirimiz hastalığın (bu kadar) hızlı yayılabileceğine ihtimal dahi vermiyorduk. Ama bir yandan da orada neler olup bittiğini merakla takip ediyorduk ve çok geçmeden Çin’deki ilk karantina haberlerini de almış olduk.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 30 Ocak’ta uluslararası acil durum ilan etti ancak o zamana kadar Ocak ayı içinde birçok ülkede ilk ölümlerin yaşandığı duyurulmuştu. Şubat ayında ise hızla yayılan COVID-19 virüsü için alarm seviyesi yüksekten, çok yüksek seviyesine çıkarıldı. Ardından virüsün yayılmasını önlemeye yönelik kritik adımlar atılmaya başlandı. Birçok ülkede olağanüstü hal ilan edildi, okullar kapatıldı, etkinlikler kesin olmayan ileri tarihlere ötelendi, ibadethane yerleri bir bir kapatıldı.

Türkiye’nin COVID-19 virüsü ile imtihanı

11 Mart gecesi saat 00:30’da düzenlenen basın toplantısıyla Türkiye’deki ilk koronavirüs vakasının tespit edildiği duyuruldu. O zamana kadar sadece ekranlarımızdan takip ettiğimiz süreçleri yaşama sırası şimdi bizdeydi. Yanlış hatırlamıyorsam 13 Mart’ta ülke genelinde okullar kapatıldı ve sonraki adımların ne olacağını beklemeye başladık.

Başlarda

Okulların uzaktan eğitime geçiş yapması hemen hemen üç hafta kadar bir zaman aldı. Sonrasında ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri için televizyon ve Meb’den, üniversite öğrencileri için ise çeşitli online platformlardan derslere kaldığı yerden devam edildi.

Uzaktan eğitimin erkan aşamalarında; saat 10'da olan ders için 09:55'te kalkmak yeterliydi ve normalde yollarda harcadığımız zamanın bize kalması gayet güzeldi. Ancak yüz yüze ders işlemenin efektifliği karşılığını bulamadığı için ödevler & projeler yapmaya, ek sınavlar olmaya başladık ve okullarımızın yollarını mumla arar olduk.

Altın Bülbül Kafeste

İlerleyen haftalarda ülkemizde de karantina önlemleri alınmaya başlandı. Böylece 65 yaş ve üzeri, 20 yaş ve altı kitlesinde bulunanlar için uzun soluklu bir karantina süreci başlamış oldu. Geriye kalanlarsa 10 Nisan’dan itibaren her hafta sonu karantinaya dahil oldular. Dışarı çıkamayan biz gençler, sosyal hayatlarımızı önce online araçlardan idame ettirmeye çalışsak da sonrasında ister istemez #bff’lerimizden bir miktar koptuk. Her şeyi oturduğumuz yerden yaparken bol bol kilo aldık ve sıkıldığımız için envaiçeşit #challenge’a dahil olduk. Aynı zamanda kendimizi geliştirmemiz gerektiğinin de farkındaydık, bu yüzden ücretsiz webinarlar ve Udemy gibi online kurslar en uğrak adreslerimiz haline geldiler.

Online vs. Offline

Travis Scott’ın Fortnite Konseri: Astronomical

Fortnite; Epic Games ve People Can Fly tarafından geliştirilen, 350 milyon kayıtlı kullanıcıya ve aylık 3.2 milyar saat oynanma süresine ulaşan bir oyun. Fortnite; var olan oyuncuların ilgisini çekmek, henüz oynamayan kişilerinse oyuncu olmasını sağlamak amacıyla farklı konseptlerde geliştirmeler, denemeler yapıyor. Örneğin oyuncuların erişebildikleri kostüm seçenekleri arasına Captain America kostümünün eklenmesi ya da geçtiğimiz sene oyun içinde verilen Marshmello konseri gibi.

Bu sene ise dünya üzerindeki birçok ülkede karantinanın yoğun bir şekilde yaşandığı Nisan ayının sonlarında, oyunun içinde Travis Scott konseri verildi. Epic Games’in verilerine göre bu konseri 12.3 milyon oyuncu canlı olarak izledi. İzleyenler için adeta sanal bir görsel şöleni olan konserin kaydını şuradan izleyebilirsiniz. (Ek olarak oyuna sadece Travis’in konseri için kaydolan birinin deneyimlerini okumak isterseniz buraya göz atabilirsiniz.)

Elon Musk’ın yükselişi: Crew Dragon uzaya fırlatıldı

Takvimler 30 Mayıs’ı gösterdiğinde ise, SpaceX şirketi tarafından üretilen ve Falcon 9 roketiyle fırlatılan Crew Dragon isimli uzay aracı Robert Behnken ve Douglas Hurley isimli astronotları Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) götürmek için yola çıktı. SpaceX şirketi, bu başarılı fırlatma ile uzaya insan yollayan ilk özel şirket olarak tarihe geçti ve böylece uzay turizminin kapılarını aralamış oldu. Bu tarihi anı kaçırdıysanız ya da yeniden izlemek isterseniz şuraya bakabilirsiniz.

Büyük Yatırımlar

Bill Gates geleceği gördü

Microsoft şirketinin kurucularından biri olan Bill Gates bundan yaklaşık beş yıl kadar önce konuşmacı olarak katıldığı TED konuşmasında yeni bir virüs salgınına hazırlıklı olmadığımız konusuna dikkat çekmişti. “Önümüzdeki 10 yılda bir şey 10 milyon insanı öldürürse bu muhtemelen savaş değil, oldukça bulaşıcı bir virüs olacaktır” demişti.

Virüsü onun üretip yaydığı gibi komplo teorilerimizi bir kenara bırakacak olursak, Gates’in aslında sadece öngörülü davrandığını ve işaretleri doğru okuduğunu görebiliriz. Çünkü Dünya Sağlık Örgütü de (WHO) yıllardır ülkelere salgın acil durum planlarını çıkarmaları konusunda ikaz ediyordu.

Gates Vakfı COVID-19 virüs salgınıyla mücadele etmek büyük yatırımlar yaptı. Bill Gates, mevcut aşı adaylarından ilk yedisini seçtiğini ve onlar için üretim kapasitesi geliştirdiğini açıkladı. Gates, ek olarak aşıları test etmenin ve üretim kapasitesini artırmanın önemli olduğunu çünkü geliştirme sürecinin yaklaşık on sekiz ay sürebileceğine inandığını ancak aşıların en iyi & en hızlı geliştirilmiş versiyonlarına ulaşmak için çaba harcadıklarını da belirtti. Bu konuda yazılmış olan haberi şuradan okuyabilirsiniz.

Ülkemizden çarpıcı bir exit: Peak Games ilk Turcon oldu

1 Haziran’da ABD’li oyun şirketi Zynga’nın CEO’su Frank Gibeau; 2010 yılında İstanbul’da kurulan ve en popüler oyunları Toon Blast ve Toy Blast, isimli oyunları her gün toplamda 12 milyon civarında aktif kullanıcıya ulaşan Türk oyun şirketi Peak Games’i 1.8 milyar dolara satın aldıklarını duyurdu.

Satışın ardından Peak Games’in kurucusu Sidar Şahin ise “Bu anlaşmanın en önemli yanı, imkansızın başarılabileceğini somut olarak ortaya koyması. Türkiye’de anne babalar çocuklarına inansınlar istiyorum. Sevdikleri işi sürekli ilerleyerek yaptıkları sürece, başarabileceklerine inansınlar. Çocuklar da gençler de kendilerinin başarabileceklerine inansınlar. Çünkü her şey inanmakla başlar” demişti. Haberin detaylarına şuradan ulaşabilirsiniz.

Her şeye rağmen

Yaşanan her şeye rağmen bugün Temmuz ayının sonlarındayız, birçok ilke şahit olduk ve yüz yüze konuşmadan duramayacağımızı düşünsek de ekip arkadaşlarımızla, ailemizle aylardır Zoom’da buluşuyoruz. Umarız yazın gelmesiyle bu süreçte aldığımız önlemleri elden bırakmayız ve yeniden bir araya gelmek için ayrıldığımız günler çabucak sona erer.

Kaynaklar:

Ayrıca şu yazılarımız da ilginizi çekebilir 👇🏻

--

--

Canan Ulyana Başer
Girişimcilik Vakfı

çokça okur, bolca dinler, sınırsız severim | Podcaster @bimilenyumlu 🎧