Sporcu Velisi Olmak

Ömer Eren Ertin
Guler Legacy Blog
Published in
2 min readFeb 8, 2018

Genç sporcuların çoğu antrenmanlarda eğlenememeye başlıyor ve sporu bırakıyor. Keyifsizliğin temelindeki en önemli sebeplerden birisi; sporun aktivite olmaktan çıkıp, rekabet kısmının ağır basmaya başlamasıdır. Bu noktada velilerin de kendilerini, çocuğunun spordan keyif alması için neler yaptığı ve sporu galibiyet/mağlubiyet olarak görmesine sebep olup olmadığı konularında sorgulaması gerekir.

Spor rakibi alt etmek olarak değil, rakiple karşılıklı mücadele etmekten duyulan keyif olarak tanımlanmalıdır. Veliler çocuklarına sporun ne olduğunu en doğru şekilde anlatırlarsa, fair-play algısı da kuvvetlenecek ve gelişecektir. Bu nedenle galibiyet değil, iyi ve ahlaklı olmak yüceltilmelidir. Bir veliyi çocuğunun maç kazanması tabii ki mutlu eder ancak sporcunun rakibine, hakemlere, takım arkadaşlarına, antrenörüne ve izleyicilere karşı saygılı olması çok daha değerlidir. Sporcuların ödüllerden değil, rakibiyle karşılıklı spor yapmasından keyif alması sağlanmalıdır. İyi bir birey olmak, her zaman kazanan bir sporcu olmaktan önemlidir.

Ayrıca eğitim ve spor, gerekli özen gösterildiği sürece bir arada götürebilir. Sınavların, ödevlerin yoğun olduğu dönemlerde velilerin çocuklarını spordan alıkoymalarına hiç gerek yok. Antrenmanlarda ders ortamının dışına çıkıyor olmanın yanı sıra vücuttaki fazla enerji de atılır. Böylece sporcu-öğrenci derslerine daha kolay odaklanabilir. Kişinin antrenman ve ders çalışma vakitlerini ayarlaması için; kendi isteğiyle düzenleyeceği günlük, haftalık programlar ve dinlenmesine gösterdiği özen yardımcı olacaktır. Aynı zamanda spor, uzun vadede eğitim konusunda avantajlar yaratır. Sporcu-öğrenciler, başarılı performansları sayesinde yurt dışındaki iyi üniversitelerden burslu okuma imkanı kazanabilir.

Spor, zaman zaman veliler için çok talepkardır; velilerin hafta sonlarından, dinlenme zamanlarından ödün vermesi gerekebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, sporcu-öğrenci ve veli de kendi aralarında bir takımdır. Bu takım arkadaşlığı bağlamında; velilerin kendi zamanlarını sporcu-öğrencinin antrenman saatlerine göre ayarlaması gibi, sporcu-öğrencilerin hem okula hem de antrenmanlara karşı olan motivasyonunu yüksek tutmaya yardımcı olmasına da ihtiyaç duyulabilir.

Veliler sporcu-öğrenci yapması gereken görevi yaptığında onu tebrik edip, “aferin” demekten geri kalmamalıdır. Böylece kişi, velisi tarafından onaylanmış olmanın keyfine varacaktır. Bu süreçte sporcu-öğrenci hatalar da yapabilir. Yeri geldiğinde veli çocuğunun hatalar yapmasına izin vermeli ve herkesin hata yapabildiğinin farkına varmasını sağlamalıdır.

Aynı zamanda veliler, çocuklarının performansı hakkında olumsuz yorum yapmamalı veya nasıl performans göstermesi hakkında tavsiyelerde bulunmamalıdır. Bu uyarıları ve önerileri gerekli gördüğü taktirde sporcunun antrenörü zaten yapacak ve eksikleri üzerinde sporcuyla beraber çalışacaktır.

--

--