EDSA : Halkın Gücü Devrimi

Mall of Asia’dan çıktığımda yağmur başlıyor. Bir an önce bir taksi bulup eve gitmek istiyorum. İş çıkışı yoğunluğu ve yağmurun etkisiyle taksi şoförleri ekstra peso (Filipinler para birimi) veya taksimetre açmadan götürmeyi teklif ediyorlar. Sürekli olarak EDSA (Epifanio de los Santos Avenue) trafiğinden şikayet ettikleri için bu yola girmeden kısa mesafelere gitmek istiyorlar. Haliyle taksi bulmak birde uzak mesafeye gitmek neredeyse imkansız.

Mustafa Olgun
Güneydoğu Asya
7 min readSep 24, 2017

--

EDSA’da tarifiğin yoğun olduğu saatlerden bir fotoğraf.

1940 yılında yapılan 23,8 km uzunluğundaki bu yolun adı zaman içerisinde dört kez değişmiş. Son olarak 1956 yılında EDSA kısaltmasıyla da kullanılan Filipinli tarihçi Epifanio de los Santos’un adı verilmiş. Aynı hat üzerinde işleyen metro ile şehirdeki ulaşım ağının kilit noktası konumunda. Filipinler’in başkenti Manila’daki yola bu şekilde rast gelsem de aslında anlatmak istediğim yolun kendisi değil tarihe tanıklığı.

Marcos Rejimi

1965 yılında Ferdinand E. Marcos Filipinler devlet başkanı seçildi. Bu başkanlık 1970 yılına gelindiğinde yaşanan yolsuzluk ve baskıcı yönetim sebebiyle tepkiler almaya başladı. Ardından 22 Eylül 1972 yılında ilan edilen sıkıyönetim ile anayasa askıya alındı, kongre kapatıldı ve medya kontrol altına alındı. Uluslararası Af Örgütü’ne göre sıkıyönetim sürecinde 70 bin kişi gözaltına alındı, 34 bin kişi işkenceye maruz kaldı ve 3.240 kişi öldürüldü.

Yüz binlerce kişi EDSA’da protestolara katıldı. 23 Şubat 1986.

Devrime giden yol

Başkan Marcos, çoğu sıkıyönetim halinde 20 yıldan uzun bir süredir iktidardaydı. Karşısındaki en önemli rakibi olan Ninoy Aquino’nun 7 yıl hapis yattıktan sonra ameliyat olması için Amerika’ya gitmesine izin verdi. Ameliyat sonrası 3 yıl Amerika’da yaşayan Aquino ülkesine dönmeye karar verdi. Ülkesine dönüşte Marcial Bonifacio ismiyle verdiği röportajda “Suikast korkusu içinde yaşayarak hayatımı bir köşede harcayamam.”diyordu. Japonya, Singapur, Malezya ve sonunda Filipinler’e ulaşan aktarma uçuş sonrasında 21 Ağustos 1983’te Manila’ya ulaştı. Uçağın içinde kendisine askerler eşlik etmeye başladı. Fakat uçaktan çıktıktan saniyeler sonra suikasta uğradı. Yanında öldürülen diğer kişide Rolando Galman’dı. Raporlara göre Galman’ı güvenlik güçleri öldürmüştü. Aquino ise kafasına yakın mesafeden ateş edilerek öldürülmüştü.

Suikastın ardından muhalefet Aquino’nun eşi Cory’nin etrafında toplanmaya başladı. Yükselen gerginliği azaltmak isteyen Marcos ani bir seçime gitti. Seçimleri kazandığında halkın çoğunluğu sonuçlara inanmadı.

Rahibelerin askerlere papatya uzatmasından dolayı devrim “Sarı Devrim” olarak da anılıyor. Bu fotoğraf sonraki yıllarda yapılan kutlamalardan birisine ait.

General Fidel Ramos ve savunma sekreteri, Marcos rejimine karşı olduklarını bildirdiler. Ardından ülkenin en güçlü Katolik Kilisesi Kardinali Jaime Sin’in teşvikleriyle yüz binlerce kişi 22 Şubat 1986’da EDSA’da protestolara başladı. Protestonun ikinci gününde Başkan Marcos caddeyi boşaltmak için tankları gönderdi. Ancak birlikler ateş etmeyi reddetti ve devrimin ikonik görüntülerinde birisi ortaya çıktı. Rahibeler tankların önünde duruyor ve askerlere çiçek uzatıyorlardı.

Protestolar artık başarıya ulaşıyor ve asker geri çekilmeye başlıyor.

ABD’nin Marcos’tan istifa etmesini istemesi ise kendisi için darbe niteliğindeydi. 25 Şubat 1986’ya gelindiğinde Marcos artık ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.

Yaşananlara tanıklık eden Filipinli yazar Jose Dalisay EDSA’daki yaşananları anlatırken “Neredeyse tanıdığım herkes oradaydı. Aileler, öğrenciler, rahipler, rahibeler, herkes o an başka bir yerde olmak istemediniz” diyor.

Bir kız çocuğu askerlere devrimin simgelerinden olan papatya uzatıyor.

22–25 Şubat tarihleri arasında 4 gün süren son protestolar insan hakları ihlalleri nedeniyle damgalanmış bir diktatörlüğün sona ermesiyle tamamlandı. Olaylar esnasında hiçbir can kaybı yaşanmadığı için tarihte “kansız” devrim olarak yerini aldı.

Devrimin kilit isimleri

Başkan Corazon Aquino, 1986'da 4 günlük Halkın Güç Devrimi’nin ardından başkanlık yemini etti.

Corazon Aquino

Aslında ev hanımı olan Corazon Aquino, 1983 yılında kocasının öldürülmesinin ardından muhalefet cephesinin önemli isimlerinde birisi oldu.

1986 yılındaki seçimlerde Marcos’a karşı karşı kaybettiğinde, halk seçimlerde hile yapıldığına inanılıyordu. Bu olayın Halkın Gücü Devrimi’ni başlattığına inanılıyor.

Aquino, 1986'dan 1991 yılına kadar başkan olarak görev yaptı ve yönetimi çeşitli darbe girişimleri ve Mendiola katliamı ile akıllarda kaldı.

2008 yılında kanser tanısı kondu ve 2009'da 76 yaşında öldü.

Daha sonra oğlu Benigno Aquino III, Haziran 2010 — Haziran 2016 tarihleri arası Filipinler’in 15. devlet başkanı olarak görev yaptı.

Ferdinand Marcos’un Hawaii’ye kaçmadan önce Malacañang Sarayı’ndaki son konuşması.

Ferdinand Marcos

Ferdinand Marcos 1965'ten 1986’ya kadar ayaklanmaların kendisini ve ailesini ülkeyi terk etmeye zorlamasına kadar başkanlık yaptı.

Yaşanan protestolar sebebiyle Marcos, 1985’te ani bir seçim çağrısında bulundu. 1986’da Corazon Aquino’ya karşı kazandığı seçim hileli olduğu gerekçesiyle eleştiriler arttı.

25 Şubat’ta Marcos, Malacanang Sarayı’nda başkan olarak yemin etti ancak ailesi ve yakın çevresiyle ile birlikte o günden sonra Hawaii’ye kaçmak zorunda kaldı. Marcos 28 Eylül 1989'da sürgünde geçen iki yılın sonunda öldü. Filipinler’e getirilen cenazesi doğdu yer olan Ilocos Norte’de özel bir alanda bodrum katına yerleştirildi.

2016'da Başkan Rodrigo Duterte’nin başkanlığı kazanmasından sonra Ferdinand Marcos’un Libingan gg Bayai’ye (Kahraman Mezarlığı) gömülmesi konusundaki uzun süredir devam eden mesele sonuca ulaştı. 28 Kasım 2016‘da kahraman mezarlığına gizli bir askeri törenle gömüldü.

Fotoğrafta Imelda Marcos ve arkasında duvarda asılı Ferdinand Marcos fotoğrafı yer alıyor.

Imelda Marcos ve çocukları, Bongbong, Imee ve Irene

Marcos’un eşi Imelda Marcos zamanının çoğunu abartılı yaşam tazıyla Filipinler Kültür Merkezi ve Manila Film Merkezi’ndeki projelerde first lady olarak geçiriyordu. Demir Kelebek olarak anılan Imelda aslında 1.000'den fazla çifti içeren geniş bir ayakkabı koleksiyonu ile de ünlüdür.

Sürgünde geçen 6 yıl ve kocasının ölümünden iki yıl sonra, 1991'de Filipinler’e geri dönmesine izin verildi. 1992’de başkanlık seçimlerine aday oldu, ancak kaybetti.

Marcos’un oğlu Ferdinand Bongbong 2013'te senatoya seçilmeden önce Ilocos Norte valisi ve temsilcisi olarak görev yaptı.

Imae Marcos, babasının rejimi döneminde hükumet görevleri üstlendi. 1984 ve 1986 yılları arasında Kabataang Barangay başkanı ve Ilocos Norte meclis üyesi olarak görev yaptı. 1998 yılında Ilocos Norte’de 2. bölge temsilcisi olarak siyaset sahnesine geri döndü.

Fidel V. Ramos ve Juan Ponce Enrile’nin destek çağrısı

Savunma Bakanı Juan Ponce Enrile

Juan Ponce Enrile, Marcos rejiminin savunma bakanı, sıkıyönetim mimarı ve uygulayıcısı olarak görülüyor. Ancak 1986'da yapılan erken seçimlerin ardından Genel Sekreter Fidel Ramos’la birlikte Marcos’a destek vermediklerini ilan ettiler.

Enrile daha sonra Milli Savunma bakanı olarak görev yapmış, ardından 1986'nın ikinci yarısında istifa etmiştir. Daha sonra 1987'de ve 1995'te senatör oldu.

Enrile, 2014 yılında, Öncelikli Geliştirme Yardım (PDAF) Fonu’nun kötüye kullanılmasına ilişkin suçlamalara maruz kaldı. Gözaltına alındı ve bir yıldan uzun süre sonra 1.45 milyon peso kefaletinin ödenmesiyle 2015 yılında geçici özgürlük kazandı.

Fidel V. Ramos

Fidel V. Ramos, Filipinler Silahlı Kuvvetleri (AFP) baş yardımcısı ve Marcos yönetimindeki Filipinler Başkonsolos şefiydi. Şubat 1986'da istifa etti ve isyancı askerleri desteklemek için hükumetten desteğini çekti. Marcos radyo yayınında Ramos ve Enrile’ye “bu aptallığa son verin” diyerek çağrıda bulundu.

Ramos, AFP genel sekreterliği ve Ulusal Savunma sekreterliği yaptı. Daha sonra birkaç darbe girişimi karşısında Aquino yönetimini savundu.

General Fabian Ver (sağda) başkan Ferdinand Marcos’la görüşüyor.

Fabian Ver

Fabian Ver, Marcos başkanlığındaki AFP şefiydi ve Benigno Aquino’nun suikastını planlamakla suçlandı. O ve diğer askerler komisyonun kararıyla 1985'te beraat etti.

Enrile ve Ramos ile karşı karşıya gelen diktatörün güçlü bir müttefiki olan Ver, 22–25 Şubat tarihleri arasında şiddet içermeyen devrim süresince Marcos’un yanında yer aldı.

Sonuna kadar Marco’un yanında yer aldı. Ver ve ailesi, Marcos’un 21 yıllık rejimi sonrasında onunla birlikte Hawaii’ye kaçanlar arasındaydı. Ramos ve Aquino kendisini bir ulusal güvenlik tehdidi olarak gördüğü için Filipinler’e geri dönmedi. 1998'de Bangkok’ta öldü ve memleketi Sarrat, Ilocos Norte’ye gömüldü.

Seçim Komisyonu başkanı başkanı Victorio Savellano, Manila katedralinde bir Mass sırasında Jaime Cardinal Sin’in yüzüğünü öpüyor.

Jaime Kardinal Sin

Jaime Kardinal Sin insanların Marcos diktatörlüğüne karşı başlattığı isyan sırasında binlerce Filipinliyi EDSA’ya davet etti. Manila Başpiskoposu 22 Şubat’ta Ramos, Enrile ve diğer isyancı askerleri desteklemek için protestolara katıldı. Radyo Veritas’tan gıda ve diğer yardım taleplerinde bulundu. Radyo Veritas, Şubat 1986'da Marcos’a karşı ayaklanmada gelişmeleri yayımlayan Katolik Kilisesi’ne ait radyo istasyonu.

Sin, 2005 yılında 76 yaşında böbrek yetmezliği nedeniyle öldü.

Salvador P. Laurel, başkan yardımcılığı için yarıştığı 1986'daki erken seçimlerde Corazon C. Aquino ile Baguio’daki Marcos büstünün önünde duruyor.

Salvador P. Laurel

Salvador P. Laurel, Marcos rejimi sırasında muhalefet partisi olan Birleşik Milliyetçi Demokratik Örgütün (Unido) lideriydi. Partinin başkan adayı olarak adlandırılmasına rağmen, Laurel kenara çekildi ve Corazon’un yolunu açtı. Başkan yardımcısı adayı olarak kampanyasına katıldı.

Laurel 25 Şubat’t Başkan Yardımcısı olarak yemin etti. 1992'de Aquino’nun Ramos’u desteklediği seçimde başkanlığa aday oldu ve kazanamadı.

Laurel, siyaseti bıraktıktan sonra yaşadığı Amerika’da 2004'te lenfoma nedeniyle öldü.

Arturo Tolentino erken seçimler sırasında oy kullanıyor.

Arturo Tolentino

Arturo Tolentino, 1986'da Aquino ve Laurel’e karşı yapılan erken seçimler sırasında Marcos’un başkan yardımcısı adayıydı. Kazandı ancak sonuçlar şüpheliydi.

Tolentino daha sonra “anayasal olarak başkan vekili” olduğunu belirterek bir darbe başlattı ve Marcos müttefikleriyle birlikte 8 Temmuz 1986'da Manila Oteli’ni ele geçirdi. Ancak beklediği desteği bulamadı ve kalabalığı iki gün sonra dağıttı.

1992'de senatoda yer aldı ve 1995'te siyaseti bıraktı. 2004'te kalp krizinden öldü.

--

--